AI Terminal

MODULE: AI_ANALYST
Interactive Q&A, Risk Assessment, Summarization
MODULE: DATA_EXTRACT
Excel Export, XBRL Parsing, Table Digitization
MODULE: PEER_COMP
Sector Benchmarking, Sentiment Analysis
SYSTEM ACCESS LOCKED
Authenticate / Register Log In

BESLER GIDA VE KİMYA SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

Environmental & Social Information Aug 15, 2025

10641_rns_2025-08-15_2160fb70-2a50-4932-b9be-d49168bdf530.pdf

Environmental & Social Information

Open in Viewer

Opens in native device viewer

TSRS UYUM RAPORU 2024

Yönetim Kurulumuzun Şirketimizin unvan değişikliğine dair 27 Aralık 2024 tarihli kararının, 8 Mayıs 2025 tarihli Olağan Genel Kurulumuzun onayına sunulması ve Genel Kurul kararlarının 16 Mayıs 2025 tarihinde tescil ve ilan edilmesiyle birlikte; Şirketimizin ticaret unvanı "BESLER GIDA VE KİMYA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ" olarak değiştirilmiştir.

İçindekiler

Rapor Hakkında

→ 1

Hazırlanma Esasları → 1

Raporlama Sınırları → 3

Kerevitaş Hakkında → 5

Dondurulmuş ve Konserve Gıda → 6

Yağ İş Birimi → 8

Dondurulmuş Unlu Mamuller (DFU) → 10

Strateji

→ 12

Sürdürülebilirlik Anlayışı → 12

Öncelikli Risk ve Fırsat Analizi → 13

Yönetişim → 17

Kurumsal Risk Yönetimi → 17

Sürdürülebilirlik Yönetişimi → 18

Risk ve Fırsat Yönetimi

→ 20

İklimle Bağlantılı Riskler → 22

İklimle Bağlantılı Fırsatlar → 28

Ölçütler ve Hedefler → 29

Risklerle Bağlantılı Hedefler → 30

Kabuller ve Belirsizlikler → 36

Raporlama Sonrası Gerçekleşen Olaylar → 36

Ekler

→ 37

TSRS 2 – Sektör Bazlı Rehberlik → 37

Rapor Hakkında

Hazırlanma Esasları

Kerevitaş Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi (bundan sonra "Kerevitaş" olarak anılacaktır.) olarak uzun yıllardır edindiğimiz Sürdürülebilirlik Raporlaması tecrübesini bir adım ileriye taşıyoruz. Bu kapsamda Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 2: İklimle İlgili Açıklamalar (TSRS 2) standartlarına uyumlu ilk "TSRS 2 Uyum Raporu"muzu (rapor) yayınlıyoruz. Raporumuz aracılığıyla şirketimizin iklim ile bağlantılı risk ve fırsatlarını değerlendiriyor, öncelikli risk ve fırsatlarımızı belirliyor ve gerçekleştirdiğimiz senaryo analizleri sayesinde, bu risk ve fırsatların kısa, orta ve uzun vadede nakit akışlarını, finansmana erişimini ve diğer finansal kalemleri nasıl etkilediğini açıklıyoruz. Ayrıca raporumuzda, ilgili risk ve fırsatları yönetmek için takip ettiğimiz yönetişim yapısını, riskleri minimize, fırsatları ise optimize etmek için oluşturduğumuz stratejik anlayışı ve bu çerçevede belirlediğimiz hedef ver performans göstergelerine yer veriyoruz. Tüm bu değerlendirmeleri gerçekleştirirken, kendi operasyonlarımızın ötesinde üst ve alt akıştaki değer zincirimizdeki risk, fırsat ve etkileri değerlendiriyoruz.

Şirketimizin ana faaliyet alanlarına göre özelleştirilmiş değer zincirlerine ilişkin detaylara buradan ulaşabilirsiniz.

Raporu hazırlarken TSRS 2 kriterlerine uyumun yanı sıra Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 1: Sürdürülebilirlikle İlgili Finansal Bilgilerin Açıklanmasına İlişkin Genel Hükümler (TSRS 1) ve Sürdürülebilirlik Muhasebe Standartları Kurulu (SASB) standartlarında yer alan sektör yönlendirmeleri dikkate aldık. Raporlama kapsamında sunulan muafiyet haklarından yararlanılarak ilk yıl raporlaması kapsamında karşılaştırmalı veriye yer verilmemiş ve rapor, 7 Mart 2025 tarihinde yayınlanan finansal tablolardan daha sonra yayınlanmıştır. Raporumuz TSRS 2 standartlarındaki akışa uygun olması adına standart setinde yer alan ve Yönetişim, Strateji, Risk Yönetimi, Metrikler ve Hedefler başlıklarında hazırlanmıştır.

Rapor içerisinde iklimle bağlantılı risk ve fırsatlara ilişkin tanımlamalar başta olmak üzere birçok alanda kullanılan değerlendirme kriterleri bulunmaktadır. Risk ve fırsatların,

  • ∙ Gerçekleşme Zamanı,
  • ∙ Gerçekleşme Olasılığı,
  • ∙ Olası Finansal Etkisi,

olmak üzere 3 ana başlıktan oluşan değerlendirme kriterleri, iklimle bağlantılı risk ve fırsatların önceliklendirilmesi ve kısa, orta ve uzun vadede finansal etkilerinin hesaplanması süreçlerinde kullanılmıştır. Bu kriterler Kerevitaş'ın iştiraki olduğu Yıldız Holding A.Ş.'nin Risk Prosedürüne uygun şekilde belirlenmiştir.

Gerçekleşme Zamanı:

İklimle bağlantılı risk ve fırsatların beklenen gerçekleşme zamanını betimlemek adına kullanılan kısa, orta ve uzun vade terimleri aşağıda belirtilen zaman aralıklarını temsil etmektedir. Kısa Vade 0-1 Yıl Orta Vade 1-5 Yıl

Gerçekleşme Olasılığı:

İklimle bağlantılı risk ve fırsatların gerçekleşme olasılığı risk ve fırsatlara maruz kalma ve kırılganlık boyutu üzerinden aşağıda belirtilen 5 seviyede değerlendirilmektedir.

Kısa Vade 0-1 Yıl
Orta Vade 1-5 Yıl
Uzun Vade > 5 Yıl
1: İhmal Edilebilir Riskin gerçekleşme olasılığı ihmal
edilebilir düzeydedir
2: Düşük Riskin gerçekleşme olasılığı düşüktür
3: Orta Riskin gerçekleşme olasılığı dikkate
alınmalıdır
4: Yüksek Riskin gerçekleşme olasılığı yüksektir
5: Kesin Riskin gerçekleşme olasılığına kesin
gözüyle bakılır

Olası Finansal Etki:

İklimle bağlantılı risk ve fırsatların önceliklendirmesi yapılırken olası finansal etkisi üzerinden ilerlenmiştir. Bu kapsamda, risk ve fırsatların finansal etkisinin boyutu, hesaplanan değerin EBITDA'ya etkisi üzerinden aşağıda belirtilen 5 seviyede değerlendirilmektedir. İklim ile bağlantılı risk ve fırsatların finansal etki değerlendirilmesi şirketin konsolide finansal tablolarıyla aynı raporlama birimi üzerinden hazırlanmıştır.

1: Olağan EBITDA'ya etkisi %10'dan az
2: Düşük EBITDA'ya etkisi %10-20 arasında
3: Orta EBITDA'ya etkisi %20-30 arasında
4: Yüksek EBITDA'ya etkisi %30-40 arasında
5: Kritik EBITDA'ya etkisi %40'tan fazla

Raporlama Sınırları

Hazırlanan TSRS Uyum Raporu, IFRS Muhasebe Standartlarına göre hazırlanan konsolide finansal tablolarla birlikte okunmalıdır. Rapor, ilgili konsolide finansal tabloların raporlama dönemiyle uyumlu olarak 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren 12 aylık dönemi kapsamaktadır.

Raporda yer alan şirketler, varlıklar, faaliyetler ve şirketin ana faaliyetlerine kapsamaktadır. Raporlama döneminde satın alma ya da satış işlemlerini kapsayan bir değişiklik meydana gelmemiştir. Ancak şirketin ticari unvanına ilişkin aşağıdaki önemli gelişme gerçekleşmiştir. (bknz Raporlama Sonrası Gerçekleşen Olaylar)

Raporlama kapsamında finansal tablolarla aynı kapsamda analizleri gerçekleştirmek adına iklimle bağlantılı risk ve fırsatların değerlendirilmesi sürecinde titizlikle ilerlenmiştir. Şirketin ana faaliyet kolları ve bağlı iştirakleri üzerinden gerçekleştirilen değerlendirmeler de ilgili finansal etkiler de yine TFRS kapsamıyla aynı şekilde hazırlanmıştır.

Bağlı Ortaklıklar Şirketin Faaliyet
Konusu
Şirketin
Sermayedeki
Payı (%)
2024 Yılında
EBITDA'ya
Katkı (%)
Faaliyet
Gösterdiği
Ülkeler
TSRS Uyum
Raporuna
Dahiliyet
Kerpe Gıda Sanayi ve
Ticaret A.Ş
Tarımsal ve
Hayvansal Ürünlerin
Üretimi ve Satışı
100 %0,2 Türkiye Dahildir
Besmar Gıda Sanayi ve
Ticaret A.Ş.
Tarımsal ve
Hayvansal Ürünlerin
Üretimi ve Satışı
100 %0,2 Türkiye Dahildir
Donuk Fırıncılık Ürünleri
Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Dondurulmuş Unlu
Mamuller İmalat,
Alış ve Satışı
100 %3,5 Türkiye Dahildir
Berk Enerji Üretimi A.Ş. Elektrik Enerjisi
Üretimi
88,17 %0,2 Türkiye Dahildir
Marsa Yağ Sanayi ve
Ticaret A.Ş.
Yağ ve Yağ Ürünleri
İmalat ve Satışı
70 %30,4 Türkiye Dahildir
Western Foods and
Packaging SDN BHD¹
Yağ ve Yağ Ürünleri
İmalat ve Satışı
70 %0,8 Brunei Dahildir

1 Bağlı ortaklıklarımız sebebiyle Western Foods and Packaging SDN BHD'de dolaylı pay sahibiz.

Emisyon Hesaplamalarına İlişkin Sınırlar ve Metodoloji

Raporlama Sınırları

Kerevitaş, TSRS 2 standartlarında belirttiği üzere sera gazı emisyonlarını Greenhouse Gas Protocol: A Corporate Accounting and Reporting Standard (2004) (GHG Protokolü) uyumlu şekilde hesaplamaktadır. Kerevitaş sera gazı emisyonlarının hesaplanması sürecinde organizasyonel sınırlarını operasyonel kontrol metodolojisi hesaplamaktadır.

Hesaplama Metodolojisi

Emisyonlar Tanımlar Verilerin Hazırlanması
Kapsam 1 –
Sera Gazı
Emisyonu
(tonCO₂e)
Raporlama döneminde, Şirket'in
sabit ve hareketli enerji tüketimi
sonucu oluşan Doğalgaz, Kömür,
LPG, Dizel -Jeneratör, Dizel - Off
road araçlar, Dizel – On road Araçlar,
CO₂ Yangın söndürücü kaynakları
tüketimi sonrasında Kapsam 1 olarak
değerlendirilen sera gazı salımlarını
ifade etmektedir.
Kapsam 1 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak
operasyonel kontrol ilkesiyle sabit yanma, taşıma ve sızıntı
aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır.
Kapsam 1 Sera Gazı Salımları, GHG Protokolü metodolojisi
izlenerek yapılan hesaplamalarda, kullanılan emisyon
faktörleri için 2006 Ulusal Sera Gazı Envanterleri için IPCC
Kılavuzları, IPCC 6. Değerlendirme Raporu'nda yer alan
Küresel Isınma Potansiyeli değerleri (100 yıllık) ve Defra GHG
Conversion Factors kaynakları referans alınmıştır.
Kapsam 2 –
Sera Gazı
Emisyonu
(tonCO₂e)
Raporlama döneminde, Şirket'in
dolaylı enerji tüketimi sonucu oluşan
Enerji tüketimi ve üretimi sonrasında
Kapsam 2 olarak değerlendirilen sera
gazı salımlarını ifade etmektedir.
Kapsam 2 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak
operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden
doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır. Kapsam 2 Sera
Gazı Salımları GHG Protokolü metodolojisi izlenerek yapılan
hesaplamalarda, kullanılan emisyon Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı, Türkiye Elektrik Üretimi ve Elektrik Tüketim Noktası
Emisyon Faktörleri Bilgi Formu: ETKB-EVÇED-FRM-042
Rev.00, ve Defra GHG Conversion Factors kaynakları referans
alınmıştır. Hesaplamaya dahil edilen sera gazları yakıt ve
elektrik tüketim faaliyetleri sonucu gerçekleşen emisyonları
içermektedir ve Emisyon Yönetimi CO₂, CH₄ ve N₂O gazlarını
kapsamaktadır.
Kapsam 3 –
Sera Gazı
Emisyonu
(tonCO₂e)
Raporlama döneminde, Şirket'in
değer zincirindeki süreçlerin
sebep olduğu Kapsam 3 olarak
değerlendirilen sera gazı salımlarını
ifade etmektedir. Kapsam 3
hesaplamalarında Dondurulmuş
Gıda (Kerevitaş, DFU) ve Yağ (Marsa)
iş birimleri için Küresel Sera Gazı
Protokolü'nün (GHG Protocol);
∙ Kategori 1 – Satın Alınan Mal ve
Hizmetler,
∙ Kategori 4 – Yukarı Yönlü Taşıma ve
Dağıtım,
∙ Kategori 5 – Operasyonlarda Açığa
Çıkan Atıklar,
∙ Kategori 6 – İş Seyahatleri,
∙ Kategori 7 – Çalışan Ulaşımı,
∙ Kategori 9 – Aşağı Yönlü Taşıma ve
Dağıtım
kategorilerinde gerçekleştirilmiştir.
İlgili kategorilerde hesaplamalara aşağıdaki bilgilendirmeye
uygun şekilde yapılmıştır:
∙ Kategori 1 – Satın Alınan Mal ve Hizmetler kategorisi,
hammadde ve ambalaj temelli satınalma türü, tonajı ve ürün
tipleri üzerinden ecoinvent 3.10.1 ve Agribalyse 3.2 ve DEFRA
2024 veri tabanlarını kullanarak,
∙ Kategori 4 – Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım ve Kapsam
3 – Kategori 9 – Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım kategorileri,
taşıma türü, tonajı ve mesafeleri üzerinden DEFRA 2024 veri
tabanını kullanarak,
∙ Kategori 5 – Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar kategorisi
ambalaj ve hammadde atık türü, tonajı, miktarı ve bertaraf
yöntemi gözetilerek ecoinvent 3.10.1 ve DEFRA 2024 veri
tabanları kullanılarak,
∙ Kategori 6 – İş Seyahatleri ve Kapsam 3 – Kategori 7 –
Çalışan Ulaşımı kategorileri ise ulaşım türü ve mesafe bilgileri
üzerinden DEFRA 2024 veritabanı kullanılarak hesaplanmıştır.
Tüm hesaplamalar fiziksel gerçekleşmeler üzerinden
yapılmış olup harcama bazlı hesaplama yöntemi yüksek
belirsizlik içerdiğinden ötürü Kapsam 3 hesaplamalarımızda
kullanılmamıştır.

Kerevitaş Hakkında

Kurulduğumuz ilk günden bu yana, faaliyet gösterdiğimiz dondurulmuş, konserve gıda, sıvı yağ ve margarin pazarında bireysel ve kurumsal müşterilerimize kaliteli, sağlıklı ve güvenilir ürünler sunmak adına çalışıyoruz.

1970'de başlayan yolculuğumuza bugün, 6 kıtada 60'tan fazla ülkede tüketicilerle ürünlerimizi buluşturarak emin adımlarla devam ediyoruz. Kurumsal süreçlerimizi İstanbul'da bulunan genel merkezimiz aracılığıyla yönetirken, tüm iş birimlerimiz toplamında 6 (Bursa, Afyon, İstanbul, Adana, Brunei, Donuk Fırıncılık (DFU) fabrikamız ile bölgemizde en güçlü üretim kapasitesine sahibiz.

Vizyon

Sürdürülebilirliği odağına alarak, güvenilirliği ve liderliğiyle geleceğe ilham veren bir gıda şirketi olmak

Misyon

Her eve güvenilir ve kaliteli gıda ulaştırmak için çalışıyoruz; insanların yaşam kalitesini artırmayı ve sofralara değer katmayı amaçlıyoruz

Değerlerimiz

Birlikte üretiyoruz

Erişilebilir, kaliteli ve güvenilir gıdaya herkesin ulaşması için çalışıyoruz

Sürdürülebilirlik işimizin doğasında var

Lider markalarımızla sektörün büyümesinde öncüyüz

İnovasyonu önceliklendiriyoruz

İnsan odaklı kültür

Dondurulmuş ve Konserve Gıda

Dondurulmuş gıda ve konserve sektöründe yurt içi pazarda tüm kategorilerde ürünü olan tek şirket olarak taze dondurulmuş gıda pazarına liderlik etmeye devam ediyoruz. Sektörde perakende, ihracat ve ev dışı tüketim olmak üzere 3 alanda müşterilerimize ihtiyaçlarına yönelik ürünler sunuyoruz. Unlu mamuller, sebze ve meyve, patates ve kroket, et, tatlı, donuk fırıncılık ürünleri, hazır yemek, ton balığı, sebze ve hazır yemek konserveleri üretiyoruz.

Ürünlerimizin hikayesi ise üretim sürecinden çok daha öncesinde çiftçilerimizin özenle ürettiği tarımsal hammadde üretimi ile başlıyor. Beraber çalıştığımız çiftçilerimiz için daha verimli ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını destekliyor; stratejik ve çevresel etkenleri göz önüne alan bir tedarik modeli izliyoruz.

Üretim aşamasında çalışanlarımızın güvenli bir çalışma ortamına ve yüksek motivasyona sahip olduğundan emin olarak her yıl ürün gamımızı geliştirecek yenilikçi bir anlayışla çalışıyoruz. Ambalajlama adımında daha az materyal kullanarak alternatif ve sürdürülebilir paketleme seçeneklerine yönelerek bu adımdaki çevresel ayak izimizi azaltmayı hedefliyoruz. Tüketim aşamasında ise kaliteden ödün vermeden ürünlerimizin tüketiciler ile buluşmasını sağlayarak değer yaratmaya devam ediyoruz. Aynı zamanda 5 kıtada 30'dan fazla ülkeye ihracat yaparak Kerevitaş değerlerini tüm dünyayla buluşturuyoruz.

Dondurulmuş ve Konserve Gıda faaliyetlerimiz kapsamında ürün portföyümüze 2024 yılı Faaliyet Raporumuzun 18. sayfasından ulaşabilirsiniz.

Dondurulmuş Gıda ve Konserve Değer Zinciri

Dondurulmuş ve Konserve Gıda

Değer Zinciri Adımı Tanımı Paydaş ve Etki Bağlantısı
Üst Akış
Faaliyetleri
Tarım Mevsiminde ve uygun toprak yapısına sahip
bölgelerde ziraat mühendisleri gözetiminde
tarımsal faaliyetlerimizi gerçekleştiriyoruz.
Verimlilik, tat ve doğallık gibi kriterlere uygun
olan tohumlarımızın gelişim ve hasat adımları
sonrasında tazeliğini yitirmeden fabrikalarımıza
sevk ediyoruz.
%86'sı sözleşmeli 290 çiftçi
%71'i yerel tedarikçiden
oluşan toplam 1.456
tedarikçi
Kendi
Operasyonlarımız
Üretim Ürünlerimizi, çeşidine göre sırasıyla tasnif,
seçme, yıkama, haşlama ve ön soğutma
işlemlerinden geçiriyoruz. Bu ön hazırlık işlemini
tamamladıktan sonra ürünlerimizi -40°C'de IQF
yöntemiyle hızlı dondurarak merkez sıcaklığı
-18°C olacak şekilde hazırlıyoruz.
Donuk fırıncılık ürünlerinde ise şoklama
teknolojisi ve hijyenik üretim sayesinde,
standart yüksek kalite ve lezzeti daima
koruyoruz.
Bursa, Afyon ve İstanbul'da
3 Fabrika
Dondurulmuş gıda ve
konserve odağında 16
kategoride 600'ün üzerinde
ürün
Donuk fırıncılık odağında 6
kategoride 200'e yakın ürün
Paketleme Ürün kalitesi ve güvenliğinden ödün vermeyen
yaklaşımımızla, ürünlerimizi besin değerini
kaybetmeden paketliyoruz. Aynı zamanda
Ar-Ge merkezimizin geliştirdiği yeni tekniklerle
ambalajlardan kaynaklı çevresel etkimizi
azaltmayı hedefliyoruz.
Sürdürülebilir ambalaj
çalışmaları
Alt Akış
Faaliyetleri
Depolama ve
Dağıtım
Paketlenen ürünlerimizi soğuk zincirin
kırılmaması için -20°C'deki soğuk hava
depolarına alıp sevkiyatı gerçekleşene kadar
koruyoruz. Her mevsim müşterilerimizin
sofralarınıza lezzet katmak üzere 195 dağıtım
aracımız ile ürünlerimizi satış noktalarına
iletiyoruz.
Yurt içinde 125 bayi
107 binin üzerinde satış
noktası
Satış ve
Pazarlama
Gelişmiş yurt içi ve yurt dışı satış ağımız
ile ürünlerimizin müşterilerimizle ihtiyaç
duyulan her an buluşmasını amaçlıyoruz.
En güçlü yanlarımızdan biri olan
ihracatta, pozisyonumuzu güçlendiriyor,
uluslararası pazarlardaki satış-pazarlama
organizasyonumuzu günden güne geliştiriyoruz.
259 bin tonun üzerinde ürün
satışı
Tüketim Tüketicilerimizi dinliyor, görüşleri doğrultusunda
ürün portföyümüzü güncelleyerek tüketim
deneyimlerini artıracak yenilikçi ürünler
sunuyoruz. Tüketicilerimizin öneri ve
şikayetlerini hızlıca yanıtlıyor, satış
yöneticilerimiz tarafından yapılan tüketici
ziyaretleri sayesinde müşteri memnuniyetini
sağlıyoruz.
Dondurulmuş gıda ve
konserve odağında 106 bin
tonun üzerinde ürün satışı
Donuk fırıncılık odağında yıl
içerisinde 13 bin ton ürün
satışı

Yağ İş Birimi

2 ülkede 3 fabrikadaki üretimlerimizle, farklı ihtiyaçlara cevap veren ürün portföyümüzü her geçen gün geliştiriyor, inovatif bir bakış açısıyla yenilikçi ürünlerimizi müşterilerimiz ile buluşturuyoruz. Türkiye'nin en büyük yağ üretim gücüne sahip tesislerimiz sayesinde 45'ten fazla ülkede milyonlarca sofraya konuk oluyoruz.

Bugün, tüketici margarin, EDT (Ev Dışı Tüketim - Pastacılık, Catering ve Endüstriyel Yağlar) ve yemeklik ana kategorileri altında Bizim Yağ, Teremyağ, Luna, Ona, Ustam ve Evet başta olmak üzere toplamda 55 marka ile 650 ye yakın ürün üretimi ve satışını yapıyoruz. İştiraklerimizden Marsa, Ev Dışı Tüketim ürünleri, pastacılık yağları kategorisinde "Ustam Pastacılık Yağları" ile pazarın lider markası konumunu sürdürüyor. Faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlarda stratejik kanal kategori bakış açımız doğrultusunda satış gelirlerimizdeki artışı sağlarken, tüketicilerimiz ve müşterilerimizin değişen beklenti ve ihtiyaçlarına yüksek kaliteli ürünlerimizle yanıt veriyoruz.

Yağ İş Birimi faaliyetlerimiz kapsamında ürün portföyümüze 2024 yılı Faaliyet Raporumuzun 19. sayfasından ulaşabilirsiniz.

Yağ İş Birimi Değer Zinciri

Yağ İş Birimi

Değer Zinciri Adımı Tanımı Paydaş ve Etki Bağlantısı
Üst Akış
Faaliyetleri
Ham Madde
Tedariği
Üretim sürecimiz adına gerekli
ham maddeleri temin ediyor, ham
maddelerimizin izlenebilirliğinden emin
oluyoruz. Kalite ve gıda güvencesine
önem vererek ham madde tedariki
sürecimizi tamamlıyoruz.
%96'sı yerel tedarikçiden
oluşan toplam 965
tedarikçi
Kendi
Operasyonlarımız
Üretim Üretim sürecimizde uygun olan yağ
bileşimini belirledikten sonra bu
bileşimin; süt ürünü, gerekli vitaminler
ve su ile karıştırılmasıyla istenilen lezzet
ve besin değerlerine karar veriyoruz.
Sonrasında ürünlerimizin emülsiyonunu
ortaya çıkarıyor ve kristalleştiriyoruz.
Son olarak yüksek teknoloji kullanarak
soğutma işlemimizi tamamlıyoruz.
Adana, İstanbul ve
Brunei'de 3 Fabrika
18 kategoride 600'ün
üzerinde ürün
55 farklı marka
Paketleme Ürünlerimizin kalite ve güvenliğini tehdit
etmeyecek şekilde paketlenmesini
sağlıyoruz. Kalitenin bozulmaması
için ürünlerin depolanma ve dağıtım
sırasında soğuk ortamda (14 C° altı)
depolanma yapıldığından emin oluyoruz.
Sürdürülebilir ambalaj
çalışmalar
Alt Akış
Faaliyetleri
Depolama ve
Dağıtım
Tüketicilerin değişen talep ve
ihtiyaçlarına cevap verebilmek ve
beklentilerini en iyi şekilde karşılamak
için onlardan gelen bildirimleri sıkı
bir şekilde takip ediyoruz. Yıldız
Holding Müşteri Bildirim Merkezi'ne
gelen bildirimlere göre aksiyon
alıyor ve gerçekleştirdiğimiz müşteri
memnuniyeti anketlerinin sonuçlarına
göre süreçlerimizi geliştiriyoruz.
Yurt içinde 125 bayi
107 binin üzerinde satış
noktası
Tüketim Gelişmiş yurt içi ve yurt dışı satış ağımız
ile ürünlerimizin müşterilerimizle
ihtiyaç duyulan her an buluşmasını
amaçlıyoruz. En güçlü yanlarımızdan
biri olan ihracatta, pozisyonumuzu
güçlendiriyor, uluslararası pazarlardaki
satış-pazarlama organizasyonumuzu
günden güne geliştiriyoruz.
259 bin tonun üzerinde
ürün satışı

Dondurulmuş Unlu Mamuller (DFU)

Üretime başladığı 2014'ten bu yana pek çok ilke imza atan Donuk Fırıncılık Ürünleri (DFU), yıllık ortalama 22 bin ton üretim kapasitesi ve 6 kategoride 200'ün üzerindeki ürünüyle dondurulmuş fırın ürünleri pazarının en güçlü şirketi konumundadır. Ev dışı ve perakende kanalında hizmet veren DFU'nun porsiyon ekmek, büyük ekmek, sandviç ekmekleri ile kek, kurabiye, kruvasan, çörek, simit, poğaça ve börek

çeşitleri bulunuyor. DFU'nun geniş ürün portföyü ve kullandığı IQF teknolojisi ile sağlıklı, kaliteli ve kolay erişilebilir yüzlerce ürünü tüketiciler ile buluşturuyoruz. Şoklanan ve 1 yıl raf ömrü sağlanan ürünlerimizi tüketicilerimizin ihtiyacına göre tam pişmiş, yarı pişmiş veya çiğ donuk hamur şeklinde hazırlıyor, iç ortam sıcaklığı -18°C olan araçlarla, soğuk zincir kırılmadan taşıyoruz.

Dondurulmuş Unlu Mamuller (DFU) Değer Zinciri

Dondurulmuş Unlu Mamuller (DFU)

Değer Zinciri Adımı Tanımı Paydaş ve Etki Bağlantısı
Alt Akış
Faaliyetleri
Ham madde
Tedariği
Ürünlerimiz için gerekli ham maddeleri
çoğunluğu yerel olan tedarikçilerimizden
ilgili kalite ve güvenlik standartlarına
uygun olarak temin ediliyor.
292 tedarikçi
Kendi
Operasyonlarımız
Üretim İstanbul'da bulunan fabrikamızda
ürünlerimiz IQF teknolojisiyle üretiliyor.
Şoklanan ve kullanılan üretim teknikleri
sayesinde 1 yıl raf ömrü olan ürünlerimiz
tüketicilerimizin ihtiyacına göre tam
pişmiş, yarı pişmiş veya çiğ donuk
hamur şeklinde hazırlanıyor.
İstanbul'da 1 Fabrika
6 kategoride 200'e yakın ürün
2 farklı marka
Paketleme Ürünlerimizin kalite ve güvenliğini tehdit
etmeyecek şekilde paketlenmesini
sağlıyoruz. Kalitenin bozulmaması
için ürünlerin depolanma ve dağıtım
sırasında soğuk ortamda (14 C° altı)
depolanma yapıldığından emin oluyoruz.
Sürdürülebilir ambalaj çalışmaları
Soğuk zinciri bozmayan taşımacılık
Alt Akış
Faaliyetleri
Satış Ev dışı ve perakende gruplarında
binlerce tüketiciye ulaşıyor, talep
ve ihtiyaçlarına uygun ürünler
geliştiriyoruz. Horeca, Bakery ve
In-store gibi farklı satış kanallarına
yönelik organize edilmiş kendi
alanına odaklı satış ekipleri ile satış
organizasyonumuzu geliştiriyoruz.
Yurt içinde 4.100 müşteri ve
piyasaya sürülen
11 yeni ürün
Tüketim Yurt içi ve yurt dışında birçok
müşterimize ihtiyaçlarına uygun ürünler
sunuyoruz. 18 ülkeye gerçekleştirdiğimiz
ihracat ile uluslararası pozisyonumuzu
güçlendiriyoruz.
Yurt içinde
13 bin ton ürün satışı
18 ülkede 29 müşteriye ihracat

Kerevitaş ayrıca bağlı ortaklıkları sebebiyle elektrik enerjisi üretimi faaliyeti gerçekleştirmektedir. 1998 yılında kurulan, elektrik enerjisi üretimi üzerine faaliyet gösteren Berk Enerji, İstanbul'daki yağ fabrikamızın enerji ihtiyacını karşılamaktadır. Bu faaliyetler, grubun iş stratejisinin temelini oluşturmamakta ve ayrı olarak yönetilmektedir. Bu sebeple enerji üretim faaliyetlerine ilişkin etkiler raporda kapsam dışı bırakılmıştır.

Strateji

Sürdürülebilirlik Anlayışı

Sürdürülebilirlik stratejimizi Yıldız Holding'in rehberliğinde "Doğanın Geleceği için Çalışıyoruz", "Paydaşlarımızla Güçleniyoruz" ve "Geleceğe İlham Veriyoruz" başlıklarından oluşan üç ana odak üzerine inşa ediyoruz. Bu odaklar altına konumlandırdığımız 8'i yüksek öncelikli, 5'i öncelikli toplam 13 konu etrafında değer yaratma kapasitemizi yukarıya taşıyacak çalışmalar gerçekleştiriyoruz. İklimle bağlantılı risk ve fırsatlarımızı değerlendirdiğimiz konuları ise Doğanın Geleceği için Çalışıyoruz ana odağının altında yer alan İklim Değişikliğine Uyum, Su Yönetimi ve Güvenliği, Sürdürülebilir Tarım ve Doğal Kaynakların Korunması yüksek öncelikli konular altında ele alıyoruz.

2024 yılında sürdürülebilirlik anlayışımızı kurumsal hedeflerimize entegre bir stratejiye dönüştürmek için önemli bir proje gerçekleştirdik. Üst yönetimimiz, sürdürülebilirlik ekibimiz ve bağımsız danışmanlarımızla yürüttüğümüz bu süreçte Strateji, Risk ve Fırsatlar, Yönetişim, Hedef ve Metrik Belirleme adımlarında oluşan TSRS rehberliğiyle de uyumlu bir çalışma başarıyla tamamladık.

Sürdürülebilirlik stratejimizi temellendirirken iç ve dış paydaşlarımızla bir araya geldik ve onları yönlendirdiğimiz sorular sayesinde sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı risklerimize ilişkin fikirlerini aldık. Analiz başlangıcında gerçekleştirilen ulusal ve uluslararası sürdürülebilirlik inisiyatiflerinin ve benchmarkların araştırılması, iç ve dış paydaşlarla yapılan mülakatlar sayesinde risk ve fırsat analizimize kritik girdiler sağlamanın yanı sıra bu birbiriyle bağlantılı çalışma anlayışımız sayesinde sürdürülebilirlik stratejimizi risk ve fırsat bakış açısıyla tasarlama şansı yakaladık.

Doğanın geleceği için çalışıyoruz

İklim kriziyle mücadele için şirket operasyonlarımızdan kaynaklanan çevresel etkiyi en düşük seviyeye indiriyor ve tüm değer zincirinde doğal kaynakların yenilenmesine olanak sağlıyoruz.

Paydaşlarımızla güçleniyoruz

Şirketlerimizin değer zinciri boyunca paydaş refahı odaklı, geleceğe uyumlu, sağlıklı yaşamı önceleyen iş modellerine yatırım yapmaları için destekleyici, dönüştürücü ve güçlendirici katkılar sağlıyoruz.

Geleceğe ilham veriyoruz

Sorumlu ve yenilikçi iş modelleri ve ürünler ile müşterilerimize alternatifler sunmak, onları harekete geçirmek için ilham vermek ve ürünlerimiz ile pozitif dönüşümü mümkün kılmak için çabalıyoruz.

Öncelikli Risk ve Fırsat Analizi

Strateji çalışmamızdan aldığımız ilhamla sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı risk ve fırsatlarımızı belirlerken 3 adımdan oluşan bir analiz gerçekleştirdik. Bu analize ilişkin süreçleri 2024 raporlama döneminin sonunda tamamladık ve dönem içerisinde meydana gelen olay veya değişiklikleri sürece dahil ettik. Hazırlanma Esasları bölümünde vurguladığımız gibi ilk yıl raporlamasın iklimle bağlantılı risk ve fırsatları açıklamanın yeterliliği ilkesinden yola çıkarak, her ne kadar sürdürülebilirlikle bağlantılı risk ve fırsatların belirlediğimiz

geniş bir listeye sahip olsak da risk ve fırsatları önceliklendirme ve finansal etki analizleri adımlarını sadece iklimle bağlantılı risk ve fırsatlar çerçevesinde gerçekleştirdik.

Risk ve fırsatlar kapsamında gerçekleştirdiğimiz önceliklendirme analizini kapsamında CEO'muzun da dahil olduğu üst yönetim ekiplerinden (detaylar için Sürdürülebilirlik Yönetişimi bölümüne bakınız), iç ekiplerimizden ve danışmanımızdan destek aldık.

Adımlar Kullanılan Yardımcı Araçlar
İklimle Bağlantılı Risk ve
Fırsatların Belirlenmesi
Kerevitaş'ın operasyonlarına uygun
olarak gerçekleştirilen benchmark
analizleri, sürdürülebilirlik inisiyatifleri
yönlendirmeler ve paydaş mülakatları
ile iklimle bağlantılı risk ve fırsat listesi
belirlenmiştir.
Benchmark Analizi
SASB Sektör Rehberleri
Paydaş Mülakatları
Risk ve Fırsatların
Önceliklendirilmesi
Belirlenen risk ve fırsat listesi olasılık ve
yıl içerisindeki finansal etki analizlerine
göre derecelendirilmiş ve ortalama etki
üzerinden ile önceliklendirilmiştir.
Üst Yönetim Toplantıları
Senaryo Analizleri ile
Gelecek Etkilerinin
Değerlendirilmesi
Öncelikli risk ve fırsatlar kapsamında
2030 ve 2050 yılları için 2 farklı senaryo
analizi çalışılmıştır. < 2°C ve < 3.5-4°C
senaryolarında gerçekleştirilen analizler
sayesinde risk ve fırsatların olasılık ve
finansal etkilerinin ne yönde değiştiği
belirlenmiştir.
IIASA Scenario Explorer - Shared
Socioeconomic (SSP) Pathways
Scenario Explorer
Climate Impact Explorer
WBCSD - Climate Scenario: Food,
Agriculture and Forest Products
WRI Water Risk Atlas

İklimle Bağlantılı Risk ve Fırsatların Belirlenmesi

İklimle ilgili riskleri ve fırsatları belirlerken sistematik bir yaklaşım izledik ve birçok kaynaktan faydalandık. Bu süreçte kendi operasyonlarımızın ötesinde değer zincirimizde yer alan yukarı ve aşağı akış faaliyetleri de ettik.

Adımlar Çıktılar
Ana faaliyetlerimiz ve faaliyet gösterdiğimiz lokasyonlarda iklim odaklı gelişmeler,
regülasyonlar ve tedarik süreçlerine ilişkin geniş çaplı bir analiz gerçekleştirildi.
Benchmark raporlar ve sürdürülebilirlik inisiyatiflerinin değerlendirmelerinden
faydalandı.
Operasyonlar ve Üretim kapasitemizin %90'ının ve tedarikçilerimizin %81'inin bulunduğu Türkiye
ve ihracat alanlarımızdan biri olan Avrupa Birliği öncelikli lokasyonlar olarak tespit
edilmiştir.
Değer Zinciri ile Bağlantılı
Dış Çevre Analizi
Tarımsal ham madde satın alımları üretim devamlılığı için kritik rol oynadığından
başlıca tarımsal hammaddelerin (patates, mısır ve bezelye²) tedarik edildiği
lokasyonlar il bazında analize dahil edilmiştir. Tarımla bağlantılı bir diğer unsur olan
su kaynakları kapsamındaki riskler de hem fabrika hem de tarımsal ham madde
satın alınan iller bazında değerlendirilmiştir.
Operasyonları sebebiyle doğrudan iklim ile bağlantılı regülasyonlardan
etkilenmeyen Kerevitaş, ilgili regülasyonlarla ilişkisi değer zinciri (ambalaj ve satış)
ve olası sektör dahiliyetleri değerlendirilerek kuruldu.
Operasyonlar ve Değer Zinciri ile Bağlantılı Dış Çevre Analizi kapsamında şirketin
kendi operasyonları ve değer zinciri boyunca toplam 10 risk ve 2 fırsat belirlendi.
Belirlenen Riskler
∙ Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Karbon Vergilendirmesine Geçiş Süreci
∙ AB Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Yönetmeliği (PPWR) Geçiş Süreci
∙ İklim/Sürdürülebilirlik Raporlama Zorunluluklarına Uyum
∙ Çevreye Dayalı Beyan İçeren Reklamlara İlişkin Mevzuatlara Olası Uyumsuzluk
∙ Yeşil Finansman Kaynaklarından Faydalanılmaması
Risk ve Fırsatların
Tespit Edilmesi
∙ Artan Birim Su Fiyatları
∙ İklim Değişikliği Sebepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Maliyet Artışı
∙ Desteklenen Sürdürülebilir Tarım Çalışmalarının Benimsenmemesi
∙ Net Sıfır Hedefine Olası Ulaşamama Durumunda İtibar Kaybı
∙ Su Stresi Yüksek Bölgelerde Bulunan Üretim Tesisleri
Bu risklerin 6'sı doğrudan operasyonlar, 3'ü üst akış değer zinciri ve 1'i alt akış değer
zincirinde gerçekleşebilecek riskler olarak kategorize edildi. Aynı zamanda tüm
riskler için TCFD ana ve alt kategorileriyle eşleştirme yapıldı. Bu kapsamda risklerin
1'i fiziksel olarak değerlendirilirken 9'u geçiş riskli olarak belirlendi.
Belirlenen Fırsatlar
∙ Enerji Verimliliği Projeleri Sayesinde Operasyonel Harcamalarda Azalma
∙ Yenilenebilir Enerjiye Geçiş ile Enerji Dayanıklılığı
Belirlenen fırsatlar kapsamında hangi iş birimlerinin ilgili fırsatı optimize edebileceği
ve hangi sürdürülebilirlik stratejisinde yer alan ilgili öncelikli konu altında hangi
adımların atılması gerektiği belirlendi.

2 Tarımsal ham madde satın alımlarının %90'ını temsil etmektedir.

Risk ve Fırsatların Önceliklendirilmesi

Rapor kapsamında Kerevitaş'ın nakit akışlarını, finansmana erişimini veya sermaye maliyetini etkilemesi makul olarak beklenebilecek iklim ile ilgili riskler ve fırsatlar açıklanmaktadır. Bu risk ve fırsatlar öncelikli risk ve fırsatlar olarak tanımlanmakta ve gerçekleşme olasılığı ile güncel finansal etkileri üzerinden değerlendirilmektedir.

Adımlar Çıktılar
Risk ve Fırsatın
Gerçekleşme
Olasılığının
Değerlendirilmesi
Şirket'in sürdürülebilirlik ekipleri, üst yönetimi, risk yetkilisi ve danışmanlar ile birlikte
belirlenen iklimle bağlantılı risk ve fırsatların gerçekleşme olasılığı değerlendirilmiştir.
Bu süreçte şirketin riske maruz kalma durumu ve kırılganlığı üzerinden bir
değerlendirme gerçekleştirilmiştir.
Maruz Kalma Durumu: Kerevitaş'ın faaliyet gösterdiği belirli bir alanın belirli bir
tehlikeden olumsuz etkilenme olasılığı.
Kırılganlık: Kerevitaş'ın işinin doğası gereği iklim risklerinden olumsuz etkilenme
eğilimi.
Bu maddelere ilişkin yapılan değerlendirme ile beraber 1 ila 5 seviyesinde
gerçekleşme olasılığı (Hazırlanma Esasları bölümünde ilgili skalaya ilişkin detayları
bulabilirsiniz.) derecesi belirlenmiştir.
Yakın gelecekte gerçekleşmesi kesin gözüyle bakılan regülasyon vb. risklerde olasılık
kesin/yüksek (5/4) seviyesinde, geçmişte izi görülmemiş riskler düşük/ihmal edilebilir
(2/1) seviyesinde değerlendirilmiştir.
Risk ve Fırsatın
Güncel Finansal
Etkisinin
Değerlendirilmesi
Şirketin risk ve fırsatlarına ilişkin önceliklendirme yapılırken sürece dahil edilen
bir diğer etken ilgili risk ve fırsatların güncel finansal etkisidir. Her bir risk için
gerçekleşme durumunda ne kadar bir finansal etki yaratacağı hesaplanmış, ilgili
finansal etkinin şirketin EBITDA'sına oranı analiz edilmiştir. 1 ila 5 seviyesinde
etki seviyeleri (Hazırlanma Esasları bölümünde ilgili skalaya ilişkin detayları
bulabilirsiniz.) ile derecelendirilen bu riskler için finansal etki erişilebilen verinin
doğası gereği net etki ya da minimum maksimim etki aralığı olarak ölçümlenmiştir.
Ortalama Etki
Değerlendirmesi
Gerçekleşme olasılığı ve güncel finansal etkisi değerlendirilen risk ve fırsatların bu iki
başlıktaki derecelerinin ortalaması alınarak öncelikli risk ve fırsatlar belirlenmiştir.
Gerçekleşme olasılığı ve finansal etki derecesinin (1 ila 5 skalasında) ortalaması 2,5
ve üzeri olan risk ve fırsatlar öncelikli risk ve fırsat olarak belirlenmiştir.

Takip edilen tüm bu adımlar sonucunda şirket ve değer zinciri kapsamında iklimle bağlantılı 3 öncelikli risk, 1 öncelikli fırsat belirlenmiştir. Bu risk ve fırsatlara ilişkin detaylı bilgi Risk Yönetimi ana başlığının altında Çevresel Risk ve Fırsatlar bölümünde yer almaktadır.

Senaryo Analizleri ile Gelecek Etkilerinin Değerlendirilmesi

Belirlenen öncelikli risk ve fırsatların iklim senaryolarına göre Kerevitaş'ı nasıl etkileyeceğine yönelik bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Analizlerde < 2 C° ve 3.5 – 4 C° küresel ısınma senaryolarına göre 2030 ve 2050 yıllarında operasyonların, üst ve alt akışta değer zincirinin etkileneceği konular değerlendirilmiştir. Fiziksel ve geçiş riskleri sebepli farklı sonuçlar doğuran bu iki ısınma senaryosu dünyada

yaşanacak değişikliklerin Kerevitaş'ı etkileme ihtimallerini olabilecek en geniş kapsamda gözler önüne sermektedir. Bu süreçte Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (Intergovernmental Panel on Climate Change - IPCC) ve Finansal Sistemi Yeşillendirme Ağı (The Network of Central Banks and Supervisors for Greening the Financial System-NFGS) senaryo çıktılarından ve araçlarından faydalanılmıştır.

İklim Senaryolarına Göre Yaşanması Beklenen Trendler

Yüzyılın sonunda < 2 C° ısınma Yüzyılın sonunda 3.5 – 4 C° ısınma
Politik Değişimler Sürdürülebilir kalkınma odaklı hızlı ancak
sorunsuz regülasyonlar
Günümüzde var olan regülasyonlar
Teknolojik Dönüşüm Orta hızda Düşük hızda
Fiziksel Riskler Orta büyüklükte Yüksek büyüklükte
Geçiş Riskleri Yüksek seviyede Düşük-orta seviyede

2030 ve 2050 yılları için iki farklı ısınma senaryosunda;

  • ∙ tüketici trendleri, nüfus artışı gibi sosyal trendlerdeki değişimi değerlendirerek nüfus artışı sebepli gıda talebindeki artış ve ham maddeye ulaşmadaki zorluklar senaryo analizine dahil edilmiştir. Tüketicilerin ürün tercihlerinde çevresel etki, sağlıklı ve organik ürünler odaklı taleplerindeki olası değişim de yine iki farklı senaryo üzerinden değerlendirilmiştir.
  • ∙ enerji ve karbon teknolojileri, sürdürülebilir ambalaj ve tarım teknolojileri gibi teknolojik trendlerdeki gelişmeler, fosil yakıtlar, yenilenebilir ve alternatif enerji kaynaklarının arz ve talebindeki değişim, sürdürülebilir ambalaj alternatiflerinin yapılması beklenen yatırımlar ve bu ambalaj türlerinin yaygın kullanımı, daha az kaynak kullanımı ve çevresel etki ile tarımsal verimliliği artıran sürdürülebilir tarım araçlarının yaygınlaştırılması odağında değerlendirilmiştir.
  • ∙ karbon fiyatlandırması, tarımsal ham madde fiyatlandırmaları ve enerji fiyatları gibi ekonomik trendlerdeki değişimler ise özellikle Kerevitaş için kritik ürünler üzerinden incelenmiştir. Aynı zamanda Türkiye odağında ekonomik büyüme tahminleri de değerlendirmeye dahil edilmiştir.
  • ∙ aşırı hava olayları, su stresi gibi çevresel trendlerdeki gelişmeler, sel, aşırı yağış, sıcak hava dalgaları üzerinden değerlendirilirken bu gibi aşırı hava olaylarının tarım ve çalışma koşulları üzerindeki etkisi ile beraber ele alınmıştır.
  • ∙ Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere iklim odaklı yerel ve uluslararası regülasyonlar gibi yasal trendlerdeki değişimleri analiz edilmiştir. Bu kapsamda AB Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizmasına, Türkiye Ulusal ETS ve Karbon Vergilendirme Sistemi, AB Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Yönetmeliği (PPWR) Geçiş Süreci, Türkiye Çevreye Dayalı Beyan İçeren Reklamlara İlişkin Mevzuatlara Olası Uyumsuzluk regülasyonlarının etkileri değerlendirilmiştir.

Bu trendlerdeki değişimlerin önceliklendirilen iklim riskleri ve fırsatları üzerindeki etkisini detaylandırarak gelecek odaklı çevresel, sosyal ve finansal etkiler üzerinde de iç görü edinme şansı yakalanmıştır.

Yönetişim

Kurumsal Risk Yönetimi

Yıldız Holding Kurumsal Risk Yönetimi Prosedürü rehberliğinde şirketimizin bugününü ve geleceğini etkileyecek riskleri etkin bir şekilde yönetiyor, risk yönetimi süreçlerindeki görev ve sorumlulukları belirliyor ve gerek önlemlerin alınmasını sağlıyoruz.

Risk yönetim süreçlerinin daha etkin ilerleyebilmesi için risklerimizi altı ana risk türü altında kategorize ediyor; her kategori için alt risk konuları listeliyoruz. Bu kategoriler kısıtlayıcı yasal düzenlemeler gibi stratejimizi olumsuz yönde etkileyecek stratejik riskler, ürünlerimizin üretim sürecinde ya da ham madde tedarikinde oluşacak maliyet artışı gibi finansal riskler, operasyonel mükemmellik ve iş sürekliliği süreçlerimizi sekteye uğratacak operasyonel riskler, operasyon yapma ehliyetimizi kaybetmemize sebep olabilecek yasal ihtilaf ya da dava sonucunda oluşacak uyum riskleri ve diğer risklerinden oluşuyor.

Ana risk kategorilerimizin altında her bir risk ana grubunu kesen sürdürülebilirlik ve iklim riskleri değerlendiriliyor. Entegre risk yönetimi anlayışımızın bir parçası olarak ayrı bir risk kategorisi olmasından ziyade her bir ana kategorinin içerisinde farklı alt kategorilere değen sürdürülebilirlik ve iklim risklerimiz bulunuyor.

Risk yönetimine ilişkin faaliyetlerimiz Yönetim Kuruluna bağlı Riskin Erken Saptanması Komitesi tarafından yönetiliyor. En az iki ayda bir toplanan Komite aracılığıyla gerekli görülen alanlarda aksiyon kararları alıyor ve şirketin genel

risk gündemini değerlendiriyoruz. 2024 yılında Riskin Erken Saptanması Komitesi altı defa toplanmış ve bu toplantılara katılım oranı %100 olarak gerçekleşmiştir. Komitenin görüşlerini ve yorumlarını içeren raporlar Yönetim Kurulu'na sunulmuştur. Komitenin faaliyetleri sırasında ihtiyaç duyulan her türlü kaynak ve destek, Yönetim Kurulumuz tarafından sağlanırken; Komite, ihtiyaç duyduğu taktirde gerekli gördüğü yöneticiyi toplantılarına davet ederek görüşlerini alıyor ya da bağımsız uzmanların görüşlerinden yararlanıyor.

Bu yıl iklimle bağlantılı riskler odağında gerçekleştirdiğimiz çalışmaların sonucunda kurumsal risk yönetimi bakış açışımızda yer alan ana ve alt risk kategorilerimizle iklim odaklı risklerimizi hizalama şansı yakaladık. Kurumsal risk anlayışımızın bir parçası olan sürdürülebilirlik ve iklim risklerini Riskin Erken Saptanması Komitesi ve Sürdürülebilirlik Komitelerinin gözetimi altında yönetiyoruz. İklimle bağlantılı risklerimiz ise gerekli durumlarda Riskin Erken Saptanması Komitesinde değerlendiriliyor ancak bu alanda temel görevler Sürdürülebilirlik Komitesi tarafından gerçekleştiriliyor.

Üst yönetimimiz bağımsız yönetim kurulu üyelerinden oluşan Riskin Erken Saptanması Komitesine iklim riskleri ile ilgili düzenli raporlama yaparken, Riskin Erken Saptanması Komitesi ise Yönetim Kuruluna raporlama yapıyor.

Komitemizin çalışma esasları ve oluşumuna ilişkin kuralların detaylarına Riskin Erken Saptanması Komitesi Görev ve Çalışma Esasları dokümanından ulaşabilirsiniz.

Sürdürülebilirlik Yönetişimi

Sürdürülebilirlik odaklı hedeflerin izlenmesi, risk ve fırsat çalışmalarımız sonrası ortaya çıkan aksiyon ve proje adımlarının takip edilmesi, ilgili politika ve prosedürlerin oluşturulması sorumlulukları sürdürülebilirlik yönetişim yapımız tarafından yerine getirilmektedir. Bu yapı karar verme, yönlendirme, takip etme, uygulama ve proje geliştirme adımlarına ilişkin farklı sorumlulukları bulunan Sürdürülebilirlik Komitesi ve Çalışma Gruplarından oluşuyor.

İklimle bağlantılı risk ve fırsatları değerlendirme, izleme ve önlem mekanizmalarına ilişkin karar alma rolü Sürdürülebilirlik Komitemiz tarafından yerine getirilmektedir. Sürdürülebilirlik Komitesi, üst yönetim seviyesinde bulunan 11 üyeden oluşmaktadır.

Sürdürülebilirlik Komitesi

Üyeler Yetkinlikler
CEO – Mert Altınkılınç Finansal, Stratejik, Sürdürülebilirlik,
Sektörel, Yönetişim, Kapsayıcı Liderlik
CMO – Gülizar Öcal Doğan Stratejik, Sektörel, İnovasyon, İletişim,
Toplumsal Katkı Odaklılık
COO – Özhan Nuri Özesenli Finansal, Stratejik, Sektörel, Risk Yönetimi
CFO – Ufuk Kasar Finansal, Stratejik, Sektörel, Veri Analitiği,
Yasal Uyum
İnsan Kaynakları Direktörü – Hamide Güven Şen Stratejik, Sektörel, İletişim, İnsan ve
Kültür, Değişim Yönetimi
Ar – Ge Direktörü – Hatice İçeli İnovasyon, Stratejik, Sektörel
Ar – Ge Direktörü – Kerem Çetin İnovasyon, Stratejik, Sektörel
Fabrika Direktörü – Murat Uğur Ardahanlı Sektörel, Stratejik, İSG, Enerji Yönetimi
Fabrika Direktörü – Engin Aksoy Sektörel, Stratejik, İSG, Enerji Yönetimi
Fabrika Kıdemli Müdürü – Şahin Albayrak Sektörel, Stratejik, İSG, Enerji Yönetimi
Sürdürülebilirlik Müdürü – Korcan Aydın Sürdürülebilirlik, Stratejik, Çevre Yönetimi,
Toplumsal Katkı Odaklılık

CEO'muzun başkanlığını yaptığı Komite, sürdürülebilirlik stratejimiz ile uyumlu yönlendirmeler yapılması ve ana hedeflerin takibi konusunda görev alırken bu odakta proje, uygulama ve yatırım kararlarından da sorumlu olarak görev alıyor. Komite, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı risklerin stratejik yönetimine yardımcı olmaktadır. Yılda iki kez bir araya gelen Komite, Yönetim Kurulu'na tüm bu süreçlerin raporlanması görevini de üstlenmektedir.

Sürdürülebilirlik Komitesi'nin iklim ile bağlantılı risk ve fırsatların yönetimine ilişkin görev ve sorumlulukları kapsamında detaylar aşağıdaki gibidir:

Sürdürülebilirlik Yönetişimi

  • ∙ Sosyal, çevresel ve kurumsal yönetim konularında riskleri proaktif bir şekilde yöneterek Şirket'in sürdürülebilirlik stratejisi ve politikasına yön vermek,
  • ∙ Sosyal, çevresel ve kurumsal yönetim konularındaki risklerin finansal etkilerine ilişkin analizleri değerlendirmek ve öncelikli riskleri onaylamak,
  • ∙ Sürdürülebilirlik stratejisini, kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerini, yol haritalarını ve politikalarını oluşturmak,
  • ∙ İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında iş süreçlerinde karbon salınımını azaltmaya yönelik projeler geliştirmeyi desteklemek ve hayata geçirilmesini sağlamak,
  • ∙ Şirketin sürdürülebilirlik ile ilgili yol haritasını ve uygulamalarındaki gelişmeleri takip etmek, hedefler koymak, İlgili tüm iş birimleri ile iletişime geçerek bu doğrultuda sürdürülebilirlik performans ölçütlerini belirlemek, hedefler doğrultusunda performansı denetlemek ve Şirket'in tüm ilgili birimlerinin sürece aktif katılımını sağlamak,
  • ∙ Çalışmalar kapsamında Şirket bünyesinde oluşturduğu alt çalışma gruplarını yetkilendirmek ve koordine etmek,
  • ∙ Sürdürülebilirlik politikasını, hedeflerini, uygulamalarını, çalışma esaslarını, yönetim sistemlerini düzenli olarak gözden geçirerek yeniden düzenlemek, yürütmek, izlemek ve denetlemek gerekli durumlarda Yönetim Kurulu'nun onayına sunmak

2024 yılında sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili risk ve fırsatlara ilişkin yönetişim sistemini ilk kez kurguladık. İlgili risk ve fırsatların belirlenmesi, strateji ile bağlantısının kurulması, finansal etkilerine ilişkin analizlerin değerlendirilmesi, öncelikli risk ve fırsatların belirlenmesi ve öncelikli riskler etrafında iyimser ve kötümser iklim senaryolarının çalışılması kapsamında Sürdürülebilirlik Komitesi, bağımsız danışmanımız ve sürdürülebilirlik ekiplerimiz düzenli olarak bir araya gelmiştir. Bu kapsamda 2 ara dönem 1 sonuç toplantısı olmak üzere 3 toplantı gerçekleştirilmiştir. CEO'muz başta olmak üzere Sürdürülebilirlik Komitesinin tüm üyeleri bu toplantılara katılım göstermiştir.

Sürdürülebilirlik ve İklim Odaklı Performansın Ücretlendirmeye Etkisi

Çalışanlarımızın ve yöneticilerimizin performansını iş sonuçlarını gözeterek tarafsız ve adil bir şekilde değerlendiriyoruz. Bu süreçte şirket içi çevikliği destekleyen OKR (Objectives and Key Results) metodolojisini kullanıyoruz. Bu sayede en üst seviyeden giriş seviyesine kadar tüm çalışanlarımızın hedeflerini birbirine entegre ediyor, kurumsal stratejimizde yer alan hedeflerimize ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz. OKR sistemi aracılığıyla çalışanlarımız ve yöneticilerimiz 6 aylık periyotlarda hedeflerini oluştururken, bu süre zarfında hedeflerindeki ilerlemeyi takip edebilmekte ya da hedefteki ilerlemelerine göre güncellemelerini yapabilmektedir.

Sürdürülebilirlik ve iklim odaklı yönetişim anlayışımızın bir parçası olarak kurumsal hedeflerimizle, üst yönetim ve çalışan hedeflerimizi hizaladık. Bu sayede var olan risklerimizi bertaraf etmek, hedeflerimizi gerçekleştirmek adına çalışmalarımızı yeni sürdürülebilirlik yönetişim bakış açımız ile destekliyoruz. İklim odaklı risk ve fırsatlarımızı temel alarak belirlediğimiz kurumsal hedefler, hedeflerle doğrudan bağlantılı çalışanlarımız, yöneticilerimiz ve CEO'muzun bireysel hedeflerinde yer almaktadır. OKR (Objectives and Key Results) sistemine dahil edilen sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı uzun ve orta dönemli hedefler, 6 aylık inisiyatiflerle desteklenmektedir.

Hedef karnelerine sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı hedef ve inisiyatifler eklenen çalışan ve yöneticilerin yıllık performans değerlendirmelerine dahil edilir ve bu değerlendirme, ücretleri (ikramiye dahil) ve terfilerinde etkili olmaktadır.3

3 Üst yönetim ücretlendirmesinde iklim ve sürdürülebilirlik hedeflerinin oranı gizli bilgi olarak değerlendirilmekte ve paylaşılmamaktadır.

Risk ve Fırsat Yönetimi

Öncelikli Risk ve Fırsat Analizi bölümünde belirtilen adımlar sonucunda iklimle bağlantılı risk ve fırsatlar belirlenmektedir. Nitel ve nicel adımlar barındıran risk değerlendirme sürecinde riskin olasılığı, niteliği, maruz kalma durumu ve riske karşı kırılganlık etkenleri dikkate alınır. İklimle bağlantılı risk ve fırsatlar belirlendikten sonra, risklerin önceliklendirme ve izleme süreçleri devam eder.

Tüm bu süreçler sonucunda öncelikli olan ve ilgili bilgilerin açıklanması gereken, iklimle bağlantılı 3 öncelikli risk, 1 öncelikli fırsat belirlenmiştir. Bu risklerin tamamı geçiş riski özellikleri

taşımaktadır. Sürdürülebilirlikle ilgili riskler ve fırsatlar için önemli bilgilerin belirlenmesi konusunda uygulanan yargılar, her raporlama tarihinde yeniden değerlendirilecektir.

Aşağıda yer alan özet tabloda iklimle bağlantılı öncelikli risk ve fırsatlar tanımı, vadesi, değer zinciri etkisi ve alınan önleme ilişkin bilgiler yer almaktadır. Her bir risk ve fırsat için detaylı analizler Çevresel Risk ve Fırsatlar bölümünde yer almaktadır.

İklim Riskleri Tanımı TCFD'ye Göre Riskin
Önlem Risk
Grubu
Risk
Türü
Gerçekleştiği
Değer Zinciri
Adımı
Risk 1:
Emisyon Ticaret
Sistemi (ETS)
ve Karbon
Vergilendirmesine
Geçiş Süreci
Kerevitaş, ETS/Karbon
Vergilendirmesi sistemi
kapsamında öncelikli
sektörler içerisinde
yer almıyor olsa da
dolaylı etkilere maruz
kalabilir. Kapsama olası
dahiliyeti durumunda
karbon emisyonları
sebepli ek maliyetler
ve vergilendirmeler
oluşabilir.
Düzenli Ölçümleme
Karbonsuzlaşma
Yol Haritası
Yenilenebilir
Enerjiye Geçiş
Çalışmaları
Enerji Verimliliği
Projeleri
Geçiş Politika
ve Yasal
Riskler
Operasyonlar
Risk 2:
Yeşil Finansman
Kaynaklarından
Faydalanılmaması
Kerevitaş yeşil
finansman
kaynaklarından
faydalanma kriterlerini
yerine getiremediği
durumda yeşil
finansman kullanımında
zorluk yaşayabilir
ve finansman bulma
yetkinliğini azaltabilir.
Kömürden Çıkış Ön
Çalışmaları
Finansal
Kaynakların
Çeşitlendirilmesi
Geçiş Piyasa Üst Akış
Risk 3:
İklim Değişikliği
Sebepli Tarımsal
Üretimde Yaşanacak
Maliyet Artışı
Kuraklık, bilinçsiz/
düzensiz sulama ya da
iklim değişikliği sebepli
hava olaylarından
kaynaklı tarımsal ham
maddenin üretiminde
verim ve kalite düşüşü
yaşanması durumunda
Kerevitaş'ın tarımsal
satın alma maliyetleri
artabilir ya da daha
uzun vadede ilgili
tarımsal ürüne ulaşmak
oldukça zorlaşabilir.
Tedarikçi
Çeşitlendirilmesi
Sürdürülebilir Tarım
Çalışmalarının
Desteklenmesi
Toprak Analizlerinin
Gerçekleştirilmesi
Tarımsal Ham
Madde Satın Alınan
Alanlarda Su Stresi
Risk Analizi
Geçiş Piyasa Üst Akış
İklim Fırsatları Tanımı Atılan Adımlar Bağlantılı
Stratejik Konu
Riskin
Gerçekleştiği
Değer Zinciri
Adımı
Fırsat 1:
Enerji Verimliliği
Projeleri
Sayesinde
Operasyonel
Harcamalarda
Azalma
Karbonsuzlaşma yol
haritası doğrultusunda
gerçekleştirilen enerji
projeleri ile her yıl belirli
miktarda enerji verimliliği
sağlanmaktadır.
Bu sayede yatırım
tutarının üstünde yıllık
maliyet tasarrufu
gerçekleşmektedir.
Üretim Süreçlerinde
İyileştirme
Enerji Verimliliği
Yüksek Teknolojiler
Geçiş
İklim
Değişikliğine
Uyum
Operasyonlar

İklimle Bağlantılı Riskler

Çevresel riskleri ve fırsatları belirlemek, değerlendirmek, önceliklendirmek ve izlemek için izlenen genel süreç, Yönetişim bölümünde açıklanan genel sürecin bir parçasını oluşturmaktadır. Kerevitaş, iklimle ilgili riskleri belirlemek ve değerlendirmek için, tarihsel iklim verileri ve tahmin modelleri gibi çeşitli girdiler ve parametreler kullanarak yapılandırılmış bir yaklaşım izlemektedir. Bu kapsamda, sosyal, teknolojik, ekonomik, ekolojik ve politik faktörleri değerlendiren STEEP analizi gerçekleştirilmiştir. Bu analiz özellikle iklimle ilgili senaryo analizlerinin kullanımı kapsamında değerlendirilmiştir.

Risk 1: Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Karbon Vergilendirmesine Geçiş Süreci

2026 yılında Türkiye'de yürürlüğe konulması ve AB Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizmasına uyumlu şekilde oluşturulması beklenen Ulusal ETS ve Karbon Vergilendirme süreci kapsamında karbon sınırlarının aşılması sebebiyle ek maliyetler ortaya çıkabilir. Bu kapsamda başlangıçta emisyon yoğun sektörleri etkilemesi beklenen ETS sisteminin Kerevitaş üzerinde iki farklı etkisi olabilir. Bu etkiler, ilerleyen dönemde sektörün ETS ve Karbon Vergilendirme kapsamına dahil edilmesi ya da EST ve Karbon Vergilendirmesi sistemine dahil olan tedarikçileri/diğer paydaşları sebebiyle ek maliyetlere katlanması olarak tanımlanmaktadır.

Operasyonlara ve Değer Zincirine Etkisi

Kerevitaş ETS ve Karbon Vergilendirme kapsamına dahil edildiğinde Kapsam 1 ve 2 emisyonları üzerinden hesaplanacak karbon sınırlarını aşması durumunda ek vergi ve maliyetlerle karşılaşabilir. Değer zinciri kapsamında ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın halihazırda belirlediği kirletici sektörlerde yer alan tedarikçilerinde yaşanacak ek maliyetler sebepli satın aldığı ürün ve hizmetlerde fiyat artışı ile karşı karşıya kalabilir.

Stratejik Etki ve Önleyici Faaliyetler

Kerevitaş 2030 yılında Kapsam 1 ve 2 emisyonlarında %42 oranında azaltım ve 2050'de değer zinciri boyunca net sıfır olma hedefi sayesinde orta ve uzun vade de emisyon azaltım senaryoları çalışmaktadır. 2022 yılı baz yılı olarak kabul edilen Karbonsuzlaşma Projesi doğrultusunda enerji verimliliğinin artırılması, yenilenebilir enerjiye geçiş ve değer zinciri boyunca farkındalık başlıklarında projeler geliştirilmektedir.

Enerji Verimliliği: 2 yıldır emisyon azaltımı sağlayacak enerji verimliliği projeleri geliştirmektedir. 2024 yılında Kerevitaş, 1.9 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile yıl içerisinde tamamlanan ve devam eden olmak üzere toplam 14 enerji verimliliği projesini

hayata geçirmiştir. Bu projelerin 12 tanesini yıl içerisinde tamamlarken 2 projenin çalışmaları sürmektedir. Yıl içerisinde tamamlanan projeler sayesinde 2.788 MWh enerji verimliliği gerçekleştirilmiştir. Daha az enerji ihtiyacı gerektiren üretim modellerine geçiş sayesinde yaklaşık 3.7 milyon TL'lik finansal tasarruf elde etmeyi başarmıştır.

Yenilenebilir Enerjiye Geçiş: Enerji verimliliği dışında karbonsuzlaşma yol haritasındaki önemli adımlardan birini yenilenebilir enerjiye geçiş oluşturuyor. Emirdağ Fabrikasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi planlanan 11 milyon kwh üretim kapasiteli güneş enerjisi projesi bulunuyor. Fabrika çatısı ve arazisine kurulacak güneş panelleri sayesinde toplam 7,0 MWp kurulu güç ile tüketimin %50'sinin karşılaması amaçlanıyor.

Değer Zincirinde Farkındalık: Doğrudan operasyonların yanı sıra değer zincirinde atılan adımlar ile emisyonların azaltımına ilişkin çalışmalar sürüyor. 2024 yılında kurulan Dijital Dolap Takip Projesi ile donuk ürünler tarafında Kerevitaş'ın sahip olduğu dolapların arızaları için talep ve tespit süreçleri, satış ve bakım ekipleri tarafından dijital olarak takip ediliyor. Anlık takip ve müdahale sayesinde dolapların gereksiz enerji tüketimi ve verimsiz çalışması önlenerek soğuk zincir tarafında enerji verimliliği sağlandı.

Sürdürülebilir Satın Alma Politikası: Tedarikçilerimizin sosyal ve çevresel farkındalığını ve performansını artırmak adına Sürdürülebilir Satın Alma Politikamızı hazırladık. Yıldız Holding Sürdürülebilir Satın Alma Politikası ile hizalanarak ve pilot proje olarak dahil olduğumuz bu süreç sayesinde tedarikçilerimizin çevre odaklı adımlar atmasını teşvik ediyoruz. Politikada Çevrenin Korunması başlığı altında yer alan çevresel uyum, su, kaynak ve enerji tüketiminin azaltılması maddeleri ile tedarikçilerimizin çevre ve iklim üzerindeki etkilerini sınırlandırmayı amaçlıyoruz.

Finansal Etki

Kerevitaş'ın 2026'da yürürlüğe girmesi beklenen ETS ve Karbon Vergilendirme Sistemine olması, vergi giderlerine ve süreç yönetimi kapsamında alınacak danışmanlık hizmetleri sebebiyle genel yönetim giderlerine etki edebilir. Emisyon miktarına karşı karşılık ödenmesi beklenen vergi ya da kredi satın alımları ise nakit akımlarına etki edebilir. Bu süreçte riskin önlenmesi için atılan adımların yatırım ve finansman faaliyetlerine etkisi olabilir.

Sistemin yürürlüğe gireceği dönemde karbonsuzlaşma projesi kapsamındaki azaltımların gerçekleştirilmiş olduğu varsayılarak 2026 yılındaki olası emisyon miktarı üzerinden ödenmesi muhtemel vergi, yatırım miktarları ve genel giderler üzerinden değerlendirme yapılmıştır. Aynı zamanda kamu dokümanlarında ETS ve Karbon Vergilendirme Sistemi kapsamında olası ton başına karbon fiyatı olarak belirtilen 20 – 50 €/ton CO₂e birim fiyatlandırması hesaplamaya dahil edilmiştir.

Yapılan analizler sonucunda finansal etkinin EBITDA'nın %5- %6'ine denk gelen boyutta olduğu gözlemlenmiştir. Etkinin gerçekleşme dönemi ETS ve Karbon Vergilendirme Sisteminin yürürlüğe alınma tarihi ile birlikte değerlendirilmiş ve orta vade (1-5 yıl) olarak belirlenmiştir. Kısa vadede (0-1 yıl) riskin finansal etkisi bulunmamaktadır.

Senaryo Analizi ve Dirençlilik

ETS ve Karbon Vergilendirme Sistemine geçişin şirketin faaliyetleri üzerindeki potansiyel etkilerini anlamak ve değerlendirmek için, iki farklı senaryo kullanılarak iklimle ilgili bir senaryo analizi gerçekleştirilmiştir. Senaryolar, bölgesel ve uluslararası iklim tahminleri dahil olmak üzere, yetkili kaynaklardan elde edilen kamuya açık verilere dayanmaktadır.

Geliştirilen senaryolar, iklim modelleme ve projeksiyonlarında kullanılan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından hazırlanan Representative Concentration Pathways (RCP) ve Finansal Sistemi Yeşillendirme Ağı (NFGS) tarafından hazırlanan iyimser ve kötümser senaryolara ilişkin analizler barındırmaktadır. Senaryo Analizleri ile Gelecek Etkilerinin Değerlendirilmesi bölümünde kullanılan senaryolara ilişkin detaylara yer verilmektedir.

Kullanılan Senaryo Kerevitaş'a Etkisi
Tanımlamaları Stratejik Finansal
Senaryo 1:
İklimle Bağlantılı
Regülasyon
Etkisinin Yoğun
Baskısı
RCP 2.6 (IPCC) + Below 2
(NFGS): Küresel ısınmanın 2°C
ile sınırlandırılması ve iklim
politikalarının yoğun olarak
devreye alındığı durum.
Bu senaryo, iklim
politikalarının derhal
uygulamaya konulacağını
ve Net Sıfır 2050'deki kadar
yüksek olmasa da kademeli
olarak daha sıkı hale
geleceğini varsaymaktadır.
Regülasyonlara uyum
sağlamak adına ciddi
yatırımlar yapmak gerekebilir.
İlgili senaryoda var olan
regülatif baskıdan çok
daha şiddetli bir regülasyon
baskısı olacağı için emisyon
sınırlarının aşılmaması adına
planlanan yatırımlar daha
erkene çekilmek zorunda kalır.
Emisyon azaltım kapsamında
teknolojik gelişmeler takip
edilip üretim süreçlerine
entegre edilerek verimlilik
artışı sağlanabilir.
Kerevitaş halihazırda
karbonsuzlaşma projesi
çalıştığı için her ne kadar 2030
yılında EBİTDA'nın yaklaşık
%10'una yakın bir etki (agresif
regülatif düzenlemeler
sebepli daha yüksek karbon
birim fiyatı olması beklenir)
oluşturacak olsa da 2050
yılında net sıfır hedefine
ulaşılması durumunda
finansal etki ortadan
kalkacaktır.
Senaryo 2:
İklimle Bağlantılı
Regülasyonların
Gecikmeli Etkisi
RCP 8.5 (IPCC) + Current
Policies (NFGS): Küresel
ısınmanın 3°C ila 4°C'
arasında sınırlandırıldığı
ve iklimle bağlantılı fiziksel
risklerin yoğun olarak
hissedildiği durum. Bu
senaryo, iklim politikalarının
gecikmeli olarak
uygulamaya alındığı ve geri
dönülemeyen fiziksel risklerin
gerçekleşmeye başladığını
varsaymaktadır.
Regülasyon baskısının
günümüzde var olan hızıyla
ilerlediği bu senaryoda
Kerevitaş, ilgili regülasyona
hızlı bir adaptasyon süreci
geçirmek zorunda değildir.
Ancak bu durumda iklim krizi
sebepli fiziksel riskler artabilir
ve değer zinciri boyunca
özellikle tarımsal ham madde
kıtlığı/fiyat artışı sebepli
riskler doğabilir. (bknz İklim
Değişikliği Sebepli Tarımsal
Üretimde Yaşanacak Maliyet
Artışı)
Regülasyon baskısının
daha hafif hissedileceği bu
senaryoda birim karbon
fiyatlandırmasının daha
düşük olması beklenir. Bu
durumda 2030 yılında olası
etki EBITDA'nın %1'ünden
düşüktür. 2050 yılında net
sıfır hedefine ulaşılması
durumunda bu finansal etki de
ortadan kalkacaktır.

Risk 2: Yeşil Finansman Kaynaklarından Faydalanılmaması

BDDK'nın yayınladığı Türk Bankacılık Sektöründe Çevresel ve Sosyal Sürdürülebilirlik raporunda Türkiye'de toplam aktif payı %41,5 olan 11 bankanın "kömürle doğrudan bağlantılı faaliyetlere yönelik taahhütü"; toplam aktif payı %75,5 olan 15 bankanın ise kredi politikası ve tahsis süreci dokümanlarında İklimle Bağlantılı Finansal Risklere ilişkin açık ifadeler yer alıyor. EBRD gibi uluslararası finansman sağlayıcıları ise kömür kullanımından çıkışı taahhüt etmeyen şirketlere kredi kullandırmayacağını bildiriyor. Bu kapsamda var olan ekonomik konjonktür sebepli finansmana erişim kaynakları kısıtlı olan Kerevitaş, kömür kullanımı sebebiyle yeşil finansman kaynaklarından faydalanamayabilir ve finansman bulma yetkinliği azalabilir.

Operasyonlara ve Değer Zincirine Etkisi

İlgili riskin şirketin doğrudan operasyonlarıyla bağlantısının yanı sıra finansman sağlayıcılarla ilişkili bir risk olması sebebiyle değer zincirinin üst akışını ilgilendirdiği görülmektedir. Operasyonları kapsamında 2 fabrikada devam eden kömür kullanımı yeşil finansman kaynaklarından faydalanılamamasına sebep olabilir. Bu sebeple sürdürülebilir dönüşüm için planlanan dönüşüm projelerine finansman bulunmasında zorluk yaşanabilir.

Stratejik Etki ve Önleyici Faaliyetler

Kerevitaş yeşil finansman kaynaklarından faydalanamama riskini ortadan kaldırmak için uluslararası finans kuruluşlarıyla sürekli olarak temas halinde olup, ilgili kriterleri yerine getirmek adına çalışmalarını sürdürmektedir. 2 fabrikada da kömürden çıkış için ilgili fizibilite çalışmaları başlatılmış, ilgili fabrika müdürlerinin aksiyon planları hazırlamalar hedeflenmiştir.

Finansal Etki

Yeşil finansman kaynaklarından faydalanmanın şirkete en kritik katkısı daha düşük faiz ile geri ödemeleri sağlama imkanıdır. Hali hazırda görüşülen kredi tutarı ve düşük faiz oranı üzerinden yapılan hesaplamalar sayesinde ilgili yeşil finansmana ulaşılamaması durumunda ne kadar ek maliyete katlanılacağına dair bir çalışma yapılmıştır. Bu ek maliyet gelir tablosunda finansman giderlerini artırabilir ve bu durum net dönem karını düşürebilir. Nakit akışında ise finansman faaliyetlerindeki nakit akış çıkışı daha yüksek olacağından şirketin toplam nakit pozisyonu zayıflayabilir.

Senaryo Analizi ve Dirençlilik

Yeşil Finansman Kaynaklarından Faydalanılmaması riskinin şirketin faaliyetleri üzerindeki potansiyel etkilerini anlamak ve değerlendirmek için, iki farklı senaryo kullanılarak iklimle ilgili bir senaryo analizi gerçekleştirilmiştir. Senaryolar, bölgesel ve uluslararası iklim tahminleri dahil olmak üzere, yetkili kaynaklardan elde edilen kamuya açık verilere dayanmaktadır.

Geliştirilen senaryolar, iklim modelleme ve projeksiyonlarında kullanılan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından hazırlanan Representative Concentration Pathways (RCP) ve Finansal Sistemi Yeşillendirme Ağı (NFGS) tarafından hazırlanan iyimser ve kötümser senaryolara ilişkin analizler barındırmaktadır. Senaryo Analizleri ile Gelecek Etkilerinin Değerlendirilmesi bölümünde kullanılan senaryolara ilişkin detaylara yer verilmektedir.

Kullanılan Senaryo Kerevitaş'a Etkisi
Tanımlamaları Stratejik Finansal
Senaryo 1:
Yeşil Finansman
Kaynaklarında
Avantajların
Artması
RCP 2.6 (IPCC) + Below 2
(NFGS): Küresel ısınmanın 2°C
ile sınırlandırılması ve yeşil
finansman araçlarının yoğun
olarak devreye alındığı durum.
Bu senaryo, iş dünyasında
sürdürülebilir dönüşümü
desteklemek adına yeşil
finansman kaynaklarının daha
da avantajlı hale geleceğini
varsaymaktadır.
Şirketin avantajlı kredi
kullanımından faydalanması
adına kömürden çıkış başta
olmak üzere fosil yakıt
kullanımını sınırlandırması
gerekmektedir. Bu sebeple
2 fabrikada kömür yerine
doğalgaz tüketimi için
ilgili altyapı çalışmaları
yapılacaktır.
2030 ve 2050 yıllarına ilişkin
uzun dönemli finansal etki
ilgili verilere erişilemediği için
hesaplanamamıştır.4
Senaryo 2:
Yeşil Finansman
Kaynaklarının
Diğer Finansman
Kaynaklarına
Oranla Avantaj
Sağlamaması
RCP 8.5 (IPCC) + Current Policies
(NFGS): Küresel ısınmanın 3°C ila
4°C' arasında sınırlandırıldığı ve
iklimle bağlantılı fiziksel risklerin
yoğun olarak hissedildiği durum.
Bu senaryo, yeşil finansman
araçlarının sınırlı olarak
kullanıldığı ve şirketlere
bir avantaj sağlamadığını
varsaymaktadır.
Yeşil finansman
kaynaklarının şirketlere çok
büyük avantaj sağlamadığı
bu senaryoda, ilgili
finansman kaynaklarından
faydalanılamaması ek bir faiz
maliyeti getirmeyecektir. Bu
durumda Kerevitaş üretim
süreçlerine business-as
usual şekilde devam edebilir.
2030 ve 2050 yıllarına ilişkin
uzun dönemli finansal etki
ilgili verilere erişilemediği için
hesaplanamamıştır.

25

Risk 3: İklim Değişikliği Sebepli Tarımsal Üretimde

Yaşanacak Maliyet Artışı

Kuraklık, bilinçsiz/düzensiz sulama ya da iklim değişikliği sebepli hava olaylarından kaynaklı tarımsal ham maddenin üretiminde verim ve kalite düşüşü yaşanabilir. Olumsuz hava koşulları ve kuraklık tarımsal emtia sektöründe dalgalanmalara ve dolayısıyla mahsul kıtlığına veya hasadın önemli ölçüde azalmasına neden olabilir. Bu durum Kerevitaş'ın donuk gıda üretim faaliyetlerinde, kullanılan tarımsal emtiaların arz ve fiyatında ve ürün talebinde dalgalanmalara sebep olabilir.

Kerevitaş'ta toplam tarımsal satın almaların %92'sini temsil eden patates ve mısır özelinde yapılan değerlendirmelerde iklim krizi sebepli ortaya çıkan etkenler, Türkiye'de tarımsal ham maddenin birim fiyatlarını artıracağı gözlemlenmektedir. Bu durum ham madde satın alımlarındaki maliyetleri artırabilir.

Operasyonlara ve Değer Zincirine Etkisi

İlgili risk Kerevitaş'ın kendi operasyonlarının öncesinde tarımsal üretim süreçlerini etkilemektedir. 2024 yılında 22 farklı ilden toplamda 140.577 ton tarımsal ham madde tedarik eden Kerevitaş'ın tarımsal satın alımlarının yaklaşık %92'sini patates ve mısır alımları temsil etmektedir. Bu iki ürüne doğrudan bağımlı bir üretim süreci olan şirket, bu ürünlerin toprak sağlığı, kuraklık ve su stresi gibi konulardan nasıl etkilendiğine ve etkileneceğine göre farklı riskleri mevcuttur. Kerevitaş'ın tarımsal üretim süreçlerini kendi tarlalarında değil, anlaşmalı tarım arazilerinde gerçekleştirmektedir. Bu sebeple tarımsal üretim süreçlerine ilişkin doğrudan kontrolü olmasa da bölgesel ölçümlemeler ve geniş tedarikçi ağı sayesinde iklim krizi sebepli tarımsal verimsizliğe sebep olacak riskleri bertaraf etmeyi planlamaktadır.

Stratejik Etki ve Önleyici Faaliyetler

Satın alım gerçekleştirdiği bölgelerde çiftçilerle yakın ilişkileri olan Kerevitaş, ziraat mühendislerinin düzenli ziyaretleri, gerçekleştirdiği toprak sağlığı analizleri ve il bazlı su stresi seviyesi ölçümleri ham madde fiyat ve arzındaki dalgalanmalara karşı önlem almaktadır.

Tarım Arazilerinde Su Stresi Riski Çalışması: Satın alım yapılan tarımsal ürünlerin hem mahsul türüne hem de ürünlerin alındığı lokasyonlara göre su stresi dayanıklılığı ölçümlenmektedir. WRI Aqueduct Risk Atlas aracı kullanılarak gerçekleştirilen çalışma ile bugün, 2030 ve 2050 yıllarına ilişkin senaryo analizleri gerçekleştirilmekte, tarımsal ham madde tedarik zincirimizin dayanıklılığını gözlemlenmektedir. 2024 yılında gerçekleştirilen analizlerde tedarik edilen toplam tarımsal ham madde içerisinde bugün %48 oranla yüksek, %37 oranla orta ve yüksek, %14 oranla çok yüksek, %1 oranla da düşük ve orta riskli bölgelerden tedarik edildiği belirlenmiştir. Bu analizler sayesinde tarımsal ham madde satın alım süreçlerinde atılması gereken öncelikli adımlar planlanmaktadır.

Anlaşmalı Tarım Arazilerinde Damla Sulama Uygulaması:

Su kullanımı ile tarımsal üretim arasındaki bu kuvvetli bağın farkında olarak damla sulama yönteminin kullanımını yaygınlaştırmak adına 2015 yılından bu yana çiftçilerle beraber çalışılmaktadır. Bu kapsamda, tatlı mısır ekilen alanlarda damla sulama yönteminin yaygınlaştırılması için sözleşmeli çiftçilere damla sulama desteği sağlanırken, 2024 yılında bu destek 233.707 TL olarak belirlenmiştir. Damla sulama yapılan alanlarda 31 Milyon TL'ye yakın verim artışı, 4.063.488 m³ su tasarrufu, elde edilen enerji verimliliği sayesinde 2.059.200 kWh enerji tasarrufu, 6.177.600 TL finansal tasarruf elde edilmiştir.

Sürdürülebilir Tarım Çalışmaları: Su kıtlığı ve stresi riskini bertaraf etmek adına şirket anlaşmalı tarım arazilerinde damla sulama uygulamalarını yaygınlaştırmaktadır. Ayrıca, hazırlıkları geçtiğimiz 2 yıl boyunca devam eden, tarım sektöründe dijitalleşme ve yapay zeka destekli çözümleri artırmayı hedefleyen Akıllı Tarla Karar Destek Platformu projesini bu yıl hayata geçirilmeye başlamıştır. Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisi ile donatılan, erken uyarı alarm sistemi, drone ve sensörlerin kullanımı ile tarlalarda gübre ve su ihtiyaçlarını önceden tespit edilmesi amaçlanmaktadır. Tarımsal ham madde tedariği içerisinde en yüksek paya sahip olan patates bitkisi özelinde çalışılan bu projede; patates bitkisinin besleme ve büyümesi, toprak besin değerleri, hava tahmin verileri gibi parametreler takip edilmektedir. Bu sayede oluşabilecek hastalık ve zararların en aza indirilmesi amaçlanmaktadır. Platformun başarılı bir şekilde entegrasyonu ile ürün kalitesinde %20, ürün verimliliğinde %15 artış, kaynak kullanımında (insan gücü dahil) %40 oranında azalış hedeflenmektedir.

Finansal Etki

İklim krizi sebepli ortaya çıkan kuraklık, su kıtlığı ve su stresi gibi durumlar tarımsal ham maddelerde fiyat artışına sebep olabilir. Dondurulmuş gıda kapsamında tarımsal ham madde kullanımı yapan Kerevitaş, toplam satın alımlarının %92'sini temsil eden patates ve mısır özelinde bu fiyat artışından etkilenebilir. Tarımsal ham maddelerdeki fiyat artışı doğrudan üretim maliyetlerini artırır. Bu durum satışların maliyetine, brüt kar marjına ve faaliyet ile net kara etki eder. Ham madde fiyatlarının artması aynı zamanda stok maliyetlerini artırabilir. Tedarikçilere ödenecek tutarın artması sebebiyle ticari borçlar artacağı gibi, satış fiyatlarında yapılacak olası zam sebebiyle nakit girişi ve çıkışı arasında dengesizlik yaşanabilir.

Senaryo Analizi ve Dirençlilik

Kullanılan Senaryo Kerevitaş'a Etkisi
Tanımlamaları Stratejik Finansal
Senaryo 1:
İklim Değişikliği
Sebepli Tarımsal
Üretimde
Yaşanacak Şiddetli
Maliyet Artışı
RCP 2.6 (IPCC) + Below 2
(NFGS): Küresel ısınmanın 2°C
ile sınırlandırılması ve iklim
politikalarının yoğun olarak
devreye alındığı durum.
Bu senaryoda WBCSD
tarafından yapılan
analizlere göre5 2020 yılıyla
kıyaslandığında patates
fiyatlarının 2025 yılında ton
başına 58%, 2030 yılında
ise 59%, 2050 yılında ise
64% artması bekleniyor.
Mısır fiyatlarının ise 2025
yılında ton başına 1.2%
artması, 2030 yılında ise 2.3%
azalması, 2050 yılında ise
1.1% artması bekleniyor.
Dondurulmuş gıda iş kolu
için kritik önem taşıyan
patates ve mısır ürünlerinin
birim fiyatlarının artmasının
yanı sıra olası verimsizlik ve
ürünlerde kalite düşüşünün
yaşanması stratejik ürünlerde
sorunlara yol açabilir. Ancak
Kerevitaş sahadaki ziraat
mühendisleri, tohumdan
atımından hasat sonrasına
kadar tarımsal üretimin tüm
adımlarında gerçekleştirdiği
düzenli kontroller ile bu
süreçte riskli durumları önden
tespit etme becerisine sahiptir.
Kerevitaş'ın tarımsal satın
alımlarında en yüksek paya
sahip olan patates6 ve mısır7
satın alımları odağında
gerçekleştirilen analizde bu
ürünlerin fiyatlandırmasının
iklim krizinin derinleşmesine
oranla nasıl etkileneceği
değerlendirilmektedir.
Yapılan analiz sonucunda
patates birim fiyatında
yaşanacak artışının etkisinin
sürdürülebilir ya da rejeneratif
tarım önlemleri almadığı
durumda şiddetli şekilde
artması beklenmektedir. Bu
etkinin şu anki EBITDA'nın
%10'una denk gelmesi
beklenmektedir.
Senaryo 2: RCP 8.5 (IPCC) + Current
Policies (NFGS): Küresel
ısınmanın 3°C ila 4°C'
arasında sınırlandırıldığı
ve iklimle bağlantılı fiziksel
risklerin yoğun olarak
hissedildiği durum.
Bu senaryo odağında tarımsal
ham maddede fiyat artışı
özellikle 2030 yılından sonra
beklendiği için Kerevitaş'ı bu
Bu senaryoda Kerevitaş
için asıl etki 2030 yılı
son-rasında görülmeye

İklim Değişikliği Se-bepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Orta Seviyeli Maliyet Artışı

Bu senaryoda WBCSD tarafından yapılan analizlere göre⁸ 2025 yılında ton başına 2.68%, 2030 yılında ise 3.57%, 2050 yılında ise 55.4% artması bekleniyor. Mısır fiyatlarının ise 2025 yılında ton başına 2.51%, 2030 yılında ise 6.73%, 2050 yılında ise 38% artması bekleniyor.

döneme kadar stratejik olarak derinden etkileyecek bir risk bulunmamakla beraber Kerevitaş sürdürülebilir tarım odaklı düzenli çalışmalarını sürdürerek var olan riskleri de bertaraf etmeye odaklanmaktadır.

başla-makta ve 2050 yılında şiddetlenmektedir. Bu etkinin 2030 yılında şu anki EBITDA'nın %1'ine denk gelmesi, ancak 2050 yılında %9'lara ulaşması beklenmektedir.

5 WBCSD - Climate Scenario: Food, Agriculture and Forest Products aracında ürün bazlı fiyatlandırmada küresel ortalamayı temsil etmektedir.

6 Tarımsal ham madde satın alımlarında %64,5'luk temsiliyeti bulunmaktadır.

7 Tarımsal ham madde satın alımlarında %20,5'luk temsiliyeti bulunmaktadır.

8 WBCSD - Climate Scenario: Food, Agriculture and Forest Products aracında ürün bazlı fiyatlandırmada küresel ortalamayı temsil etmektedir.

İklimle Bağlantılı Fırsatlar

Riskleri yönetmenin yanı sıra, Kerevitaş benzer süreçleri kullanarak iklimle ilgili fırsatları da belirlemekte ve değerlendirmektedir. Bu analiz, doğal kaynaklara bağımlı olmayan sürdürülebilir ürünler için pazar fırsatları gibi

potansiyel faydaların anlaşılmasına yardımcı olmaktadır. Bu süreçler, genel risk yönetimi çerçevesine entegre edilerek iklimle ilgili konuların daha geniş stratejik karar alma süreçleriyle uyumlu olmasını sağlamaktadır.

Fırsat 1: Enerji Verimliliği Projeleri Sayesinde Operasyonel Harcamalarda Azalma

Kerevitaş 2022 yılında başladığı karbonsuzlaşma süreci kapsamında planladığı enerji verimliliği projeler sayesinde emisyon etkisini azalttığı gibi enerji giderlerini azaltan adımlar atmaktadır. Fabrikalarda hayata geçirdiği enerji verimliliği projelerinin yanı sıra değer zincirinde satış süreçlerindeki çevresel etkiyi doğrudan etkileyen soğutucu dolaplardaki iyileştirmeler sayesinde çevresel ve finansal değer elde etmektedir.

Operasyonlara ve Değer Zincirine Etkisi

Kerevitaş fabrikalarında hayata geçirdiği enerji verimliliği projeleri sayesinde doğrudan operasyonlarında enerji tasarrufu sağlamakta, bu sayede emisyon etkisini azaltmakta ve enerji tüketimine bağlı maliyet avantajı sağlamaktadır.

2023 yılında 1 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile 9 devam eden ve 2 tamamlanan olmak üzere toplam 11 proje; 2024 yılında ise 1.9 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile tamamlanan 12 proje ile enerji tasarrufu ve finansal tasarruf elde edilmiştir. 2024 yılında gerçekleştirilen projeler sayesinde 2.843 MWh enerji tasarrufu elde ederken projelerin finansal faydası ise 4.6 milyon TL olarak hesaplanmıştır.

Yıl içerisinde hayata geçirdiğimiz projelerimizi 2 ana başlıkta gruplandırdık.

Üretim Süreçlerinde İyileştirme: Büyük bir bölümü Adana fabrikasında olmak üzere tank izolasyonları, buhar hattı izolasyonu, proses revizyonu ve enerji kayıplarının engellenmesi odaklı süreç iyileştirme çalışmaları sayesinde enerji verimliliği gerçekleştirilmiştir.

Enerji Verimliliği Yüksek Teknolojiler: LED dönüşüm gibi enerji verimliliği yüksek teknolojilere geçiş sayesinde üretim süreçlerinin ötesinde enerji verimliliği gerçekleştirilmiştir.

Fabrikalarda hayata geçirilen enerji verimliliği projelerinin yanı sıra değer zincirinde alt akışta enerji verimliliğini sağlamak ve buna bağlı çevresel ayak izini azaltmak adına Dijital Dolap Takip uygulaması geliştirilmiştir. 2025 yılında canlıya alınması hedeflenen proje sayesinde, dolap arızaları için talep ve tespit süreçleri, satış ve bakım ekipleri tarafından dijital olarak takip edilebilecek. Bu sayede, arıza bildirimleri; satış ekipleri tarafından sistem üzerinden teknik ekiplere anında iletilmekte ve teknik ekipler arızalara daha hızlı ve etkili müdahale edebilmektedir. Anlık takip ve müdahale sayesinde dolapların gereksiz enerji tüketimi ve verimsiz çalışması önlenmektedir. Dolapların düzenli bakım ve onarım süreçleri optimize ederek, uzun vadede daha verimli ve sürdürülebilir bir kullanım sağlanmaktadır.

Finansal Etki

Doğrudan operasyonlar ve değer zinciri boyunca gerçekleştirilen enerji verimliliği projelerinde 2 yönlü finansal etki gerçekleşmektedir. Enerji verimliliği sayesinde kullanılan elektrik, doğalgaz gibi kaynaklara ilişkin giderler azalmakta ve bu gider kalemleri faaliyet giderlerinde düşüş yaratmaktadır. 2023 ve 2024 yıllarında gerçekleştirilen projeler sayesinde 8 milyon TL'nin üzerinde maliyet avantajı sağlanmıştır. Harcamalardaki bu düşüş, brüt kâr, faaliyet kârı ve operasyonel nakit akışını olumlu etkilemekte, enerji birim fiyatlarında yıllık artışlar göz önüne alındığında, bu avantaj yıllar içinde daha da büyüme potansiyeli göstermektedir. İkincil bir etki ise ilgili projelerin başlangıç yatırımları sebepli yatırım harcaması (CAPEX) etkisi olarak gözlemlenmektedir. 2023 ve 2024 yıllarında bu kapsamda 3 milyon TL'ye yakın yatırım gerçekleştirilmiştir.

İlgili projelerin yatırımları sebepli CAPEX yatırımlarında etki olduğu gibi enerji verimliliği sayesinde elde edilen finansal tasarruf sayesinde operasyonel giderlerde azalma öngörülmektedir. Son iki yıldır düzenli bir şekilde hayata geçirilen verimlilik projelerinde yaklaşık 3 milyon TL'lik bir yatırım gerçekleştirilmiş. Bu projeler sayesinde elde edilen finansal tasarruf ise yaklaşık 8 milyon TL olarak hesaplanmıştır.

Ölçütler ve Hedefler

İklimle bağlantılı her bir risk ile ilgili hedefler ve hedeflere uygun performans ölçütleri belirlenmiştir. Hedefler ve performans ölçütleri, Kerevitaş'ın iklimle ilgili risklerinin azaltılması ve bu kapsamdaki dayanıklılığının kısa, orta ve uzun vadede ilerlemesini ölçmek için geliştirilmiştir. Bu hedefler aynı zamanda, ilgili risklerin finansal etkisi hesaplanırken kullanılan ölçütleri dikkate alarak belirlenmiştir. Hedeflerdeki ilerlemeler sayesinde risklerin olumsuz etkisinin bertaraf edilmesi amaçlanmaktadır.

İklim riskleri içerisinde sera gazı emisyonları, kullanılan enerji kaynakları, su tüketimi ve tarımsal verimlilik odaklı riskler bulunduğu hedefler bu kapsamda geliştirilmiştir. İklim ile bağlantılı risk ve fırsatların değerlendirilmesinden başlayan süreç 2024 yılında ilk kez gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda ilgili hedeflerin takip süreci 2024 yılı baz alınarak yapılacak ve hedefler ilerlemelere uygun olarak her yıl gözden geçirilecektir.

Risklerle Bağlantılı Hedefler

Risk 1: Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Karbon Vergilendirmesine Geçiş Süreci

Hedef 1:

2030 yılında Kapsam 1 ve 2 emisyonlarında net emisyonların %42 oranında azaltım

Hedef 2: 2050 yılında tüm değer zinciri boyunca (Kapsam 1,2 ve 3) net sıfır olunması

ETS ve karbon vergilendirme odaklı yasal düzenlemelere geçiş sürecindeki riskleri bertaraf etmek ve sera gazı emisyonları odağındaki etkimizi azaltmak adına karbonsuzlaşma planı hazırlıyoruz. 2030 ve 2050 yıllarını kapsayan ve 4 aşamada geliştirilen bu planda,

  • ∙ hedefleme adına baz yılın ve sınırların belirledik,
  • ∙ üretim ve enerji tüketimi temelli büyüme yaklaşımlarının değerlendirdik,
  • ∙ SBTi ve sektörel benchmark temelli hedef senaryolarının çalıştık ve
  • ∙ bu hedeflere gidiş yolunda kullanılacak araçların ve azaltım projelerini belirlemeye devam ediyoruz.

Hedefleme Adına Baz Yılın ve Sınırların Belirlenmesi

Bu adımda emisyonlara ilişkin kapsam sınırlamaları ve tanımları yapılırken üretim lokasyonları (Bursa, Afyon, İstanbul, Adana, Brunei, DFU İstanbul) ve iş birimleri (dondurulmuş gıda, yağ iş birimi ve DFU) bazında emisyon dağılımları çalışılmıştır.

Üretim ve Enerji Tüketimi Temelli Büyüme Yaklaşımlarının Değerlendirilmesi

Bu süreçte üretim lokasyon bazında 2027 yılına kadar üretim tahminlemeleri ilgili ekipler tarafından gerçekleştirilmiş, 2027- 2030 yılları arasında 2027 yılındaki üretim değerlerinin devam edeceği varsayılmıştır. İlgili üretim büyümelerine uygun olarak emisyon forecast senaryosu çalışılmıştır. Şirket büyümesinin yanı sıra şebekedeki yenilenebilir elektrik payının artacağı öngörüsü de emisyon forecastine dahil edilmiştir.

Hedeflerin ve Hedef Senaryolarının Çalışılması

Gerçekleştirdiğimiz ön çalışmalar sonucunda kendi operasyonlarımızdan kaynaklı emisyonların azaltılması adına 2030 yılını, tüm değer zincirimizdeki doğrudan ve dolaylı emisyonlarımızın azaltılması adına ise 2050 yılını hedef aldık.

  • ∙ 2030 yılında Kapsam 1 ve 2 emisyonlarında net emisyonların %42 oranında azaltım
  • ∙ 2050 yılında tüm değer zinciri boyunca (Kapsam 1,2 ve 3) net sıfır olunması
Hedef Hedef -
Performans Takip
Ölçütü
Baz Yıl Baz Yıl Performans 2024 Performansı
Kapsam 1
Emisyonları
(ton CO₂e)
50.661 ton CO₂e 49.276 ton CO₂e
2030 yılında
Kapsam 1 ve 2
Kapsam 2
Emisyonları
(ton CO₂e)
56.485 ton CO₂e 64.994 ton CO₂e
emisyonlarında
%42 oranında
azaltım
Kapsam 1 + 2
Emisyonları
(ton CO₂e)
2021 107.146 ton CO₂e 114.270 ton CO₂e
Emisyon
Azaltım Oranı
(%)
Baz yıl performansı olduğu
için herhangi bir iyileştirme
ölçümlenmemiştir.
Kapsam 1 ve 2 emisyon
toplamında bir önceki yıla
göre emisyon azaltımı
gerçekleşmemiştir.
Kapsam 1
Emisyonları (ton
CO₂e)
50.661 ton CO₂e 49.276 ton CO₂e
Kapsam 2
Emisyonları (ton
CO₂e)
2021& 56.485 ton CO₂e 64.994 ton CO₂e
2050 yılında
tüm değer
zinciri boyunca
Kapsam 3
Emisyonları (ton
CO₂e)
2.333.544 ton CO₂e 2.010.939 ton CO₂e
(Kapsam 1,2
ve 3) net sıfır
olunması
Kapsam 1, 2 ve 3
Emisyonları (ton
CO₂e)
2022⁹ 2.440.690 ton CO₂e 2.125.209 ton CO₂e
Emisyon Azaltım
Oranı (%)
Baz yıl performansı olduğu
için herhangi bir iyileştirme
ölçümlenmemiştir.
Kapsam 1,2 ve 3 toplam
emisyonlarında bir önceki
yıla göre %13'lük bir
azaltım gerçekleşmiştir.
Kapsam 3'deki düşüşten
kaynaklanan bu azaltımın
temel sebebi, palm
yağı satın alımlarındaki
azalmadır.

9 Kapsam 3 Emisyonları 2022 yılından itibaren en geniş kapsamla hesaplanmaya başlamıştır.

Hedeflere Ulaşma Adına Yol Haritası

2030 ve 2050 yılı hedeflerine ulaşma adına 4 ana aksiyon planımız bulunuyor.

Enerji ve Proses Verimliliği: Fabrikalarımızda

gerçekleştirdiğimiz ve planladığımız enerji verimliliği çalışmaları sayesinde emisyonlarımızı etkileyen enerji tüketimlerimizde azalmaya gitmeyi hedefliyoruz. 2024 yılında 1.9 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile yıl içerisinde tamamlanan ve devam eden olmak üzere toplam 14 enerji verimliliği projesini hayata geçirdik. Tank izolasyonu, buhar hattı izolasyonu, proses revizyonu ve enerji kayıplarının engellenmesi ve LED dönüşüm projeleri sayesinde 2.788 MWh enerji verimliliği sağladık. Tamamlanan projelerimiz sayesinde 770 ton CO₂e emisyonun önüne geçmeyi başardık.

Bu kapsamda devam eden projelerimizin tamamlanması sonucunda ise enerji verimliliği miktarını 2.890 MWh'e çıkarmayı hedefliyoruz. Elde ettiğimiz enerji tasarrufunun yanı sıra projeler sayesinde finansal tasarruf da elde ediyoruz. Daha az enerji ihtiyacı gerektiren üretim modellerine geçişimizi sağlayan bu projeler sayesinde yaklaşık 3.7 Milyon TL'lik finansal tasarruf elde etmeyi başardık.

I-REC Sertifikası: 2026 yılı itibariyle fabrikalarımızda kademeli olarak I-REC kullanımı ile elektrik tüketimimizi yenilenebilir enerji satın alarak gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Bu sayede Kapsam 2 emisyonlarımızı sıfırlamayı amaçlıyoruz. I-REC kullanımına geçiş için fabrika önceliklendirmesi ve fizibilite çalışmalarına devam ediyoruz.

Yenilenebilir Enerji Yatırımları: Afyon ve Adana fabrikalarımızın faydalanacağı şekilde Güneş Enerjisi (GES) kurulumları ile yenilenebilir enerji üretimi gerçekleştirmeyi ve enerji tüketimimizin belirli bir kısmını bu kaynaklardan sağlamayı hedefliyoruz. Fizibilite çalışmalarına devam ettiğimiz bu yatırımlar sayesinde yenilenebilir enerji tüketimimizi artırmayı amaçlıyoruz.

Yakıt Değişimi: Afyon Emirdağ ve Adana Marsa fabrikalarımızda kömür kullanımımız sebebiyle Kapsam 1 emisyonlarımızda yüksek etkiyle karşılaşıyoruz. 2024 yılında kömür kullanımı kaynaklı emisyonlarımı Kapsam 1 emisyonlarımızın %73'ünü oluşturdu. Bu iki fabrikamızda da kömür kullanımını sonlandırıp doğalgaz kullanımına geçmeyi planlıyoruz. Bu kapsamda kömürden çıkış adına vereceğimiz taahhütler ile yeşil finansman kaynaklarından faydalanmak adına görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz fizibilite çalışmaları sonucunda planladığımız yakıt dönüşümünün 3 Milyon € üzerinde bir yatırım gerektirdiğini ön görüyoruz. Ancak gerçekleştireceğimiz bu yatırım sayesinde yaklaşık 8.600 ton CO₂e azaltımı sağlamayı hedefliyoruz.

Tüm bu adımların yanı sıra şu aşamada karbonsuzlaşma hedefleri doğrultusunda karbon kredisi kullanılması planlanmamaktadır. Önümüzdeki dönemde kapsamda herhangi bir değerlendirme gerçekleşirse ilgili açıklama yapılacaktır.

Risk 2: Yeşil Finansman Kaynaklarından Faydalanılmaması

Karbonsuzlaşma yol haritamız kapsamında planladığımız proje ve dönüşüm çalışmaları adına yeşil finansman kaynaklarından faydalanmak bizler için büyük önem taşıyor. Bu süreçte yeşil finansman kaynaklarına ulaşmamız için yakıt dönüşümü ile kömür tüketiminden çıkmak ise kritik rol oynuyor. İlgili riski bertaraf etmek için yenilenebilir enerji kullanımı ve kömürden çıkış çalışmalarını önceliklendiriyoruz. Bu dönüşüm sürecinde kendimize 2 hedef belirledik. Tüm fabrikalarımızı kapsayacak şekilde 2030 yılına kadar temiz enerjiye kademeli geçişin sağlanması ve kömür tüketimi olan Afyon Emirdağ ve Adana Marsa fabrikalarımızda kömürden çıkarak doğalgaz kullanımına geçişin sağlanmasını hedefliyoruz.

Hedef 1:

2030 yılına kadar daha temiz enerjiye kademeli geçişin sağlanması

Hedef 2:

Kömür tüketiminden çıkış için aksiyon planlarının ve yatırım fizibilitesinin çalışılması

Hedef Hedef -
Performans
Takip Ölçütü
Baz Yıl Baz Yıl Performansı 2024 Performansı
2030 yılına kadar daha
temiz enerjiye kademeli
geçişin sağlanması
Yenilenebilir
Enerji Kullanım
Oranı (%)
2024 Yeni hedef olduğu için
2024 yılı performansı
ile aynıdır.
Yenilenebilir enerji kullanımının
toplam enerji tüketimi
içerisindeki payı %1'in
altındadır. Ancak ilerleyen
dönemde fizibilite çalışmaları
devam eden yenilenebilir enerji
yatırımlarının hayta geçirilmesi
sayesinde bu oranın artması
hedeflenmektedir.
2025 yıl sonuna kadar
kömür tüketiminden çıkış
için aksiyon planlarını
ve yatırım fizibilitesini
çalışmak
Kömür Tüketimi
(MWh)
2024 Yeni hedef olduğu için
2024 yılı performansı
ile aynıdır.
98.539 MWh

Hedeflere Ulaşma Adına Yol Haritası

Yenilenebilir enerjiye geçiş adına satın alma ve üretim olmak üzere iki yol haritamız bulunuyor. 2026 yılı itibariyle fabrikalarımızda kademeli olarak I-REC kullanımı ile elektrik tüketimimizi yenilenebilir enerji satın alarak gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. I-REC kullanımına geçiş için fabrika önceliklendirmesi ve fizibilite çalışmalarına devam ediyoruz. Afyon ve Adana fabrikalarımızın faydalanacağı şekilde Güneş Enerjisi (GES) kurulumları ile yenilenebilir enerji üretimi gerçekleştirmeyi ve enerji tüketimimizin belirli bir kısmını bu kaynaklardan sağlamayı hedefliyoruz. Fizibilite çalışmalarına devam ettiğimiz bu yatırımlar sayesinde yenilenebilir enerji tüketimimizi artırmayı amaçlıyoruz.

Afyon Emirdağ ve Adana Marsa fabrikalarımızda kömür kullanımımız sebebiyle Kapsam 1 emisyonlarımızda yüksek etkiyle karşılaşıyoruz. Bu iki fabrikamızda da kömür kullanımını sonlandırıp doğalgaz kullanımına geçmeyi planlıyoruz. Bu kapsamda kömürden çıkış adına vereceğimiz taahhütler ile yeşil finansman kaynaklarından faydalanmak adına görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz fizibilite çalışmaları sonucunda planladığımız yakıt dönüşümünün 3 Milyon € üzerinde bir yatırım gerektirdiğini ön görüyoruz. Ancak gerçekleştireceğimiz bu yatırım sayesinde yaklaşık 8.600 ton CO₂e azaltımı sağlamayı hedefliyoruz.

Risk 3: İklim Değişikliği Sebepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Maliyet Artışı

Tarımsal üretim süreçlerinin devamlılığı, işimizin devamlılığı adına kritik rol oynarken; sürdürülebilir tarım pratikleri ile iklim krizinin tarımsal üretim üzerindeki etkisini azaltmaya odaklanıyoruz. Kuraklık, su stresi, su kıtlığı, toprağın verimsiz kullanımı, biyoçeşitlilik kaybı gibi iklim değişikliğinin oluşturduğu birçok riski bertaraf etmek üzere ziraat mühendislerimiz ve çiftçilerimiz ile birlikte çalışıyoruz.

Sürdürülebilir tarım uygulamalarını destekleyerek daha az su, daha az enerji kullanılmasını sağladığımız gibi çiftçilerimizin daha verimli bir şekilde çalışmalarını, gelirlerini artırmaları ve operasyonel maliyetlerini azaltarak finansal tasarruf elde etmelerine de destek oluyoruz.

2024 yılında %86'sı sözleşmeli olmak üzere 290 çiftçimiz ile çalıştık ve toplamda 140.577 ton tarımsal ham madde satın alımı gerçekleştirdik. Sözleşmeli çiftçilerimizin tamamına ziraat mühendislerimiz aracılığıyla danışmanlık veriyoruz. Bu kapsamda, çiftçi ekosistemimiz ile beraber sürdürülebilir tarım odaklı büyük bir etki yaratıyoruz.

Bu doğrultuda, iş modelinde önemli yere sahip olan tarımsal ham madde üretiminde yaşanabilecek olası verimsizlik ve maliyet artışına yönelik riskleri azaltmak adına 3 farklı hedef belirledik.

Hedef 1:

2030 yılına kadar rekabette farklılaşmayı sağlayacak sürdürülebilirlik ve ziraat odaklı Ar-Ge çalışmaları yapılması

Hedef 2:

2025 yılı içerisinde akıllı tarım ve verimli tohum çeşitlerinin saha uygulamalarını yapmak

Hedef 3:

2025 yılı içerisinde rejeneratif tarım için yapılacak deneme çalışmaları için altyapıyı hazırlanmak

Hedef Hedef - Performans Takip Ölçütü
Ölçüt 2024 Performansı
2030 yılına kadar rekabette
farklılaşmayı sağlayacak
sürdürülebilirlik ve ziraat odaklı
Ar-Ge çalışmaları yapılması
Anlaşmalı tarım arazilerinde Damla
Sulama Desteği kapsamında 233.707 TL
finansal destek, Tarımın Kadın Yıldızları
projesi kapsamında sürdürülebilir tarım
pratiklerini destekleyen kadın çiftçilerden
60.114.000 TL'lik alım gerçekleştirdik.
2025 yılı içerisinde akıllı tarım
ve verimli tohum çeşitlerinin
saha uygulamalarını yapmak
2025 yılı içerisinde rejeneratif
tarım için yapılacak deneme
Sürdürülebilir Tarım Odaklı Finansal
Destek (TRY)
Akıllı Tarla Karar Destek Platformu ile
Verimlilik Artışı
Tarım sektöründe dijitalleşme ve yapay
zeka destekli çözümleri artırmayı
hedefleyen Akıllı Tarla Karar Destek
Platformu projesini hayata geçirerek ürün
kalitesinde %20, ürün verimliliğinde %15
artış hedefliyoruz.
çalışmaları için altyapıyı
hazırlanmak

Hedeflere Ulaşma Adına Yol Haritası

YSürdürülebilir tarım uygulamalarının desteklenmesi ve tarımsal ham madde satın alımlarında iklim krizi sebepli oluşacak fiyat artışlarının önüne geçmek adına çiftçilerimizle beraber çalıştığımız ve teknoloji yatırımı gerçekleştirdiğimiz çok adımlı bir yol haritamız bulunuyor.

Çiftçilerimizle beraber çalışırken ziraat mühendislerimiz tarafından verilen danışmanlık sayesinde üretim süreçlerine dair destek sağlıyor, üretim bölgelerinde gerçekleşen olumsuz tarımsal durumlardan haberdar olup kendi tarlaları için önlem almalarını ve daha verimli üretim yapmalarına destek oluyoruz. Tüm sözleşmeli çiftçilerimize sertifikalı tohum dağıtıyor, damla sulama desteği ile hem su tüketimini optimize etme hem de suda çözülebilir gübre ile nokta atışı gübre kullanımı yapmaya odaklanıyoruz. Ayrıca ürün gamımız içerisinde yer alan bitki köklerinin azot bağlayıcı özellikleri sayesinde ekim yapılan topraklarda daha az gübre kullanılıyor, bazı bitkilerimizin ise toprağı ıslah etme özelliği ile toprak sağlığını koruyoruz.

Sürdürülebilir tarım odağında yaptığımız Ar-Ge yatırımlarımız sayesinde önümüzdeki dönemde dijitalleşmenin gücünden faydalanarak daha hızlı aksiyon almayı ve toprağı daha az yorarak üretim yapmayı hedefliyoruz. Hazırlıklarını geçtiğimiz 2 yıl boyunca sürdürdüğümüz, tarım sektöründe dijitalleşme ve yapay zeka destekli çözümleri artırmayı hedefleyen Akıllı Tarla Karar Destek Platformu projesini bu yıl hayata geçirdik. Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisi ile donatılan, erken uyarı alarm sistemi, drone ve sensörlerin kullanımı ile tarlalarda gübre ve su ihtiyaçlarını önceden tespit etmeyi amaçlıyoruz.

Tarımsal ham madde tedarikimiz içerisinde %75'lik pay ile en yüksek paya sahip olan patates bitkisi özelinde çalıştığımız bu projede; patates bitkisinin besleme ve büyümesi, toprak besin değerleri, hava tahmin verileri gibi parametreleri takip ediyor ve gerekli aksiyonları zamanında almayı amaçlıyoruz. Bu sayede oluşabilecek hastalık ve zararları en aza indiriyoruz. Platformun başarılı bir şekilde entegrasyonu ile ürün kalitesinde %20, ürün verimliliğinde %15 artış, kaynak kullanımında (insan gücü dahil) %40 oranında azalış hedefliyoruz.

Kabuller ve Belirsizlikler

TSRS Uyum raporunun hazırlanması sürecinde, iklimle ilgili risklerin ve fırsatların önceliklendirilmesi, finansal etkilerinin hesaplanması ve senaryo analizi süreçlerinde birçok kabul gerçekleştirmiştir. Bu tahminlemeler veriye erişim kısıtı olduğunda, değer zincirinde belirli paydaşlara ilişkin ulaşılamayan veriye ihtiyaç duyulduğunda ve gelecek odaklı verilere ilişkin yapılmıştır.

İklimle ilgili risk ve fırsatlar önceliklendirilirken gerçekleşmemiş olaylar üzerinden ilerlenmiş, eğer böyle bir risk gerçekleşirse şirketin karşılaşacağı etkiler öngörülmüştür. Yönetim ile birlikte alınan kararlar sonrasında riskin gerçekleşme olasılığına karar verilmiştir. Aynı şekilde ilgili riskin şirketin finansalları üzerindeki etkisi, hangi finansal odaklarını etkileyeceğine yönelik süreçlerde de risk gerçekleşirse etkisi ne olur yaklaşımı üzerinden çıkarımlar yapılmıştır.

Özellikle iklimle ilgili risk ve fırsatların finansal etkisinin hesaplanması kapsamında doğrudan ölçümlenemeyen veriler için tahminlemeler yapılmış, senaryo analizleri kapsamında ise Türkiye özelinde veri bulunamadığı durumlarda küresel ortalama değerlerle ilerlenmiştir.

Raporlama Sonrası Gerçekleşen Olaylar

Raporlama döneminin sonu ile bu belgenin yayınlanma tarihi arasında, iklim risklerini etkileyecek bir gelişme ya da grup yapısına ilişkin satın alma ya da satış işlemlerini kapsayan bir değişiklik meydana gelmemiştir. Ancak şirketin ticari unvanına ilişkin aşağıdaki önemli gelişme gerçekleşmiştir.

∙ Dönem içinde esas sözleşme değişikliği yapılmamıştır. Ancak şirketimiz, Yönetim Kurulu'nun 27.12.2024 tarihli kararı uyarınca; şirketimizin genişleyen ürün portföyü ve sinerjik odak alanları doğrultusunda, gıda alanındaki uzun vadeli

hedeflerimizle daha uyumlu bir kurumsal kimlik oluşturmak amacıyla şirket unvanının, "Besler Gıda ve Kimya Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi" olarak değiştirilmesine ve yapılacak ilk genel kurul toplantısında pay sahiplerinin onayına sunulmak üzere, şirketimiz esas sözleşmesinin, "Şirketin Unvanı" başlıklı 3. maddesinin tadiline ve bu kapsamda, uygun görüş ve izinleri alınmak üzere Sermaye Piyasası Kurulu'na ve takiben T.C. Ticaret Bakanlığına başvurulmasına ve iş bu kararın uygulanması için gerekli her türlü iş ve işlemin ifası için yönetimin yetkilendirilmesine karar verilmiştir.

Ekler

TSRS 2 – Sektör Bazlı Rehberlik

Cilt 25 – İşlenmiş Gıdalar

Konu Metrik Kategori Ölçü
Birimi
2024 Performansı / Rapor Referansı Kod
Enerji
Yönetimi
Tüketilen Toplam
Enerji
Nicel MWh 336.881 MWh FB-PF
130a.1
Şebeke Elektriği
Yüzdesi
% %99,7
Yenilenebilir Enerji
Yüzdesi
% %0,03
Çekilen Toplam Su 2.558.224 m³ FB-PF
130a.1
Tüketilen Toplam Su 562.274 m³
Su
Yönetimi
Yüksek veya Aşırı
Yüksek Su Stresi
Olan Bölgelerde Her
Birinin Yüzdesi
Nicel % %100
Tesislerimizin bulunduğu koordinatlar
özelinde günümüzde, 2030'da ve 2050'de su
risklerine ilişkin farklı senaryoları çalıştık. WRI
Aqueduct Water Risk Atlas aracını kullanarak
gerçekleştirdiğimiz bu analizler sayesinde
günümüzde 2 tesisimiz çok yüksek su stresi,
3 tesisimiz ise yüksek su kıtlığı riski ile karşı
karşıya kalıyor.
Su kalitesi izinleri,
standartları ve
düzenlemeleri ile
ilgili uyumsuzluk
olaylarının sayısı
sayı 0
Bulunmamaktadır
FB-PF
140a.2
Su yönetimi
risklerinin tanımı ve
bu riskleri azaltmak
için strateji ve
uygulamaların
tartışılması
Tartışma
ve Analiz
- 2022 yılından bu yana her yıl güncelleyerek
devam ettiğimiz lokasyon bazlı su stresi
analizimizi bu yıl da sürdürdük. Bu yıl
analizlerimize su stresi verilerinin yanı
sıra su kıtlığı riskini de ekledik. Su stresi
analizleri sayesinde toplam su talebinin
mevcut yenilenebilir yüzey ve yeraltı suyu
kaynaklarına oranına ilişkin riskleri, su
kıtlığı analizleri sayesinde de toplam
su tüketiminin mevcut yenilenebilir su
kaynaklarına oranına ilişkin riskleri öngörme
şansı yakalıyoruz.
FB-PF
140a.3
Konu Metrik Kategori Ölçü
Birimi
2024 Performansı / Rapor Referansı Kod
İçerik
Tedarik
Zincirinin
Çevresel
ve Sosyal
Etkileri
Üçüncü taraf
çevresel veya sosyal
standartlarına göre
sertifikalandırılmış
kaynaklı gıda
içeriklerinin yüzdesi
ve standarda göre
yüzdeler
Nicel % %100 - Kalite standartlarımız odağında
TS EN 9001: 2015 Kalite Yönetim Sistemi
belgemiz bulunuyor. Gıda güvenliği
odağında ise Uluslararası Gıda Güvenliği
Yönetim Sisteminin önleyici yaklaşımını
benimsiyoruz. Tüketici sağlığına ilişkin
riskleri önceden belirleyerek Tehlike
Analizleri ve Kritik Kontrol Noktaları
(Hazard Analysis Critcal Control Point –
HACCP) Sistemi ve TS EN ISO 22000 Gıda
Güvenliği Yönetim Sistemine uygun üretim
gerçekleştiriyoruz.
Gıda Güvenliği ve Kalite Standartlarımız:
TS EN 9001: 2015 Kalite Yönetim Sistemi,
Tehlike Analizleri ve Kritik Kontrol Noktaları
(Hazard Analysis Critical Control Point
HACCP) Sistemi, TS EN ISO 22000 Gıda
Güvenliği Yönetimi Sistemi, BRCGS (Brand
Reputation through Compliance Global
Standards) onaylı Gıda Güvenliği Sistemi ve
FSMA ek modülü, TSE – Helal Gıda Belgesi,
Koşer Sertifikası, İyi Üretim Uygulamaları
(GMP), Sürdürülebilir Palm Yağı Standartı
(RSPO)
FB-PF
430a.1
Tedarikçilerin
sosyal ve çevresel
sorumluluk denetimi
uygunsuzluk oranı
Nicel % 86 tedarikçimizde denetim
gerçekleştirirken, Kerevitaş standartlarına
uyum sağlayamadığı için 8 tedarikçimizle
iş ilişkimize son verdik. Aynı zamanda,
4 tedarikçimizde ise çevresel ve sosyal
kriterler kapsamında denetimler
gerçekleştirdik. 4 tedarikçimizde herhangi
bir uyumsuzluğa rastlanmadı.
FB-PF
430a.2
Büyük ve küçük
uygunsuzluklar
için ilgili düzeltici
faaliyet oranı
Nicel % - FB-PF
430a.2
Yüksek veya Aşırı
Yüksek Su Stresi
olan bölgelerden
elde edilen gıda
bileşenlerinin
yüzdesi
Nicel % 2024 yılında 22 farklı ilden toplamda
140.577 ton tarımsal ham madde tedarik
ettik. Tedarik edilen toplam tarımsal ham
madde içerisinde bugün %48 oranla
yüksek, %37 oranla orta ve yüksek,
%14 oranla çok yüksek, %1 oranla da
düşük ve orta riskli bölgelerden tedarik
gerçekleştiriyoruz. Aynı tedarik haritasıyla
devam ettiğimiz durumda, 2030 ve 2050
yıllarında ise özellikle çok yüksek ve yüksek
riskli bölgelerin oldukça arttığını ve %90
seviyelerine geldiğini görüyoruz.
FB-PF
440a.1
Konu Metrik Kategori Ölçü
Birimi
2024 Performansı / Rapor Referansı Kod
İçerik
Tedarik
Yüksek veya Aşırı
Yüksek Su Stresi
olan bölgelerden
elde edilen gıda
bileşenlerinin
yüzdesi
Nicel % 2024 yılında 22 farklı ilden toplamda
140.577 ton tarımsal ham madde tedarik
ettik. Tedarik edilen toplam tarımsal ham
madde içerisinde bugün %48 oranla
yüksek, %37 oranla orta ve yüksek,
%14 oranla çok yüksek, %1 oranla da
düşük ve orta riskli bölgelerden tedarik
gerçekleştiriyoruz. Aynı tedarik haritasıyla
devam ettiğimiz durumda, 2030 ve 2050
yıllarında ise özellikle çok yüksek ve yüksek
riskli bölgelerin oldukça arttığını ve %90
seviyelerine geldiğini görüyoruz.
FB-PF
440a.1
Öncelikli gıda
bileşenlerinin listesi
ve çevresel ve
sosyal hususlarla
ilgili kaynak
bulma risklerinin
tartışılması
Tartışma
ve Analiz
- Satın alım yaptığımız tarımsal ürünlerin hem
mahsul türüne hem de ürünlerin alındığı
lokasyonlara göre su stresi dayanıklılığını
ölçümlüyoruz.
WRI Aqueduct Risk Atlas aracını kullanarak
gerçekleştirdiğimiz çalışma ile bugün, 2030
ve 2050 yıllarına ilişkin senaryo analizleri
gerçekleştirdik. Tedarik zincirimizin
dayanıklılığını gözlemlemek adına kritik
olan bu analizler sayesinde tarımsal ham
madde satın alım süreçlerimizde atmamız
gereken adımları planlamaya başladık.
Bu yıl gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda
özellikle bu iki tarımsal ham madde
özelinde iklim odaklı ek senaryo
analizleri gerçekleştirdik. 2030 ve 2050
yıllarında iklim krizi sebepli farklı senaryo
modellerinde patates ve mısır birim
fiyatlarının artış oranlarını çalıştık. İklim
riskleri analizimize de bu analizleri dahil
FB-PF
440a.2
ettik.

Metriklere İlişkin Hesaplama Esasları

Genel Raporlama İlkeleri

Bu kılavuzda yer alan bilgiler 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren mali yılını (1 Ocak- 31 Aralık 2024) ve "Temel Tanımlamalar ve Raporlama Kapsamı" bölümünde ayrıntılandırıldığı gibi Kerevitaş'ın Türkiye'deki Adana, Brunei, Bursa, Afyon ve İstanbul lokasyonlardaki operasyonlarını kapsamakta olup taşeron ve alt yüklenici bilgilerini içermemektedir.

Bu rehber dokümanın hazırlanmasında aşağıdaki prensiplere dikkat edilmiştir:

  • ∙ Bilgilerin hazırlanmasında- bilginin kullanıcılarına bilginin uygunluk ve güvenilirliğinin temel ilkelerini vurgulamak,
  • ∙ Bilgilerin raporlanmasında- bilgilerin önceki yıl dahil diğer verilerle karşılaştırılabilirlik / tutarlılık ilkelerini ve kullanıcılara netlik sağlayan anlaşılabilirlik / şeffaflık ilkelerini vurgulamak.

Temel Tanımlamalar ve Raporlama Kapsamı

Bu raporun amacı doğrultusunda Şirket aşağıdaki tanımlamaları yapmaktadır:

Türü Gösterge Kapsam
Çevresel Toplam Enerji
Tüketimi (MWh)
Raporlama döneminde, Şirket'in tükettiği yenilenebilir ve yenilenebilir olmayan
enerji tüketimlerinin toplamını ifade etmektedir. Doğalgaz, Kömür, LPG, Dizel
– Jeneratör, Dizel- Off road araçlar, Dizel – On road Araçlar, Benzin – On Road
Araçlar ve Elektrik tüketimlerini ifade etmektedir.
Toplam Elektrik
Tüketimi (MWh)
Raporlama döneminde, Şirket'in servis sağlayıcı kurumlardan aldığı
faturalardan takip edilen (12 aylık) ve finansal raporlama sistemleri ile
haritalandırılabilen toplam elektrik tüketimini ifade etmektedir. Tüketim
miktarına sanayi operasyonları amaçlı kullanım ve evsel amaçlı kullanım
miktarları dahil edilmiştir.
Yenilenebilir Enerji
Yüzdesi (%)
Raporlama döneminde, şirketin toplam enerji tüketimi içinde yenilenebilir
kaynaklardan elde edilen enerjinin oranını ifade etmektedir.
Kömür (ton) Raporlama döneminde, Şirket'in sahasında depolan operasyonel işlemlerde
kullanılan toplam kömür tüketimini ifade etmektedir.
Araç Yakıtları- Dizel
Tüketimi (Off road) (lt)
Raporlama döneminde, Şirket'in Off road sınıfında kabul edilen araçlarda
kullanılan toplam dizel tüketimini ifade etmektedir.
Doğalgaz Tüketimi (m³) Raporlama döneminde, Şirket'in servis sağlayıcı kurumlardan aldığı
faturalardan takip edilen (12 aylık) operasyonel faaliyetlerinde kullandığı
toplam doğalgaz tüketimini ifade etmektedir.
Jeneratör
Dizel Tüketimi (lt)
Raporlama döneminde, Şirket'in jeneratörlerde kullandığı faturalarla takip
edilen, toplam dizel tüketimini ifade etmektedir.
LPG Tüketimi (kg) Raporlama döneminde, Şirket'in operasyonel faaliyetlerde kullandığı
faturalarla takip edilen toplam LPG tüketimini ifade etmektedir.
Araç Yakıtları- Dizel
Tüketimi (On Road) (lt)
Raporlama döneminde, Şirket'e ait araçlarda kullanılan ve servis sağlayıcı
firmalardan temin edilen faturalarla takip edilen toplam tükettiği dizel
tüketimini ifade etmektedir.
CO₂ Yangın
Söndürücü (kg)
Raporlama döneminde, Şirket'in servis sağlayıcı firmalardan temin ettiği
faturalandırılabilir dolumu yapılan yangın söndürücülerin tüketimini ifade
etmektedir.
Türü Gösterge Kapsam
Çevresel Toplam Sera Gazı
Emisyonu (ton CO₂e)
Raporlama döneminde, Şirket'in Kapsam 1 Sera Gazı Emisyonları ve Kapsam 2
Sera Gazı Emisyonlar miktarlarının toplamını ifade etmektedir.
Kapsam 1 – Sera Gazı
Emisyonu (tonCo₂e)
Raporlama döneminde, Şirket'in sabit ve hareketli enerji tüketimi sonucu
oluşan Doğalgaz, Kömür, LPG, Dizel -Jeneratör, Dizel - Off road araçlar, Dizel
– On road Araçlar, CO₂ Yangın söndürücü kaynakları tüketimi sonrasında
Kapsam 1 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir.
Şirket, sera gazı emisyonlarını "TS EN ISO 14064-1:2018 Sera Gazları
Bölüm 1: Sera Gazı Salımlarının ve Uzaklaştırmalarının Kuruluş Seviyesinde
Hesaplanmasına ve Raporlanmasına Dair Kılavuz ve Özellikler" standardına
göre hesaplamaktadır.
Kapsam 2 – Sera Gazı
Emisyonu (tonCo₂e)
Raporlama döneminde, Şirket'in dolaylı enerji tüketimi sonucu oluşan Enerji
tüketimi ve üretimi sonrasında Kapsam 2 olarak değerlendirilen sera gazı
salımlarını ifade etmektedir. Şirket, sera gazı emisyonlarını "TS EN ISO 14064-
1:2018 Sera Gazları-Bölüm 1: Sera Gazı Salımlarının ve Uzaklaştırmalarının
Kuruluş Seviyesinde Hesaplanmasına ve Raporlanmasına Dair Kılavuz ve
Özellikler" standardına göre hesaplamaktadır.
Kapsam 3 – Sera Gazı
Emisyonu (tonCo₂e)
Raporlama döneminde, Şirket'in Kapsam 3 sera gazı emisyonları ISO 14064-
1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden
doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır değer zincirindeki süreçlerin sebep
olduğu Kapsam 3 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir.
Kapsam 3 hesaplamalarında Dondurulmuş Gıda (Kerevitaş, DFU) ve Yağ
(Marsa) iş birimleri için Küresel Sera Gazı Protokolü'nün (GHG Protocol);
∙ Kategori 1 – Satın Alınan Mal ve Hizmetler,
∙ Kategori 4 – Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım,
∙ Kategori 5 – Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar,
∙ Kategori 6 – İş Seyahatleri,
∙ Kategori 7 – Çalışan Ulaşımı,
∙ Kategori 9 – Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım
kategorilerinde gerçekleştirilmiştir.
Toplam Atık Miktarı (ton) Raporlama döneminde, Şirket'in ortaya çıkardığı tehlikeli atık ve tehlikesiz atık
toplam miktarını ifade etmektedir.
Ambalaj Atıkları (ton) Raporlama döneminde, Grup'un tehlikesiz atıkları içerisinde sınıflandırılan
toplam ambalaj atıklarını ifade etmektedir.
Toplam Kullanılan Su
Miktarı (m³)
Raporlama döneminde, Şirket'in aylık olarak sayaçlar ve faturalar ile takip
ettiği, finansal raporlama sistemleri ile haritalandırılabilen toplam su
tüketimini ifade etmektedir.
Çekilen Su Miktarı (m³) Raporlama döneminde, Şirket'in lokasyonlarına ait Su ve Kanalizasyon
idareleri tarafından alınan ve faturalarla takip edilen (12 aylık) operasyonel
ve operasyon dışı genel kullanım amaçlı toplam şebekeden çekilen su
ile kuyulardan aylık olarak sayaçlarla takip edilen lokasyon bazlı su ve
kanalizasyon idareleri tarafından alınan faturalarla takip edilen ve raporlama
sistemleri ile haritalandırılabilen, operasyonel süreçlerde ve operasyon dışı
genel kullanımda toplam su tüketiminin toplamını ifade etmektedir.
Tedarikçilerin Sorumluluk
Denetimi Uygunsuzluk
Oranı (%)
Raporlama döneminde gerçekleştirilen tedarikçi denetimi sırasında Şirket'in
standartlarına uyum sağlayamayan tedarikçilerin total oranını ifade
etmektedir.
Su Stresi (%) Raporlama döneminde, Şirket'in bölgedeki toplam su tüketiminin, o bölgenin
yenilenebilir tatlı su kaynaklarına oranını ifade etmektedir.
Atık Su Miktarı (m³) Raporlama döneminde, Şirket'in su arıtma süreci sonrasında ortaya çıkan,
sayaçlarla takip edilen toplam atık su miktarını ifade etmektedir.

Verilerin Hazırlanması

ÇEVRESEL GÖSTERGELER

Toplam Enerji Tüketimi (MWh)

Şirket'in doğrudan enerji tüketimi kapsamında, Doğalgaz, Buhar, Kömür, LPG, Dizel – Jeneratör, Dizel- Off road Araçlar, Dizel – On Road Araçlar, Benzin – On Road Araçlar ve Elektrik tüketimlerinden oluşan birincil yakıt kaynakları raporlanmaktadır.

Adana, Kurtköy, Bursa, Afyon ve İstanbul lokasyonları için enerji tüketim kalemlerinin kilokalori cinsinden dönüşümleri yapılıp MWh cinsine dönüşümleri aşağıdaki hesaplamalar yapılarak gerçekleştirilmiştir;

Enerji Kaynağı Faaliyet Verisi Birimi Alt Isıl Değer Birim
Doğalgaz Bin m3 8.250.000 Kcal
Kömür 1 ton 6.100.000 Kcal
LPG 1 ton 10.900.000 Kcal
Dizel- Jeneratör ve Şirket Araçları (On Road & Off Road) 1 ton 10.200.000 Kcal
Benzin (On Road) 1 ton 10.400.000 Kcal
Elektrik 1 MWh 859.845 Kcal

Kullanılan enerji dönüşümleri aşağıdaki hesaplamalar kullanılarak gerçekleştirilmiştir;

1 kcal = 0.00000116222 MWh birim çevriminden yola çıkılarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yayınlanan tebliğde yer alan kalorifik değerler ve yoğunluk değerleri kullanılarak tüketim değerlerinin MWh cinsinden değerleri hesaplanmıştır.

*1: Enerji Kaynaklarının Ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik (Sayı : 28097) https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2011/10/20111027-5.htm

Kapsam 1 Sera Gazı Emisyonları (tonCO₂e)

Kerevitaş Kapsam 1 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle sabit yanma, taşıma ve sızıntı aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır. Kapsam 1 Sera Gazı Salımları Sera Gazı Protokolü metodolojisi izlenerek yapılan hesaplamalarda, kullanılan emisyon faktörleri için 2006 Ulusal Sera Gazı Envanterleri için IPCC Kılavuzları*2, IPCC 6. Değerlendirme Raporu'nda*3 yer alan Küresel Isınma Potansiyeli değerleri (100 yıllık) ve Defra GHG Conversion Factors*5 kaynakları referans alınmıştır. Hesaplamaya dahil edilen sera gazları yakıt tüketim faaliyetleri sonucu gerçekleşen emisyonları içermektedir ve Emisyon Yönetimi CO₂, CH₄ ve N₂O gazlarını kapsamaktadır.

Formül: Emisyon Miktarı (TonCO₂eq) = Faaliyet Verisi (MWh)*Emisyon faktörü (CO₂-CH₄-N₂O)(Kg/Tj)

Envanter Kaynağı CO₂ Emisyon
Faktörü (Kg/Tj)
CH₄ Emisyon
Faktörü (Kg/Tj)
N₂O Emisyon
Faktörü (Kg/Tj)
Emisyon
Verisi Birim
Doğalgaz 56,100 1.0 0.1 TonCO₂eq
Kömür 101,000 10.0 1.5 TonCO₂eq
Dizel Jeneratör 74,100 3.0 0.6 TonCO₂eq
Dizel Off-Road (Hareketli Yanma) 74,100 4.2 28.6 TonCO₂eq
Dizel On Road (Hareketli Yanma) 74,100 3.9 3.9 TonCO₂eq
Benzin On Road (Hareketli Yanma) 69,300 33.0 3.2 TonCO₂eq
CO₂ Yangın Söndürücü (kg) 1 - - TonCO₂eq

Kapsam 2 Sera Gazı Emisyonları (tonCO₂e)

Kerevitaş Kapsam 2 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır. Kapsam 2 Sera Gazı Salımları Sera Gazı Protokolü metodolojisi izlenerek yapılan hesaplamalarda, kullanılan emisyon Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Türkiye Elektrik Üretimi ve Elektrik Tüketim Noktası Emisyon Faktörleri Bilgi Formu: ETKB-EVÇED-FRM-042 Rev.00*1, ve Defra GHG Conversion Factors*2 kaynakları referans alınmıştır. Hesaplamaya dahil edilen sera gazları yakıt ve elektrik tüketim faaliyetleri sonucu gerçekleşen emisyonları içermektedir ve Emisyon Yönetimi CO₂, CH₄ ve N₂O gazlarını kapsamaktadır.

Envanter Kaynağı CO₂ Emisyon Faktörü Emisyon Faktörü Birim Emisyon Verisi Birim
Elektrik 0.447 T CO₂/MWh TCO₂e/MWh

Kapsam 3 Sera Gazı Emisyonları (tonCO2e)

Kerevitaş Kapsam 3 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır.

Kategori 1 – Satın Alınan Mal ve Hizmetler

Satın Alınan Mal ve Hizmetler kategorisi, hammadde ve ambalaj temelli satınalma türü, tonajı ve ürün tipleri üzerinden ecoinvent 3.10.1 ve Agribalyse 3.2 ve DEFRA 2024 veri tabanlarını kullanarak Şirket'in raporlama dönemi içerisinde satın alınan mal ve hizmetler sonrası oluşturduğu karbon emisyonlarını ifade etmektedir.

Kategori 4 – Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım

Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım kategorileri, taşıma türü, tonajı ve mesafeleri üzerinden DEFRA 2024 veri tabanını kullanarak Şirket'in raporlama dönemi içerisindeki yukarı yönlü taşıma ve dağıtım sırasında açığa çıkan karbon emisyonlarını ifade etmektedir.

Kategori 5 – Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar

Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar kategorisi ambalaj ve hammadde atık türü, tonajı, miktarı ve bertaraf yöntemi gözetilerek ecoinvent 3.10.1 ve DEFRA 2024 veri tabanları kullanılarak Şirket'in raporlama dönemi içerisindeki operasyonlar sırasında açığa çıkan karbon emisyonlarını ifade etmektedir.

Kategori 6 – İş Seyahatleri

İş Seyahatleri kategorisi ulaşım türü ve mesafe bilgileri üzerinden DEFRA 2024 veritabanı kullanılarak hesaplanmıştır.

Kategori 7 – Çalışan Ulaşımı

Çalışan Ulaşım kategorisi ise kategori 6 gibi ulaşım türü ve mesafe bilgileri üzerinden DEFRA 2024 veritabanı kullanılarak hesaplanmıştır.

Kategori 9 – Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım

Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım kategorileri, taşıma türü, tonajı ve mesafeleri üzerinden DEFRA 2024 veri tabanını kullanarak Şirket'in raporlama dönemi içerisindeki aşağı yönlü taşıma ve dağıtım sırasında açığa çıkan karbon emisyonlarını ifade etmektedir.

Önemli Muhakemeler ve Ölçüm Belirsizlikleri

TSRS Uyum raporunun hazırlanması sürecinde, iklimle ilgili risklerin ve fırsatların önceliklendirilmesi, finansal etkilerinin hesaplanması ve senaryo analizi süreçlerinde birçok kabul gerçekleştirmiştir. Bu tahminlemeler veriye erişim kısıtı olduğunda, değer zincirinde belirli paydaşlara ilişkin ulaşılamayan veriye ihtiyaç duyulduğunda ve gelecek odaklı verilere ilişkin yapılmıştır.

İklimle ilgili risk ve fırsatlar önceliklendirilirken gerçekleşmemiş olaylar üzerinden ilerlenmiş, eğer böyle bir risk gerçekleşirse şirketin karşılaşacağı etkiler öngörülmüştür.

Yönetim ile birlikte alınan kararlar sonrasında riskin gerçekleşme olasılığına karar verilmiştir. Aynı şekilde ilgili riskin şirketin finansalları üzerindeki etkisi, hangi finansal odaklarını etkileyeceğine yönelik süreçlerde de risk gerçekleşirse etkisi ne olur yaklaşımı üzerinden çıkarımlar yapılmıştır.

Özellikle iklimle ilgili risk ve fırsatların finansal etkisinin hesaplanması kapsamında doğrudan ölçümlenemeyen veriler için tahminlemeler yapılmış, senaryo analizleri kapsamında ise Türkiye özelinde veri bulunamadığı durumlarda küresel ortalama değerlerle ilerlenmiştir.

Yeniden Görüş Beyanı

Doğrulanan verilerinin ölçülmesi ve raporlanması kaçınılmaz olarak bir dereceye kadar tahmin içerir. Şirket seviyesinde veriler üzerinde %5'ten fazla bir değişiklik olduğu durumda, yeniden görüş beyanı düşünülebilir.

BESLER GIDA VE KİMYA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. VE BAĞLI ORTAKLIKLARI TÜRKİYE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORLAMA STANDARTLARI KAPSAMINDA SUNULAN BİLGİLER HAKKINDA BAĞIMSIZ DENETÇİNİN SINIRLI GÜVENCE RAPORU

Besler Gıda ve Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Kurulu'na,

Besler Gıda ve Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve bağlı ortaklarının ("hepsi birlikte "Grup" olarak adlandırılacaktır) 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren yıla ait Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 1 "Sürdürülebilirlikle İlgili Finansal Bilgilerin Açıklanmasına İlişkin Genel Hükümler" ve Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 2 "İklimle İlgili Açıklamalar"a uygun olarak sunulan bilgiler ("Sürdürülebilirlik Bilgileri") hakkında sınırlı güvence denetimini üstlendik.

Güvence denetimimiz, önceki dönemlere ilişkin bilgileri ve Sürdürülebilirlik Bilgileri ile ilişkilendirilen diğer bilgileri (herhangi bir resim, ses dosyası, internet sitesi bağlantıları veya yerleştirilen videolar dâhil) kapsamamaktadır.

Sınırlı Güvence Sonucu

"Güvence sonucuna dayanak olarak yürütülen çalışmanın özeti" başlığı altında açıklanan şekilde gerçekleştirdiğimiz prosedürlere ve elde ettiğimiz kanıtlara dayanarak, Grup'un 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren yıla ait Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin, tüm önemli yönleriyle Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (''KGK'') tarafından 29 Aralık 2023 tarihli ve 32414(M) sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ("TSRS")'na göre hazırlanmadığı kanaatine varmamıza sebep olan herhangi bir husus dikkatimizi çekmemiştir. Önceki dönemlere ilişkin bilgiler hakkında bir güvence sonucu açıklamamaktayız.

Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin Hazırlanmasında Yapısal Kısıtlamalar

Sürdürülebilirlik Bilgileri, 3 nolu sayfa ve 3 numaralı bölümünde açıklandığı üzere, bilimsel ve ekonomik bilgi eksikliklerinden kaynaklanan yapısal belirsizliklere maruz kalmaktadır. Sera gazı emisyonlarının hesaplanmasında bilimsel bilginin yetersizliği belirsizliğe yol açmaktadır. Ayrıca, gelecekteki muhtemel fiziksel ve geçiş dönemi iklim risklerinin olasılığı, zamanlaması ve etkilerine ilişkin veri eksikliği nedeniyle, Sürdürülebilirlik Bilgileri iklimle ilgili senaryolara dayalı belirsizlikler içermektedir.

PwC Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş. Kılıçali Paşa Mah. Meclis-i Mebusan Cad. No:8 İç Kapı No:301 Beyoğlu/İstanbul T: +90 212 326 6060, F: +90 212 326 6050, www.pwc.com.tr Mersis Numaramız: 0-1460-0224-0500015

Yönetimin ve Üst Yönetimden Sorumlu Olanların Sürdürülebilirlik Bilgileri'ne İlişkin Sorumlulukları

Grup Yönetimi aşağıdakilerden sorumludur:

  • Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları esaslarına uygun olarak hazırlanması;
  • Hata veya hile kaynaklı önemli yanlışlıklar içermeyen Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin hazırlanmasıyla ilgili iç kontrolün tasarlanması, uygulanması ve sürdürülmesi;
  • İlaveten Grup Yönetimi uygun sürdürülebilirlik raporlama yöntemlerinin seçimi ve uygulanması ile koşullara uygun makul varsayımlar ve tahminler yapılmasından da sorumludur.

Üst Yönetimden Sorumlu olanlar, Grup'un sürdürülebilirlik raporlama sürecinin gözetiminden sorumludur.

Bağımsız Denetçinin Sürdürülebilirlik Bilgilerinin Sınırlı Güvence Denetimine İlişkin Sorumlulukları

Aşağıdaki hususlardan sorumluyuz:

  • Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin hata veya hile kaynaklı önemli yanlışlıklar içerip içermediği hakkında sınırlı bir güvence elde etmek için güvence çalışmasını planlamak ve yürütmek;
  • Elde ettiğimiz kanıtlara ve uyguladığımız prosedürlere dayanarak bağımsız bir sonuca ulaşmak ve
  • Grup yönetimine ulaştığımız sonucu bildirmek.
  • Grup'un iç kontrolünün etkinliği hakkında bir güvence sonucu bildirmek amacıyla değil ama iç kontrol yapısını anlamak ve sürdürülebilirlik bilgilerinin hata ve hile kaynaklı önemli yanlışlık risklerini tanımlamak ve değerlendirmek amacıyla risk değerlendirme prosedürleri yerine getirilmiştir.
  • Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin önemli yanlışlık içerebilecek alanları belirlemek ve bu alanlara yönelik prosedürler tasarlanmış ve uygulanmıştır. Hile; muvazaalı işlemler, sahtekârlık, işlemlerin kasıtlı olarak kayda geçirilmemesi veya denetçiye kasten gerçeğe aykırı beyanlarda bulunulması veya iç kontrolün ihlali gibi konuları içerebilmesi sebebiyle hile kaynaklı önemli bir yanlışlığı tespit edememe riski, hata kaynaklı önemli bir yanlışlığı tespit edememe riskinden daha yüksektir.

Yanlışlıklar hata veya hile kaynaklı olabilir. Yanlışlıkların, tek başına veya toplu olarak, Sürdürülebilirlik Bilgileri kullanıcılarının buna istinaden alacakları ekonomik kararları etkilemesi makul ölçüde bekleniyorsa bu yanlışlıklar önemli olarak kabul edilir.

Yönetim tarafından hazırlanan Sürdürülebilirlik Bilgileri hakkında bağımsız bir sonuç bildirmekle sorumlu olduğumuz için, bağımsızlığımızın tehlikeye girmemesi adına Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin hazırlanma sürecine dâhil olmamıza izin verilmemektedir.

Mesleki Standartların Uygulanması .

KGK tarafından yayımlanan Güvence Denetimi Standardı 3000 "Tarihi Finansal Bilgilerin Bağımsız Denetimi veya Sınırlı Bağımsız Denetimi Dışındaki Diğer Güvence Denetimleri" ve Sürdürülebilirlik Bilgileri'nde yer alan sera gazı emisyonlarına ilişkin olarak Güvence Denetimi Standardı 3410 "Sera Gazı Beyanlarına İlişkin Güvence Denetimleri" ne uygun olarak sınırlı güvence denetimini gerçekleştirdik.

Bağımsızlık ve Kalite Yönetimi

KGK tarafından yayımlanan ve dürüstlük, tarafsızlık, mesleki yeterlik ve özen, sır saklama ve mesleğe uygun davranış temel ilkeleri üzerine bina edilmiş olan Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar'daki (Bağımsızlık Standartları Dâhil) (Etik Kurallar) bağımsızlık hükümlerine ve diğer etik hükümlere uygun davranmış bulunmaktayız. Şirketimiz, Kalite Yönetim Standardı 1 hükümlerini uygulamakta ve bu doğrultuda etik hükümler, mesleki standartlar ve geçerli mevzuat hükümlerine uygunluk konusunda yazılı politika ve prosedürler dâhil, kapsamlı bir kalite yönetim sistemi sürdürmektedir. Çalışmalarımız, denetçiler ve sürdürülebilirlik ve risk uzmanlarından oluşan bağımsız ve çok disiplinli bir ekip tarafından yürütülmüştür. Grup'un iklim ve sürdürülebilirlikle ilişkili risk ve fırsatlarına yönelik bilgilerin ve varsayımların makuliyetini değerlendirmeye yardımcı olmak için uzman ekibimizin çalışmalarını kullandık. Verdiğimiz güvence sonucundan tek başımıza sorumluyuz.

Güvence Sonucuna Dayanak Olarak Yürütülen Çalışmanın Özeti

Sürdürülebilirlik Bilgileri'nde önemli yanlışlıkların ortaya çıkma olasılığının yüksek olduğunu belirlediğimiz alanları ele almak için çalışmalarımızı planlamamız ve yerine getirmemiz gerekmektedir.

Uyguladığımız prosedürler mesleki muhakememize dayanır. Sürdürülebilirlik Bilgileri'ne ilişkin sınırlı güvence denetimini yürütürken:

  • Grup'un anahtar konumdaki kıdemli personeli ile raporlama dönemine ait Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin elde edilmesi için uygulamada olan süreçleri anlamak için görüşmeler yapılmış;
  • Sürdürülebilirlik ile ilgili bilgileri değerlendirmek ve incelemek için Grup'un iç dokümantasyonu kullanılmış;
  • Sürdürülebilirlik ile ilgili bilgilerin açıklanmasının ve sunumunun değerlendirilmesi gerçekleştirilmiştir.
  • Sorgulamalar yoluyla, Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin hazırlanmasıyla ilgili Grup'un kontrol çevresi ve bilgi sistemleri konusunda kanaat edinilmiştir. Ancak, belirli kontrol faaliyetlerinin tasarımı değerlendirilmemiş, bunların uygulanmasıyla ilgili kanıt elde edilmemiş ve işleyiş etkinlikleri test edilmemiştir.

  • Grup'un tahmin geliştirme yöntemlerinin uygun olup olmadığı ve tutarlı bir şekilde uygulanıp uygulanmadığı değerlendirilmiştir. Ancak prosedürlerimiz, tahminlerin dayandığı verilerin test edilmesini veya Grup'un tahminlerini değerlendirmek için kendi tahminlerimizin geliştirilmesini içermemektedir.
  • Grup'un sürdürülebilirlik raporlama süreçleriyle birlikte finansal olarak önemli olduğu tespit edilen risk ve fırsatların belirlenmesine ilişkin süreçler anlaşılmıştır.

Sınırlı güvence denetiminde uygulanan prosedürler, nitelik ve zamanlama açısından makul güvence denetiminden farklıdır ve kapsamı daha dardır. Sonuç olarak, sınırlı güvence denetimi sonucunda sağlanan güvence seviyesi, makul güvence denetimi yürütülmüş olsaydı elde edilecek güvence seviyesinden önemli ölçüde daha düşüktür.

PwC Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş.

Orhan Öztürk, SMMM Sorumlu Denetçi

İstanbul, 15 Ağustos 2025

Kısıklı Mahallesi, Ferah Caddesi, Yıldız Holding Placid Bloğu No: 1/A 34692 Büyük Çamlıca/İstanbul T:+90 850 209 16 16

www.besler.com.tr

Talk to a Data Expert

Have a question? We'll get back to you promptly.