Environmental & Social Information • Aug 15, 2025
Environmental & Social Information
Open in ViewerOpens in native device viewer



Yönetim Kurulumuzun Şirketimizin unvan değişikliğine dair 27 Aralık 2024 tarihli kararının, 8 Mayıs 2025 tarihli Olağan Genel Kurulumuzun onayına sunulması ve Genel Kurul kararlarının 16 Mayıs 2025 tarihinde tescil ve ilan edilmesiyle birlikte; Şirketimizin ticaret unvanı "BESLER GIDA VE KİMYA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ" olarak değiştirilmiştir.
Dondurulmuş ve Konserve Gıda → 6
Dondurulmuş Unlu Mamuller (DFU) → 10
Sürdürülebilirlik Anlayışı → 12
Öncelikli Risk ve Fırsat Analizi → 13
Sürdürülebilirlik Yönetişimi → 18
İklimle Bağlantılı Riskler → 22
İklimle Bağlantılı Fırsatlar → 28
Risklerle Bağlantılı Hedefler → 30
Kabuller ve Belirsizlikler → 36
Raporlama Sonrası Gerçekleşen Olaylar → 36
TSRS 2 – Sektör Bazlı Rehberlik → 37
Kerevitaş Gıda Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi (bundan sonra "Kerevitaş" olarak anılacaktır.) olarak uzun yıllardır edindiğimiz Sürdürülebilirlik Raporlaması tecrübesini bir adım ileriye taşıyoruz. Bu kapsamda Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 2: İklimle İlgili Açıklamalar (TSRS 2) standartlarına uyumlu ilk "TSRS 2 Uyum Raporu"muzu (rapor) yayınlıyoruz. Raporumuz aracılığıyla şirketimizin iklim ile bağlantılı risk ve fırsatlarını değerlendiriyor, öncelikli risk ve fırsatlarımızı belirliyor ve gerçekleştirdiğimiz senaryo analizleri sayesinde, bu risk ve fırsatların kısa, orta ve uzun vadede nakit akışlarını, finansmana erişimini ve diğer finansal kalemleri nasıl etkilediğini açıklıyoruz. Ayrıca raporumuzda, ilgili risk ve fırsatları yönetmek için takip ettiğimiz yönetişim yapısını, riskleri minimize, fırsatları ise optimize etmek için oluşturduğumuz stratejik anlayışı ve bu çerçevede belirlediğimiz hedef ver performans göstergelerine yer veriyoruz. Tüm bu değerlendirmeleri gerçekleştirirken, kendi operasyonlarımızın ötesinde üst ve alt akıştaki değer zincirimizdeki risk, fırsat ve etkileri değerlendiriyoruz.
Şirketimizin ana faaliyet alanlarına göre özelleştirilmiş değer zincirlerine ilişkin detaylara buradan ulaşabilirsiniz.
Raporu hazırlarken TSRS 2 kriterlerine uyumun yanı sıra Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 1: Sürdürülebilirlikle İlgili Finansal Bilgilerin Açıklanmasına İlişkin Genel Hükümler (TSRS 1) ve Sürdürülebilirlik Muhasebe Standartları Kurulu (SASB) standartlarında yer alan sektör yönlendirmeleri dikkate aldık. Raporlama kapsamında sunulan muafiyet haklarından yararlanılarak ilk yıl raporlaması kapsamında karşılaştırmalı veriye yer verilmemiş ve rapor, 7 Mart 2025 tarihinde yayınlanan finansal tablolardan daha sonra yayınlanmıştır. Raporumuz TSRS 2 standartlarındaki akışa uygun olması adına standart setinde yer alan ve Yönetişim, Strateji, Risk Yönetimi, Metrikler ve Hedefler başlıklarında hazırlanmıştır.
Rapor içerisinde iklimle bağlantılı risk ve fırsatlara ilişkin tanımlamalar başta olmak üzere birçok alanda kullanılan değerlendirme kriterleri bulunmaktadır. Risk ve fırsatların,
olmak üzere 3 ana başlıktan oluşan değerlendirme kriterleri, iklimle bağlantılı risk ve fırsatların önceliklendirilmesi ve kısa, orta ve uzun vadede finansal etkilerinin hesaplanması süreçlerinde kullanılmıştır. Bu kriterler Kerevitaş'ın iştiraki olduğu Yıldız Holding A.Ş.'nin Risk Prosedürüne uygun şekilde belirlenmiştir.
İklimle bağlantılı risk ve fırsatların beklenen gerçekleşme zamanını betimlemek adına kullanılan kısa, orta ve uzun vade terimleri aşağıda belirtilen zaman aralıklarını temsil etmektedir. Kısa Vade 0-1 Yıl Orta Vade 1-5 Yıl
İklimle bağlantılı risk ve fırsatların gerçekleşme olasılığı risk ve fırsatlara maruz kalma ve kırılganlık boyutu üzerinden aşağıda belirtilen 5 seviyede değerlendirilmektedir.
| Kısa Vade | 0-1 Yıl |
|---|---|
| Orta Vade | 1-5 Yıl |
| Uzun Vade | > 5 Yıl |
| 1: İhmal Edilebilir | Riskin gerçekleşme olasılığı ihmal edilebilir düzeydedir |
|
|---|---|---|
| 2: Düşük | Riskin gerçekleşme olasılığı düşüktür | |
| 3: Orta | Riskin gerçekleşme olasılığı dikkate alınmalıdır |
|
| 4: Yüksek | Riskin gerçekleşme olasılığı yüksektir | |
| 5: Kesin | Riskin gerçekleşme olasılığına kesin gözüyle bakılır |
İklimle bağlantılı risk ve fırsatların önceliklendirmesi yapılırken olası finansal etkisi üzerinden ilerlenmiştir. Bu kapsamda, risk ve fırsatların finansal etkisinin boyutu, hesaplanan değerin EBITDA'ya etkisi üzerinden aşağıda belirtilen 5 seviyede değerlendirilmektedir. İklim ile bağlantılı risk ve fırsatların finansal etki değerlendirilmesi şirketin konsolide finansal tablolarıyla aynı raporlama birimi üzerinden hazırlanmıştır.
| 1: Olağan | EBITDA'ya etkisi %10'dan az |
|---|---|
| 2: Düşük | EBITDA'ya etkisi %10-20 arasında |
| 3: Orta | EBITDA'ya etkisi %20-30 arasında |
| 4: Yüksek | EBITDA'ya etkisi %30-40 arasında |
| 5: Kritik | EBITDA'ya etkisi %40'tan fazla |
Hazırlanan TSRS Uyum Raporu, IFRS Muhasebe Standartlarına göre hazırlanan konsolide finansal tablolarla birlikte okunmalıdır. Rapor, ilgili konsolide finansal tabloların raporlama dönemiyle uyumlu olarak 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren 12 aylık dönemi kapsamaktadır.
Raporda yer alan şirketler, varlıklar, faaliyetler ve şirketin ana faaliyetlerine kapsamaktadır. Raporlama döneminde satın alma ya da satış işlemlerini kapsayan bir değişiklik meydana gelmemiştir. Ancak şirketin ticari unvanına ilişkin aşağıdaki önemli gelişme gerçekleşmiştir. (bknz Raporlama Sonrası Gerçekleşen Olaylar)
Raporlama kapsamında finansal tablolarla aynı kapsamda analizleri gerçekleştirmek adına iklimle bağlantılı risk ve fırsatların değerlendirilmesi sürecinde titizlikle ilerlenmiştir. Şirketin ana faaliyet kolları ve bağlı iştirakleri üzerinden gerçekleştirilen değerlendirmeler de ilgili finansal etkiler de yine TFRS kapsamıyla aynı şekilde hazırlanmıştır.
| Bağlı Ortaklıklar | Şirketin Faaliyet Konusu |
Şirketin Sermayedeki Payı (%) |
2024 Yılında EBITDA'ya Katkı (%) |
Faaliyet Gösterdiği Ülkeler |
TSRS Uyum Raporuna Dahiliyet |
|---|---|---|---|---|---|
| Kerpe Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş |
Tarımsal ve Hayvansal Ürünlerin Üretimi ve Satışı |
100 | %0,2 | Türkiye | Dahildir |
| Besmar Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. |
Tarımsal ve Hayvansal Ürünlerin Üretimi ve Satışı |
100 | %0,2 | Türkiye | Dahildir |
| Donuk Fırıncılık Ürünleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. |
Dondurulmuş Unlu Mamuller İmalat, Alış ve Satışı |
100 | %3,5 | Türkiye | Dahildir |
| Berk Enerji Üretimi A.Ş. | Elektrik Enerjisi Üretimi |
88,17 | %0,2 | Türkiye | Dahildir |
| Marsa Yağ Sanayi ve Ticaret A.Ş. |
Yağ ve Yağ Ürünleri İmalat ve Satışı |
70 | %30,4 | Türkiye | Dahildir |
| Western Foods and Packaging SDN BHD¹ |
Yağ ve Yağ Ürünleri İmalat ve Satışı |
70 | %0,8 | Brunei | Dahildir |
1 Bağlı ortaklıklarımız sebebiyle Western Foods and Packaging SDN BHD'de dolaylı pay sahibiz.
Kerevitaş, TSRS 2 standartlarında belirttiği üzere sera gazı emisyonlarını Greenhouse Gas Protocol: A Corporate Accounting and Reporting Standard (2004) (GHG Protokolü) uyumlu şekilde hesaplamaktadır. Kerevitaş sera gazı emisyonlarının hesaplanması sürecinde organizasyonel sınırlarını operasyonel kontrol metodolojisi hesaplamaktadır.
| Emisyonlar | Tanımlar | Verilerin Hazırlanması |
|---|---|---|
| Kapsam 1 – Sera Gazı Emisyonu (tonCO₂e) |
Raporlama döneminde, Şirket'in sabit ve hareketli enerji tüketimi sonucu oluşan Doğalgaz, Kömür, LPG, Dizel -Jeneratör, Dizel - Off road araçlar, Dizel – On road Araçlar, CO₂ Yangın söndürücü kaynakları tüketimi sonrasında Kapsam 1 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir. |
Kapsam 1 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle sabit yanma, taşıma ve sızıntı aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır. Kapsam 1 Sera Gazı Salımları, GHG Protokolü metodolojisi izlenerek yapılan hesaplamalarda, kullanılan emisyon faktörleri için 2006 Ulusal Sera Gazı Envanterleri için IPCC Kılavuzları, IPCC 6. Değerlendirme Raporu'nda yer alan Küresel Isınma Potansiyeli değerleri (100 yıllık) ve Defra GHG Conversion Factors kaynakları referans alınmıştır. |
| Kapsam 2 – Sera Gazı Emisyonu (tonCO₂e) |
Raporlama döneminde, Şirket'in dolaylı enerji tüketimi sonucu oluşan Enerji tüketimi ve üretimi sonrasında Kapsam 2 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir. |
Kapsam 2 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır. Kapsam 2 Sera Gazı Salımları GHG Protokolü metodolojisi izlenerek yapılan hesaplamalarda, kullanılan emisyon Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Türkiye Elektrik Üretimi ve Elektrik Tüketim Noktası Emisyon Faktörleri Bilgi Formu: ETKB-EVÇED-FRM-042 Rev.00, ve Defra GHG Conversion Factors kaynakları referans alınmıştır. Hesaplamaya dahil edilen sera gazları yakıt ve elektrik tüketim faaliyetleri sonucu gerçekleşen emisyonları içermektedir ve Emisyon Yönetimi CO₂, CH₄ ve N₂O gazlarını kapsamaktadır. |
| Kapsam 3 – Sera Gazı Emisyonu (tonCO₂e) |
Raporlama döneminde, Şirket'in değer zincirindeki süreçlerin sebep olduğu Kapsam 3 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir. Kapsam 3 hesaplamalarında Dondurulmuş Gıda (Kerevitaş, DFU) ve Yağ (Marsa) iş birimleri için Küresel Sera Gazı Protokolü'nün (GHG Protocol); ∙ Kategori 1 – Satın Alınan Mal ve Hizmetler, ∙ Kategori 4 – Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım, ∙ Kategori 5 – Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar, ∙ Kategori 6 – İş Seyahatleri, ∙ Kategori 7 – Çalışan Ulaşımı, ∙ Kategori 9 – Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım kategorilerinde gerçekleştirilmiştir. |
İlgili kategorilerde hesaplamalara aşağıdaki bilgilendirmeye uygun şekilde yapılmıştır: ∙ Kategori 1 – Satın Alınan Mal ve Hizmetler kategorisi, hammadde ve ambalaj temelli satınalma türü, tonajı ve ürün tipleri üzerinden ecoinvent 3.10.1 ve Agribalyse 3.2 ve DEFRA 2024 veri tabanlarını kullanarak, ∙ Kategori 4 – Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım ve Kapsam 3 – Kategori 9 – Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım kategorileri, taşıma türü, tonajı ve mesafeleri üzerinden DEFRA 2024 veri tabanını kullanarak, ∙ Kategori 5 – Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar kategorisi ambalaj ve hammadde atık türü, tonajı, miktarı ve bertaraf yöntemi gözetilerek ecoinvent 3.10.1 ve DEFRA 2024 veri tabanları kullanılarak, ∙ Kategori 6 – İş Seyahatleri ve Kapsam 3 – Kategori 7 – Çalışan Ulaşımı kategorileri ise ulaşım türü ve mesafe bilgileri üzerinden DEFRA 2024 veritabanı kullanılarak hesaplanmıştır. Tüm hesaplamalar fiziksel gerçekleşmeler üzerinden yapılmış olup harcama bazlı hesaplama yöntemi yüksek belirsizlik içerdiğinden ötürü Kapsam 3 hesaplamalarımızda kullanılmamıştır. |
Kurulduğumuz ilk günden bu yana, faaliyet gösterdiğimiz dondurulmuş, konserve gıda, sıvı yağ ve margarin pazarında bireysel ve kurumsal müşterilerimize kaliteli, sağlıklı ve güvenilir ürünler sunmak adına çalışıyoruz.
1970'de başlayan yolculuğumuza bugün, 6 kıtada 60'tan fazla ülkede tüketicilerle ürünlerimizi buluşturarak emin adımlarla devam ediyoruz. Kurumsal süreçlerimizi İstanbul'da bulunan genel merkezimiz aracılığıyla yönetirken, tüm iş birimlerimiz toplamında 6 (Bursa, Afyon, İstanbul, Adana, Brunei, Donuk Fırıncılık (DFU) fabrikamız ile bölgemizde en güçlü üretim kapasitesine sahibiz.

Sürdürülebilirliği odağına alarak, güvenilirliği ve liderliğiyle geleceğe ilham veren bir gıda şirketi olmak

Her eve güvenilir ve kaliteli gıda ulaştırmak için çalışıyoruz; insanların yaşam kalitesini artırmayı ve sofralara değer katmayı amaçlıyoruz

Birlikte üretiyoruz
Erişilebilir, kaliteli ve güvenilir gıdaya herkesin ulaşması için çalışıyoruz
Sürdürülebilirlik işimizin doğasında var
Lider markalarımızla sektörün büyümesinde öncüyüz
İnovasyonu önceliklendiriyoruz
İnsan odaklı kültür
Dondurulmuş gıda ve konserve sektöründe yurt içi pazarda tüm kategorilerde ürünü olan tek şirket olarak taze dondurulmuş gıda pazarına liderlik etmeye devam ediyoruz. Sektörde perakende, ihracat ve ev dışı tüketim olmak üzere 3 alanda müşterilerimize ihtiyaçlarına yönelik ürünler sunuyoruz. Unlu mamuller, sebze ve meyve, patates ve kroket, et, tatlı, donuk fırıncılık ürünleri, hazır yemek, ton balığı, sebze ve hazır yemek konserveleri üretiyoruz.
Ürünlerimizin hikayesi ise üretim sürecinden çok daha öncesinde çiftçilerimizin özenle ürettiği tarımsal hammadde üretimi ile başlıyor. Beraber çalıştığımız çiftçilerimiz için daha verimli ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını destekliyor; stratejik ve çevresel etkenleri göz önüne alan bir tedarik modeli izliyoruz.
Üretim aşamasında çalışanlarımızın güvenli bir çalışma ortamına ve yüksek motivasyona sahip olduğundan emin olarak her yıl ürün gamımızı geliştirecek yenilikçi bir anlayışla çalışıyoruz. Ambalajlama adımında daha az materyal kullanarak alternatif ve sürdürülebilir paketleme seçeneklerine yönelerek bu adımdaki çevresel ayak izimizi azaltmayı hedefliyoruz. Tüketim aşamasında ise kaliteden ödün vermeden ürünlerimizin tüketiciler ile buluşmasını sağlayarak değer yaratmaya devam ediyoruz. Aynı zamanda 5 kıtada 30'dan fazla ülkeye ihracat yaparak Kerevitaş değerlerini tüm dünyayla buluşturuyoruz.
Dondurulmuş ve Konserve Gıda faaliyetlerimiz kapsamında ürün portföyümüze 2024 yılı Faaliyet Raporumuzun 18. sayfasından ulaşabilirsiniz.

Dondurulmuş ve Konserve Gıda
| Değer Zinciri Adımı | Tanımı | Paydaş ve Etki Bağlantısı | |
|---|---|---|---|
| Üst Akış Faaliyetleri |
Tarım | Mevsiminde ve uygun toprak yapısına sahip bölgelerde ziraat mühendisleri gözetiminde tarımsal faaliyetlerimizi gerçekleştiriyoruz. Verimlilik, tat ve doğallık gibi kriterlere uygun olan tohumlarımızın gelişim ve hasat adımları sonrasında tazeliğini yitirmeden fabrikalarımıza sevk ediyoruz. |
%86'sı sözleşmeli 290 çiftçi %71'i yerel tedarikçiden oluşan toplam 1.456 tedarikçi |
| Kendi Operasyonlarımız |
Üretim | Ürünlerimizi, çeşidine göre sırasıyla tasnif, seçme, yıkama, haşlama ve ön soğutma işlemlerinden geçiriyoruz. Bu ön hazırlık işlemini tamamladıktan sonra ürünlerimizi -40°C'de IQF yöntemiyle hızlı dondurarak merkez sıcaklığı -18°C olacak şekilde hazırlıyoruz. Donuk fırıncılık ürünlerinde ise şoklama teknolojisi ve hijyenik üretim sayesinde, standart yüksek kalite ve lezzeti daima koruyoruz. |
Bursa, Afyon ve İstanbul'da 3 Fabrika Dondurulmuş gıda ve konserve odağında 16 kategoride 600'ün üzerinde ürün Donuk fırıncılık odağında 6 kategoride 200'e yakın ürün |
| Paketleme | Ürün kalitesi ve güvenliğinden ödün vermeyen yaklaşımımızla, ürünlerimizi besin değerini kaybetmeden paketliyoruz. Aynı zamanda Ar-Ge merkezimizin geliştirdiği yeni tekniklerle ambalajlardan kaynaklı çevresel etkimizi azaltmayı hedefliyoruz. |
Sürdürülebilir ambalaj çalışmaları |
|
| Alt Akış Faaliyetleri |
Depolama ve Dağıtım |
Paketlenen ürünlerimizi soğuk zincirin kırılmaması için -20°C'deki soğuk hava depolarına alıp sevkiyatı gerçekleşene kadar koruyoruz. Her mevsim müşterilerimizin sofralarınıza lezzet katmak üzere 195 dağıtım aracımız ile ürünlerimizi satış noktalarına iletiyoruz. |
Yurt içinde 125 bayi 107 binin üzerinde satış noktası |
| Satış ve Pazarlama |
Gelişmiş yurt içi ve yurt dışı satış ağımız ile ürünlerimizin müşterilerimizle ihtiyaç duyulan her an buluşmasını amaçlıyoruz. En güçlü yanlarımızdan biri olan ihracatta, pozisyonumuzu güçlendiriyor, uluslararası pazarlardaki satış-pazarlama organizasyonumuzu günden güne geliştiriyoruz. |
259 bin tonun üzerinde ürün satışı |
|
| Tüketim | Tüketicilerimizi dinliyor, görüşleri doğrultusunda ürün portföyümüzü güncelleyerek tüketim deneyimlerini artıracak yenilikçi ürünler sunuyoruz. Tüketicilerimizin öneri ve şikayetlerini hızlıca yanıtlıyor, satış yöneticilerimiz tarafından yapılan tüketici ziyaretleri sayesinde müşteri memnuniyetini sağlıyoruz. |
Dondurulmuş gıda ve konserve odağında 106 bin tonun üzerinde ürün satışı Donuk fırıncılık odağında yıl içerisinde 13 bin ton ürün satışı |
2 ülkede 3 fabrikadaki üretimlerimizle, farklı ihtiyaçlara cevap veren ürün portföyümüzü her geçen gün geliştiriyor, inovatif bir bakış açısıyla yenilikçi ürünlerimizi müşterilerimiz ile buluşturuyoruz. Türkiye'nin en büyük yağ üretim gücüne sahip tesislerimiz sayesinde 45'ten fazla ülkede milyonlarca sofraya konuk oluyoruz.
Bugün, tüketici margarin, EDT (Ev Dışı Tüketim - Pastacılık, Catering ve Endüstriyel Yağlar) ve yemeklik ana kategorileri altında Bizim Yağ, Teremyağ, Luna, Ona, Ustam ve Evet başta olmak üzere toplamda 55 marka ile 650 ye yakın ürün üretimi ve satışını yapıyoruz. İştiraklerimizden Marsa, Ev Dışı Tüketim ürünleri, pastacılık yağları kategorisinde "Ustam Pastacılık Yağları" ile pazarın lider markası konumunu sürdürüyor. Faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlarda stratejik kanal kategori bakış açımız doğrultusunda satış gelirlerimizdeki artışı sağlarken, tüketicilerimiz ve müşterilerimizin değişen beklenti ve ihtiyaçlarına yüksek kaliteli ürünlerimizle yanıt veriyoruz.
Yağ İş Birimi faaliyetlerimiz kapsamında ürün portföyümüze 2024 yılı Faaliyet Raporumuzun 19. sayfasından ulaşabilirsiniz.

Yağ İş Birimi
| Değer Zinciri Adımı | Tanımı | Paydaş ve Etki Bağlantısı | |
|---|---|---|---|
| Üst Akış Faaliyetleri |
Ham Madde Tedariği |
Üretim sürecimiz adına gerekli ham maddeleri temin ediyor, ham maddelerimizin izlenebilirliğinden emin oluyoruz. Kalite ve gıda güvencesine önem vererek ham madde tedariki sürecimizi tamamlıyoruz. |
%96'sı yerel tedarikçiden oluşan toplam 965 tedarikçi |
| Kendi Operasyonlarımız |
Üretim | Üretim sürecimizde uygun olan yağ bileşimini belirledikten sonra bu bileşimin; süt ürünü, gerekli vitaminler ve su ile karıştırılmasıyla istenilen lezzet ve besin değerlerine karar veriyoruz. Sonrasında ürünlerimizin emülsiyonunu ortaya çıkarıyor ve kristalleştiriyoruz. Son olarak yüksek teknoloji kullanarak soğutma işlemimizi tamamlıyoruz. |
Adana, İstanbul ve Brunei'de 3 Fabrika 18 kategoride 600'ün üzerinde ürün 55 farklı marka |
| Paketleme | Ürünlerimizin kalite ve güvenliğini tehdit etmeyecek şekilde paketlenmesini sağlıyoruz. Kalitenin bozulmaması için ürünlerin depolanma ve dağıtım sırasında soğuk ortamda (14 C° altı) depolanma yapıldığından emin oluyoruz. |
Sürdürülebilir ambalaj çalışmalar |
|
| Alt Akış Faaliyetleri |
Depolama ve Dağıtım |
Tüketicilerin değişen talep ve ihtiyaçlarına cevap verebilmek ve beklentilerini en iyi şekilde karşılamak için onlardan gelen bildirimleri sıkı bir şekilde takip ediyoruz. Yıldız Holding Müşteri Bildirim Merkezi'ne gelen bildirimlere göre aksiyon alıyor ve gerçekleştirdiğimiz müşteri memnuniyeti anketlerinin sonuçlarına göre süreçlerimizi geliştiriyoruz. |
Yurt içinde 125 bayi 107 binin üzerinde satış noktası |
| Tüketim | Gelişmiş yurt içi ve yurt dışı satış ağımız ile ürünlerimizin müşterilerimizle ihtiyaç duyulan her an buluşmasını amaçlıyoruz. En güçlü yanlarımızdan biri olan ihracatta, pozisyonumuzu güçlendiriyor, uluslararası pazarlardaki satış-pazarlama organizasyonumuzu günden güne geliştiriyoruz. |
259 bin tonun üzerinde ürün satışı |
Üretime başladığı 2014'ten bu yana pek çok ilke imza atan Donuk Fırıncılık Ürünleri (DFU), yıllık ortalama 22 bin ton üretim kapasitesi ve 6 kategoride 200'ün üzerindeki ürünüyle dondurulmuş fırın ürünleri pazarının en güçlü şirketi konumundadır. Ev dışı ve perakende kanalında hizmet veren DFU'nun porsiyon ekmek, büyük ekmek, sandviç ekmekleri ile kek, kurabiye, kruvasan, çörek, simit, poğaça ve börek
çeşitleri bulunuyor. DFU'nun geniş ürün portföyü ve kullandığı IQF teknolojisi ile sağlıklı, kaliteli ve kolay erişilebilir yüzlerce ürünü tüketiciler ile buluşturuyoruz. Şoklanan ve 1 yıl raf ömrü sağlanan ürünlerimizi tüketicilerimizin ihtiyacına göre tam pişmiş, yarı pişmiş veya çiğ donuk hamur şeklinde hazırlıyor, iç ortam sıcaklığı -18°C olan araçlarla, soğuk zincir kırılmadan taşıyoruz.

Dondurulmuş Unlu Mamuller (DFU)
| Değer Zinciri Adımı | Tanımı | Paydaş ve Etki Bağlantısı | |
|---|---|---|---|
| Alt Akış Faaliyetleri |
Ham madde Tedariği |
Ürünlerimiz için gerekli ham maddeleri çoğunluğu yerel olan tedarikçilerimizden ilgili kalite ve güvenlik standartlarına uygun olarak temin ediliyor. |
292 tedarikçi |
| Kendi Operasyonlarımız |
Üretim | İstanbul'da bulunan fabrikamızda ürünlerimiz IQF teknolojisiyle üretiliyor. Şoklanan ve kullanılan üretim teknikleri sayesinde 1 yıl raf ömrü olan ürünlerimiz tüketicilerimizin ihtiyacına göre tam pişmiş, yarı pişmiş veya çiğ donuk hamur şeklinde hazırlanıyor. |
İstanbul'da 1 Fabrika 6 kategoride 200'e yakın ürün 2 farklı marka |
| Paketleme | Ürünlerimizin kalite ve güvenliğini tehdit etmeyecek şekilde paketlenmesini sağlıyoruz. Kalitenin bozulmaması için ürünlerin depolanma ve dağıtım sırasında soğuk ortamda (14 C° altı) depolanma yapıldığından emin oluyoruz. |
Sürdürülebilir ambalaj çalışmaları Soğuk zinciri bozmayan taşımacılık |
|
| Alt Akış Faaliyetleri |
Satış | Ev dışı ve perakende gruplarında binlerce tüketiciye ulaşıyor, talep ve ihtiyaçlarına uygun ürünler geliştiriyoruz. Horeca, Bakery ve In-store gibi farklı satış kanallarına yönelik organize edilmiş kendi alanına odaklı satış ekipleri ile satış organizasyonumuzu geliştiriyoruz. |
Yurt içinde 4.100 müşteri ve piyasaya sürülen 11 yeni ürün |
| Tüketim | Yurt içi ve yurt dışında birçok müşterimize ihtiyaçlarına uygun ürünler sunuyoruz. 18 ülkeye gerçekleştirdiğimiz ihracat ile uluslararası pozisyonumuzu güçlendiriyoruz. |
Yurt içinde 13 bin ton ürün satışı 18 ülkede 29 müşteriye ihracat |
Kerevitaş ayrıca bağlı ortaklıkları sebebiyle elektrik enerjisi üretimi faaliyeti gerçekleştirmektedir. 1998 yılında kurulan, elektrik enerjisi üretimi üzerine faaliyet gösteren Berk Enerji, İstanbul'daki yağ fabrikamızın enerji ihtiyacını karşılamaktadır. Bu faaliyetler, grubun iş stratejisinin temelini oluşturmamakta ve ayrı olarak yönetilmektedir. Bu sebeple enerji üretim faaliyetlerine ilişkin etkiler raporda kapsam dışı bırakılmıştır.
Sürdürülebilirlik stratejimizi Yıldız Holding'in rehberliğinde "Doğanın Geleceği için Çalışıyoruz", "Paydaşlarımızla Güçleniyoruz" ve "Geleceğe İlham Veriyoruz" başlıklarından oluşan üç ana odak üzerine inşa ediyoruz. Bu odaklar altına konumlandırdığımız 8'i yüksek öncelikli, 5'i öncelikli toplam 13 konu etrafında değer yaratma kapasitemizi yukarıya taşıyacak çalışmalar gerçekleştiriyoruz. İklimle bağlantılı risk ve fırsatlarımızı değerlendirdiğimiz konuları ise Doğanın Geleceği için Çalışıyoruz ana odağının altında yer alan İklim Değişikliğine Uyum, Su Yönetimi ve Güvenliği, Sürdürülebilir Tarım ve Doğal Kaynakların Korunması yüksek öncelikli konular altında ele alıyoruz.
2024 yılında sürdürülebilirlik anlayışımızı kurumsal hedeflerimize entegre bir stratejiye dönüştürmek için önemli bir proje gerçekleştirdik. Üst yönetimimiz, sürdürülebilirlik ekibimiz ve bağımsız danışmanlarımızla yürüttüğümüz bu süreçte Strateji, Risk ve Fırsatlar, Yönetişim, Hedef ve Metrik Belirleme adımlarında oluşan TSRS rehberliğiyle de uyumlu bir çalışma başarıyla tamamladık.
Sürdürülebilirlik stratejimizi temellendirirken iç ve dış paydaşlarımızla bir araya geldik ve onları yönlendirdiğimiz sorular sayesinde sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı risklerimize ilişkin fikirlerini aldık. Analiz başlangıcında gerçekleştirilen ulusal ve uluslararası sürdürülebilirlik inisiyatiflerinin ve benchmarkların araştırılması, iç ve dış paydaşlarla yapılan mülakatlar sayesinde risk ve fırsat analizimize kritik girdiler sağlamanın yanı sıra bu birbiriyle bağlantılı çalışma anlayışımız sayesinde sürdürülebilirlik stratejimizi risk ve fırsat bakış açısıyla tasarlama şansı yakaladık.

İklim kriziyle mücadele için şirket operasyonlarımızdan kaynaklanan çevresel etkiyi en düşük seviyeye indiriyor ve tüm değer zincirinde doğal kaynakların yenilenmesine olanak sağlıyoruz.

Şirketlerimizin değer zinciri boyunca paydaş refahı odaklı, geleceğe uyumlu, sağlıklı yaşamı önceleyen iş modellerine yatırım yapmaları için destekleyici, dönüştürücü ve güçlendirici katkılar sağlıyoruz.

Sorumlu ve yenilikçi iş modelleri ve ürünler ile müşterilerimize alternatifler sunmak, onları harekete geçirmek için ilham vermek ve ürünlerimiz ile pozitif dönüşümü mümkün kılmak için çabalıyoruz.
Strateji çalışmamızdan aldığımız ilhamla sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı risk ve fırsatlarımızı belirlerken 3 adımdan oluşan bir analiz gerçekleştirdik. Bu analize ilişkin süreçleri 2024 raporlama döneminin sonunda tamamladık ve dönem içerisinde meydana gelen olay veya değişiklikleri sürece dahil ettik. Hazırlanma Esasları bölümünde vurguladığımız gibi ilk yıl raporlamasın iklimle bağlantılı risk ve fırsatları açıklamanın yeterliliği ilkesinden yola çıkarak, her ne kadar sürdürülebilirlikle bağlantılı risk ve fırsatların belirlediğimiz
geniş bir listeye sahip olsak da risk ve fırsatları önceliklendirme ve finansal etki analizleri adımlarını sadece iklimle bağlantılı risk ve fırsatlar çerçevesinde gerçekleştirdik.
Risk ve fırsatlar kapsamında gerçekleştirdiğimiz önceliklendirme analizini kapsamında CEO'muzun da dahil olduğu üst yönetim ekiplerinden (detaylar için Sürdürülebilirlik Yönetişimi bölümüne bakınız), iç ekiplerimizden ve danışmanımızdan destek aldık.
| Adımlar | Kullanılan Yardımcı Araçlar | ||
|---|---|---|---|
| ➀ | İklimle Bağlantılı Risk ve Fırsatların Belirlenmesi |
Kerevitaş'ın operasyonlarına uygun olarak gerçekleştirilen benchmark analizleri, sürdürülebilirlik inisiyatifleri yönlendirmeler ve paydaş mülakatları ile iklimle bağlantılı risk ve fırsat listesi belirlenmiştir. |
Benchmark Analizi SASB Sektör Rehberleri Paydaş Mülakatları |
| ➁ | Risk ve Fırsatların Önceliklendirilmesi |
Belirlenen risk ve fırsat listesi olasılık ve yıl içerisindeki finansal etki analizlerine göre derecelendirilmiş ve ortalama etki üzerinden ile önceliklendirilmiştir. |
Üst Yönetim Toplantıları |
| ➂ | Senaryo Analizleri ile Gelecek Etkilerinin Değerlendirilmesi |
Öncelikli risk ve fırsatlar kapsamında 2030 ve 2050 yılları için 2 farklı senaryo analizi çalışılmıştır. < 2°C ve < 3.5-4°C senaryolarında gerçekleştirilen analizler sayesinde risk ve fırsatların olasılık ve finansal etkilerinin ne yönde değiştiği belirlenmiştir. |
IIASA Scenario Explorer - Shared Socioeconomic (SSP) Pathways Scenario Explorer Climate Impact Explorer WBCSD - Climate Scenario: Food, Agriculture and Forest Products WRI Water Risk Atlas |
İklimle ilgili riskleri ve fırsatları belirlerken sistematik bir yaklaşım izledik ve birçok kaynaktan faydalandık. Bu süreçte kendi operasyonlarımızın ötesinde değer zincirimizde yer alan yukarı ve aşağı akış faaliyetleri de ettik.
| Adımlar | Çıktılar |
|---|---|
| Ana faaliyetlerimiz ve faaliyet gösterdiğimiz lokasyonlarda iklim odaklı gelişmeler, regülasyonlar ve tedarik süreçlerine ilişkin geniş çaplı bir analiz gerçekleştirildi. Benchmark raporlar ve sürdürülebilirlik inisiyatiflerinin değerlendirmelerinden faydalandı. |
|
| Operasyonlar ve | Üretim kapasitemizin %90'ının ve tedarikçilerimizin %81'inin bulunduğu Türkiye ve ihracat alanlarımızdan biri olan Avrupa Birliği öncelikli lokasyonlar olarak tespit edilmiştir. |
| Değer Zinciri ile Bağlantılı Dış Çevre Analizi |
Tarımsal ham madde satın alımları üretim devamlılığı için kritik rol oynadığından başlıca tarımsal hammaddelerin (patates, mısır ve bezelye²) tedarik edildiği lokasyonlar il bazında analize dahil edilmiştir. Tarımla bağlantılı bir diğer unsur olan su kaynakları kapsamındaki riskler de hem fabrika hem de tarımsal ham madde satın alınan iller bazında değerlendirilmiştir. |
| Operasyonları sebebiyle doğrudan iklim ile bağlantılı regülasyonlardan etkilenmeyen Kerevitaş, ilgili regülasyonlarla ilişkisi değer zinciri (ambalaj ve satış) ve olası sektör dahiliyetleri değerlendirilerek kuruldu. |
|
| Operasyonlar ve Değer Zinciri ile Bağlantılı Dış Çevre Analizi kapsamında şirketin kendi operasyonları ve değer zinciri boyunca toplam 10 risk ve 2 fırsat belirlendi. |
|
| Belirlenen Riskler | |
| ∙ Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Karbon Vergilendirmesine Geçiş Süreci ∙ AB Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Yönetmeliği (PPWR) Geçiş Süreci ∙ İklim/Sürdürülebilirlik Raporlama Zorunluluklarına Uyum ∙ Çevreye Dayalı Beyan İçeren Reklamlara İlişkin Mevzuatlara Olası Uyumsuzluk ∙ Yeşil Finansman Kaynaklarından Faydalanılmaması |
|
| Risk ve Fırsatların Tespit Edilmesi |
∙ Artan Birim Su Fiyatları ∙ İklim Değişikliği Sebepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Maliyet Artışı ∙ Desteklenen Sürdürülebilir Tarım Çalışmalarının Benimsenmemesi ∙ Net Sıfır Hedefine Olası Ulaşamama Durumunda İtibar Kaybı ∙ Su Stresi Yüksek Bölgelerde Bulunan Üretim Tesisleri |
| Bu risklerin 6'sı doğrudan operasyonlar, 3'ü üst akış değer zinciri ve 1'i alt akış değer zincirinde gerçekleşebilecek riskler olarak kategorize edildi. Aynı zamanda tüm riskler için TCFD ana ve alt kategorileriyle eşleştirme yapıldı. Bu kapsamda risklerin 1'i fiziksel olarak değerlendirilirken 9'u geçiş riskli olarak belirlendi. |
|
| Belirlenen Fırsatlar | |
| ∙ Enerji Verimliliği Projeleri Sayesinde Operasyonel Harcamalarda Azalma ∙ Yenilenebilir Enerjiye Geçiş ile Enerji Dayanıklılığı |
|
| Belirlenen fırsatlar kapsamında hangi iş birimlerinin ilgili fırsatı optimize edebileceği ve hangi sürdürülebilirlik stratejisinde yer alan ilgili öncelikli konu altında hangi adımların atılması gerektiği belirlendi. |
2 Tarımsal ham madde satın alımlarının %90'ını temsil etmektedir.
Rapor kapsamında Kerevitaş'ın nakit akışlarını, finansmana erişimini veya sermaye maliyetini etkilemesi makul olarak beklenebilecek iklim ile ilgili riskler ve fırsatlar açıklanmaktadır. Bu risk ve fırsatlar öncelikli risk ve fırsatlar olarak tanımlanmakta ve gerçekleşme olasılığı ile güncel finansal etkileri üzerinden değerlendirilmektedir.
| Adımlar | Çıktılar | |
|---|---|---|
| Risk ve Fırsatın Gerçekleşme Olasılığının Değerlendirilmesi |
Şirket'in sürdürülebilirlik ekipleri, üst yönetimi, risk yetkilisi ve danışmanlar ile birlikte belirlenen iklimle bağlantılı risk ve fırsatların gerçekleşme olasılığı değerlendirilmiştir. Bu süreçte şirketin riske maruz kalma durumu ve kırılganlığı üzerinden bir değerlendirme gerçekleştirilmiştir. Maruz Kalma Durumu: Kerevitaş'ın faaliyet gösterdiği belirli bir alanın belirli bir tehlikeden olumsuz etkilenme olasılığı. Kırılganlık: Kerevitaş'ın işinin doğası gereği iklim risklerinden olumsuz etkilenme eğilimi. Bu maddelere ilişkin yapılan değerlendirme ile beraber 1 ila 5 seviyesinde gerçekleşme olasılığı (Hazırlanma Esasları bölümünde ilgili skalaya ilişkin detayları bulabilirsiniz.) derecesi belirlenmiştir. Yakın gelecekte gerçekleşmesi kesin gözüyle bakılan regülasyon vb. risklerde olasılık kesin/yüksek (5/4) seviyesinde, geçmişte izi görülmemiş riskler düşük/ihmal edilebilir (2/1) seviyesinde değerlendirilmiştir. |
|
| Risk ve Fırsatın Güncel Finansal Etkisinin Değerlendirilmesi |
Şirketin risk ve fırsatlarına ilişkin önceliklendirme yapılırken sürece dahil edilen bir diğer etken ilgili risk ve fırsatların güncel finansal etkisidir. Her bir risk için gerçekleşme durumunda ne kadar bir finansal etki yaratacağı hesaplanmış, ilgili finansal etkinin şirketin EBITDA'sına oranı analiz edilmiştir. 1 ila 5 seviyesinde etki seviyeleri (Hazırlanma Esasları bölümünde ilgili skalaya ilişkin detayları bulabilirsiniz.) ile derecelendirilen bu riskler için finansal etki erişilebilen verinin doğası gereği net etki ya da minimum maksimim etki aralığı olarak ölçümlenmiştir. |
|
| Ortalama Etki Değerlendirmesi |
Gerçekleşme olasılığı ve güncel finansal etkisi değerlendirilen risk ve fırsatların bu iki başlıktaki derecelerinin ortalaması alınarak öncelikli risk ve fırsatlar belirlenmiştir. Gerçekleşme olasılığı ve finansal etki derecesinin (1 ila 5 skalasında) ortalaması 2,5 ve üzeri olan risk ve fırsatlar öncelikli risk ve fırsat olarak belirlenmiştir. |
Takip edilen tüm bu adımlar sonucunda şirket ve değer zinciri kapsamında iklimle bağlantılı 3 öncelikli risk, 1 öncelikli fırsat belirlenmiştir. Bu risk ve fırsatlara ilişkin detaylı bilgi Risk Yönetimi ana başlığının altında Çevresel Risk ve Fırsatlar bölümünde yer almaktadır.
Belirlenen öncelikli risk ve fırsatların iklim senaryolarına göre Kerevitaş'ı nasıl etkileyeceğine yönelik bir çalışma gerçekleştirilmiştir. Analizlerde < 2 C° ve 3.5 – 4 C° küresel ısınma senaryolarına göre 2030 ve 2050 yıllarında operasyonların, üst ve alt akışta değer zincirinin etkileneceği konular değerlendirilmiştir. Fiziksel ve geçiş riskleri sebepli farklı sonuçlar doğuran bu iki ısınma senaryosu dünyada
yaşanacak değişikliklerin Kerevitaş'ı etkileme ihtimallerini olabilecek en geniş kapsamda gözler önüne sermektedir. Bu süreçte Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (Intergovernmental Panel on Climate Change - IPCC) ve Finansal Sistemi Yeşillendirme Ağı (The Network of Central Banks and Supervisors for Greening the Financial System-NFGS) senaryo çıktılarından ve araçlarından faydalanılmıştır.
| Yüzyılın sonunda < 2 C° ısınma | Yüzyılın sonunda 3.5 – 4 C° ısınma | |
|---|---|---|
| Politik Değişimler | Sürdürülebilir kalkınma odaklı hızlı ancak sorunsuz regülasyonlar |
Günümüzde var olan regülasyonlar |
| Teknolojik Dönüşüm | Orta hızda | Düşük hızda |
| Fiziksel Riskler | Orta büyüklükte | Yüksek büyüklükte |
| Geçiş Riskleri | Yüksek seviyede | Düşük-orta seviyede |
2030 ve 2050 yılları için iki farklı ısınma senaryosunda;
Bu trendlerdeki değişimlerin önceliklendirilen iklim riskleri ve fırsatları üzerindeki etkisini detaylandırarak gelecek odaklı çevresel, sosyal ve finansal etkiler üzerinde de iç görü edinme şansı yakalanmıştır.
Yıldız Holding Kurumsal Risk Yönetimi Prosedürü rehberliğinde şirketimizin bugününü ve geleceğini etkileyecek riskleri etkin bir şekilde yönetiyor, risk yönetimi süreçlerindeki görev ve sorumlulukları belirliyor ve gerek önlemlerin alınmasını sağlıyoruz.
Risk yönetim süreçlerinin daha etkin ilerleyebilmesi için risklerimizi altı ana risk türü altında kategorize ediyor; her kategori için alt risk konuları listeliyoruz. Bu kategoriler kısıtlayıcı yasal düzenlemeler gibi stratejimizi olumsuz yönde etkileyecek stratejik riskler, ürünlerimizin üretim sürecinde ya da ham madde tedarikinde oluşacak maliyet artışı gibi finansal riskler, operasyonel mükemmellik ve iş sürekliliği süreçlerimizi sekteye uğratacak operasyonel riskler, operasyon yapma ehliyetimizi kaybetmemize sebep olabilecek yasal ihtilaf ya da dava sonucunda oluşacak uyum riskleri ve diğer risklerinden oluşuyor.
Ana risk kategorilerimizin altında her bir risk ana grubunu kesen sürdürülebilirlik ve iklim riskleri değerlendiriliyor. Entegre risk yönetimi anlayışımızın bir parçası olarak ayrı bir risk kategorisi olmasından ziyade her bir ana kategorinin içerisinde farklı alt kategorilere değen sürdürülebilirlik ve iklim risklerimiz bulunuyor.
Risk yönetimine ilişkin faaliyetlerimiz Yönetim Kuruluna bağlı Riskin Erken Saptanması Komitesi tarafından yönetiliyor. En az iki ayda bir toplanan Komite aracılığıyla gerekli görülen alanlarda aksiyon kararları alıyor ve şirketin genel
risk gündemini değerlendiriyoruz. 2024 yılında Riskin Erken Saptanması Komitesi altı defa toplanmış ve bu toplantılara katılım oranı %100 olarak gerçekleşmiştir. Komitenin görüşlerini ve yorumlarını içeren raporlar Yönetim Kurulu'na sunulmuştur. Komitenin faaliyetleri sırasında ihtiyaç duyulan her türlü kaynak ve destek, Yönetim Kurulumuz tarafından sağlanırken; Komite, ihtiyaç duyduğu taktirde gerekli gördüğü yöneticiyi toplantılarına davet ederek görüşlerini alıyor ya da bağımsız uzmanların görüşlerinden yararlanıyor.
Bu yıl iklimle bağlantılı riskler odağında gerçekleştirdiğimiz çalışmaların sonucunda kurumsal risk yönetimi bakış açışımızda yer alan ana ve alt risk kategorilerimizle iklim odaklı risklerimizi hizalama şansı yakaladık. Kurumsal risk anlayışımızın bir parçası olan sürdürülebilirlik ve iklim risklerini Riskin Erken Saptanması Komitesi ve Sürdürülebilirlik Komitelerinin gözetimi altında yönetiyoruz. İklimle bağlantılı risklerimiz ise gerekli durumlarda Riskin Erken Saptanması Komitesinde değerlendiriliyor ancak bu alanda temel görevler Sürdürülebilirlik Komitesi tarafından gerçekleştiriliyor.
Üst yönetimimiz bağımsız yönetim kurulu üyelerinden oluşan Riskin Erken Saptanması Komitesine iklim riskleri ile ilgili düzenli raporlama yaparken, Riskin Erken Saptanması Komitesi ise Yönetim Kuruluna raporlama yapıyor.
Komitemizin çalışma esasları ve oluşumuna ilişkin kuralların detaylarına Riskin Erken Saptanması Komitesi Görev ve Çalışma Esasları dokümanından ulaşabilirsiniz.
Sürdürülebilirlik odaklı hedeflerin izlenmesi, risk ve fırsat çalışmalarımız sonrası ortaya çıkan aksiyon ve proje adımlarının takip edilmesi, ilgili politika ve prosedürlerin oluşturulması sorumlulukları sürdürülebilirlik yönetişim yapımız tarafından yerine getirilmektedir. Bu yapı karar verme, yönlendirme, takip etme, uygulama ve proje geliştirme adımlarına ilişkin farklı sorumlulukları bulunan Sürdürülebilirlik Komitesi ve Çalışma Gruplarından oluşuyor.
İklimle bağlantılı risk ve fırsatları değerlendirme, izleme ve önlem mekanizmalarına ilişkin karar alma rolü Sürdürülebilirlik Komitemiz tarafından yerine getirilmektedir. Sürdürülebilirlik Komitesi, üst yönetim seviyesinde bulunan 11 üyeden oluşmaktadır.
| Üyeler | Yetkinlikler |
|---|---|
| CEO – Mert Altınkılınç | Finansal, Stratejik, Sürdürülebilirlik, Sektörel, Yönetişim, Kapsayıcı Liderlik |
| CMO – Gülizar Öcal Doğan | Stratejik, Sektörel, İnovasyon, İletişim, Toplumsal Katkı Odaklılık |
| COO – Özhan Nuri Özesenli | Finansal, Stratejik, Sektörel, Risk Yönetimi |
| CFO – Ufuk Kasar | Finansal, Stratejik, Sektörel, Veri Analitiği, Yasal Uyum |
| İnsan Kaynakları Direktörü – Hamide Güven Şen | Stratejik, Sektörel, İletişim, İnsan ve Kültür, Değişim Yönetimi |
| Ar – Ge Direktörü – Hatice İçeli | İnovasyon, Stratejik, Sektörel |
| Ar – Ge Direktörü – Kerem Çetin | İnovasyon, Stratejik, Sektörel |
| Fabrika Direktörü – Murat Uğur Ardahanlı | Sektörel, Stratejik, İSG, Enerji Yönetimi |
| Fabrika Direktörü – Engin Aksoy | Sektörel, Stratejik, İSG, Enerji Yönetimi |
| Fabrika Kıdemli Müdürü – Şahin Albayrak | Sektörel, Stratejik, İSG, Enerji Yönetimi |
| Sürdürülebilirlik Müdürü – Korcan Aydın | Sürdürülebilirlik, Stratejik, Çevre Yönetimi, Toplumsal Katkı Odaklılık |
CEO'muzun başkanlığını yaptığı Komite, sürdürülebilirlik stratejimiz ile uyumlu yönlendirmeler yapılması ve ana hedeflerin takibi konusunda görev alırken bu odakta proje, uygulama ve yatırım kararlarından da sorumlu olarak görev alıyor. Komite, aynı zamanda sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı risklerin stratejik yönetimine yardımcı olmaktadır. Yılda iki kez bir araya gelen Komite, Yönetim Kurulu'na tüm bu süreçlerin raporlanması görevini de üstlenmektedir.
Sürdürülebilirlik Komitesi'nin iklim ile bağlantılı risk ve fırsatların yönetimine ilişkin görev ve sorumlulukları kapsamında detaylar aşağıdaki gibidir:
Sürdürülebilirlik Yönetişimi
2024 yılında sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili risk ve fırsatlara ilişkin yönetişim sistemini ilk kez kurguladık. İlgili risk ve fırsatların belirlenmesi, strateji ile bağlantısının kurulması, finansal etkilerine ilişkin analizlerin değerlendirilmesi, öncelikli risk ve fırsatların belirlenmesi ve öncelikli riskler etrafında iyimser ve kötümser iklim senaryolarının çalışılması kapsamında Sürdürülebilirlik Komitesi, bağımsız danışmanımız ve sürdürülebilirlik ekiplerimiz düzenli olarak bir araya gelmiştir. Bu kapsamda 2 ara dönem 1 sonuç toplantısı olmak üzere 3 toplantı gerçekleştirilmiştir. CEO'muz başta olmak üzere Sürdürülebilirlik Komitesinin tüm üyeleri bu toplantılara katılım göstermiştir.
Çalışanlarımızın ve yöneticilerimizin performansını iş sonuçlarını gözeterek tarafsız ve adil bir şekilde değerlendiriyoruz. Bu süreçte şirket içi çevikliği destekleyen OKR (Objectives and Key Results) metodolojisini kullanıyoruz. Bu sayede en üst seviyeden giriş seviyesine kadar tüm çalışanlarımızın hedeflerini birbirine entegre ediyor, kurumsal stratejimizde yer alan hedeflerimize ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz. OKR sistemi aracılığıyla çalışanlarımız ve yöneticilerimiz 6 aylık periyotlarda hedeflerini oluştururken, bu süre zarfında hedeflerindeki ilerlemeyi takip edebilmekte ya da hedefteki ilerlemelerine göre güncellemelerini yapabilmektedir.
Sürdürülebilirlik ve iklim odaklı yönetişim anlayışımızın bir parçası olarak kurumsal hedeflerimizle, üst yönetim ve çalışan hedeflerimizi hizaladık. Bu sayede var olan risklerimizi bertaraf etmek, hedeflerimizi gerçekleştirmek adına çalışmalarımızı yeni sürdürülebilirlik yönetişim bakış açımız ile destekliyoruz. İklim odaklı risk ve fırsatlarımızı temel alarak belirlediğimiz kurumsal hedefler, hedeflerle doğrudan bağlantılı çalışanlarımız, yöneticilerimiz ve CEO'muzun bireysel hedeflerinde yer almaktadır. OKR (Objectives and Key Results) sistemine dahil edilen sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı uzun ve orta dönemli hedefler, 6 aylık inisiyatiflerle desteklenmektedir.
Hedef karnelerine sürdürülebilirlik ve iklimle bağlantılı hedef ve inisiyatifler eklenen çalışan ve yöneticilerin yıllık performans değerlendirmelerine dahil edilir ve bu değerlendirme, ücretleri (ikramiye dahil) ve terfilerinde etkili olmaktadır.3
3 Üst yönetim ücretlendirmesinde iklim ve sürdürülebilirlik hedeflerinin oranı gizli bilgi olarak değerlendirilmekte ve paylaşılmamaktadır.
Öncelikli Risk ve Fırsat Analizi bölümünde belirtilen adımlar sonucunda iklimle bağlantılı risk ve fırsatlar belirlenmektedir. Nitel ve nicel adımlar barındıran risk değerlendirme sürecinde riskin olasılığı, niteliği, maruz kalma durumu ve riske karşı kırılganlık etkenleri dikkate alınır. İklimle bağlantılı risk ve fırsatlar belirlendikten sonra, risklerin önceliklendirme ve izleme süreçleri devam eder.
Tüm bu süreçler sonucunda öncelikli olan ve ilgili bilgilerin açıklanması gereken, iklimle bağlantılı 3 öncelikli risk, 1 öncelikli fırsat belirlenmiştir. Bu risklerin tamamı geçiş riski özellikleri
taşımaktadır. Sürdürülebilirlikle ilgili riskler ve fırsatlar için önemli bilgilerin belirlenmesi konusunda uygulanan yargılar, her raporlama tarihinde yeniden değerlendirilecektir.
Aşağıda yer alan özet tabloda iklimle bağlantılı öncelikli risk ve fırsatlar tanımı, vadesi, değer zinciri etkisi ve alınan önleme ilişkin bilgiler yer almaktadır. Her bir risk ve fırsat için detaylı analizler Çevresel Risk ve Fırsatlar bölümünde yer almaktadır.

| İklim Riskleri | Tanımı | TCFD'ye Göre | Riskin | ||
|---|---|---|---|---|---|
| Önlem | Risk Grubu |
Risk Türü |
Gerçekleştiği Değer Zinciri Adımı |
||
| Risk 1: Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) ve Karbon Vergilendirmesine Geçiş Süreci |
Kerevitaş, ETS/Karbon Vergilendirmesi sistemi kapsamında öncelikli sektörler içerisinde yer almıyor olsa da dolaylı etkilere maruz kalabilir. Kapsama olası dahiliyeti durumunda karbon emisyonları sebepli ek maliyetler ve vergilendirmeler oluşabilir. |
Düzenli Ölçümleme Karbonsuzlaşma Yol Haritası Yenilenebilir Enerjiye Geçiş Çalışmaları Enerji Verimliliği Projeleri |
Geçiş | Politika ve Yasal Riskler |
Operasyonlar |
| Risk 2: Yeşil Finansman Kaynaklarından Faydalanılmaması |
Kerevitaş yeşil finansman kaynaklarından faydalanma kriterlerini yerine getiremediği durumda yeşil finansman kullanımında zorluk yaşayabilir ve finansman bulma yetkinliğini azaltabilir. |
Kömürden Çıkış Ön Çalışmaları Finansal Kaynakların Çeşitlendirilmesi |
Geçiş | Piyasa | Üst Akış |
| Risk 3: İklim Değişikliği Sebepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Maliyet Artışı |
Kuraklık, bilinçsiz/ düzensiz sulama ya da iklim değişikliği sebepli hava olaylarından kaynaklı tarımsal ham maddenin üretiminde verim ve kalite düşüşü yaşanması durumunda Kerevitaş'ın tarımsal satın alma maliyetleri artabilir ya da daha uzun vadede ilgili tarımsal ürüne ulaşmak oldukça zorlaşabilir. |
Tedarikçi Çeşitlendirilmesi Sürdürülebilir Tarım Çalışmalarının Desteklenmesi Toprak Analizlerinin Gerçekleştirilmesi Tarımsal Ham Madde Satın Alınan Alanlarda Su Stresi Risk Analizi |
Geçiş | Piyasa | Üst Akış |
| İklim Fırsatları | Tanımı | Atılan Adımlar | Bağlantılı Stratejik Konu |
Riskin Gerçekleştiği Değer Zinciri Adımı |
|---|---|---|---|---|
| Fırsat 1: Enerji Verimliliği Projeleri Sayesinde Operasyonel Harcamalarda Azalma |
Karbonsuzlaşma yol haritası doğrultusunda gerçekleştirilen enerji projeleri ile her yıl belirli miktarda enerji verimliliği sağlanmaktadır. Bu sayede yatırım tutarının üstünde yıllık maliyet tasarrufu gerçekleşmektedir. |
Üretim Süreçlerinde İyileştirme Enerji Verimliliği Yüksek Teknolojiler Geçiş |
İklim Değişikliğine Uyum |
Operasyonlar |
Çevresel riskleri ve fırsatları belirlemek, değerlendirmek, önceliklendirmek ve izlemek için izlenen genel süreç, Yönetişim bölümünde açıklanan genel sürecin bir parçasını oluşturmaktadır. Kerevitaş, iklimle ilgili riskleri belirlemek ve değerlendirmek için, tarihsel iklim verileri ve tahmin modelleri gibi çeşitli girdiler ve parametreler kullanarak yapılandırılmış bir yaklaşım izlemektedir. Bu kapsamda, sosyal, teknolojik, ekonomik, ekolojik ve politik faktörleri değerlendiren STEEP analizi gerçekleştirilmiştir. Bu analiz özellikle iklimle ilgili senaryo analizlerinin kullanımı kapsamında değerlendirilmiştir.
2026 yılında Türkiye'de yürürlüğe konulması ve AB Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizmasına uyumlu şekilde oluşturulması beklenen Ulusal ETS ve Karbon Vergilendirme süreci kapsamında karbon sınırlarının aşılması sebebiyle ek maliyetler ortaya çıkabilir. Bu kapsamda başlangıçta emisyon yoğun sektörleri etkilemesi beklenen ETS sisteminin Kerevitaş üzerinde iki farklı etkisi olabilir. Bu etkiler, ilerleyen dönemde sektörün ETS ve Karbon Vergilendirme kapsamına dahil edilmesi ya da EST ve Karbon Vergilendirmesi sistemine dahil olan tedarikçileri/diğer paydaşları sebebiyle ek maliyetlere katlanması olarak tanımlanmaktadır.
Kerevitaş ETS ve Karbon Vergilendirme kapsamına dahil edildiğinde Kapsam 1 ve 2 emisyonları üzerinden hesaplanacak karbon sınırlarını aşması durumunda ek vergi ve maliyetlerle karşılaşabilir. Değer zinciri kapsamında ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın halihazırda belirlediği kirletici sektörlerde yer alan tedarikçilerinde yaşanacak ek maliyetler sebepli satın aldığı ürün ve hizmetlerde fiyat artışı ile karşı karşıya kalabilir.
Kerevitaş 2030 yılında Kapsam 1 ve 2 emisyonlarında %42 oranında azaltım ve 2050'de değer zinciri boyunca net sıfır olma hedefi sayesinde orta ve uzun vade de emisyon azaltım senaryoları çalışmaktadır. 2022 yılı baz yılı olarak kabul edilen Karbonsuzlaşma Projesi doğrultusunda enerji verimliliğinin artırılması, yenilenebilir enerjiye geçiş ve değer zinciri boyunca farkındalık başlıklarında projeler geliştirilmektedir.
Enerji Verimliliği: 2 yıldır emisyon azaltımı sağlayacak enerji verimliliği projeleri geliştirmektedir. 2024 yılında Kerevitaş, 1.9 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile yıl içerisinde tamamlanan ve devam eden olmak üzere toplam 14 enerji verimliliği projesini
hayata geçirmiştir. Bu projelerin 12 tanesini yıl içerisinde tamamlarken 2 projenin çalışmaları sürmektedir. Yıl içerisinde tamamlanan projeler sayesinde 2.788 MWh enerji verimliliği gerçekleştirilmiştir. Daha az enerji ihtiyacı gerektiren üretim modellerine geçiş sayesinde yaklaşık 3.7 milyon TL'lik finansal tasarruf elde etmeyi başarmıştır.
Yenilenebilir Enerjiye Geçiş: Enerji verimliliği dışında karbonsuzlaşma yol haritasındaki önemli adımlardan birini yenilenebilir enerjiye geçiş oluşturuyor. Emirdağ Fabrikasında önümüzdeki dönemde gerçekleştirilmesi planlanan 11 milyon kwh üretim kapasiteli güneş enerjisi projesi bulunuyor. Fabrika çatısı ve arazisine kurulacak güneş panelleri sayesinde toplam 7,0 MWp kurulu güç ile tüketimin %50'sinin karşılaması amaçlanıyor.
Değer Zincirinde Farkındalık: Doğrudan operasyonların yanı sıra değer zincirinde atılan adımlar ile emisyonların azaltımına ilişkin çalışmalar sürüyor. 2024 yılında kurulan Dijital Dolap Takip Projesi ile donuk ürünler tarafında Kerevitaş'ın sahip olduğu dolapların arızaları için talep ve tespit süreçleri, satış ve bakım ekipleri tarafından dijital olarak takip ediliyor. Anlık takip ve müdahale sayesinde dolapların gereksiz enerji tüketimi ve verimsiz çalışması önlenerek soğuk zincir tarafında enerji verimliliği sağlandı.
Sürdürülebilir Satın Alma Politikası: Tedarikçilerimizin sosyal ve çevresel farkındalığını ve performansını artırmak adına Sürdürülebilir Satın Alma Politikamızı hazırladık. Yıldız Holding Sürdürülebilir Satın Alma Politikası ile hizalanarak ve pilot proje olarak dahil olduğumuz bu süreç sayesinde tedarikçilerimizin çevre odaklı adımlar atmasını teşvik ediyoruz. Politikada Çevrenin Korunması başlığı altında yer alan çevresel uyum, su, kaynak ve enerji tüketiminin azaltılması maddeleri ile tedarikçilerimizin çevre ve iklim üzerindeki etkilerini sınırlandırmayı amaçlıyoruz.
Kerevitaş'ın 2026'da yürürlüğe girmesi beklenen ETS ve Karbon Vergilendirme Sistemine olması, vergi giderlerine ve süreç yönetimi kapsamında alınacak danışmanlık hizmetleri sebebiyle genel yönetim giderlerine etki edebilir. Emisyon miktarına karşı karşılık ödenmesi beklenen vergi ya da kredi satın alımları ise nakit akımlarına etki edebilir. Bu süreçte riskin önlenmesi için atılan adımların yatırım ve finansman faaliyetlerine etkisi olabilir.
Sistemin yürürlüğe gireceği dönemde karbonsuzlaşma projesi kapsamındaki azaltımların gerçekleştirilmiş olduğu varsayılarak 2026 yılındaki olası emisyon miktarı üzerinden ödenmesi muhtemel vergi, yatırım miktarları ve genel giderler üzerinden değerlendirme yapılmıştır. Aynı zamanda kamu dokümanlarında ETS ve Karbon Vergilendirme Sistemi kapsamında olası ton başına karbon fiyatı olarak belirtilen 20 – 50 €/ton CO₂e birim fiyatlandırması hesaplamaya dahil edilmiştir.
Yapılan analizler sonucunda finansal etkinin EBITDA'nın %5- %6'ine denk gelen boyutta olduğu gözlemlenmiştir. Etkinin gerçekleşme dönemi ETS ve Karbon Vergilendirme Sisteminin yürürlüğe alınma tarihi ile birlikte değerlendirilmiş ve orta vade (1-5 yıl) olarak belirlenmiştir. Kısa vadede (0-1 yıl) riskin finansal etkisi bulunmamaktadır.
ETS ve Karbon Vergilendirme Sistemine geçişin şirketin faaliyetleri üzerindeki potansiyel etkilerini anlamak ve değerlendirmek için, iki farklı senaryo kullanılarak iklimle ilgili bir senaryo analizi gerçekleştirilmiştir. Senaryolar, bölgesel ve uluslararası iklim tahminleri dahil olmak üzere, yetkili kaynaklardan elde edilen kamuya açık verilere dayanmaktadır.
Geliştirilen senaryolar, iklim modelleme ve projeksiyonlarında kullanılan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından hazırlanan Representative Concentration Pathways (RCP) ve Finansal Sistemi Yeşillendirme Ağı (NFGS) tarafından hazırlanan iyimser ve kötümser senaryolara ilişkin analizler barındırmaktadır. Senaryo Analizleri ile Gelecek Etkilerinin Değerlendirilmesi bölümünde kullanılan senaryolara ilişkin detaylara yer verilmektedir.
| Kullanılan Senaryo | Kerevitaş'a Etkisi | |||
|---|---|---|---|---|
| Tanımlamaları | Stratejik | Finansal | ||
| Senaryo 1: İklimle Bağlantılı Regülasyon Etkisinin Yoğun Baskısı |
RCP 2.6 (IPCC) + Below 2 (NFGS): Küresel ısınmanın 2°C ile sınırlandırılması ve iklim politikalarının yoğun olarak devreye alındığı durum. Bu senaryo, iklim politikalarının derhal uygulamaya konulacağını ve Net Sıfır 2050'deki kadar yüksek olmasa da kademeli olarak daha sıkı hale geleceğini varsaymaktadır. |
Regülasyonlara uyum sağlamak adına ciddi yatırımlar yapmak gerekebilir. İlgili senaryoda var olan regülatif baskıdan çok daha şiddetli bir regülasyon baskısı olacağı için emisyon sınırlarının aşılmaması adına planlanan yatırımlar daha erkene çekilmek zorunda kalır. Emisyon azaltım kapsamında teknolojik gelişmeler takip edilip üretim süreçlerine entegre edilerek verimlilik artışı sağlanabilir. |
Kerevitaş halihazırda karbonsuzlaşma projesi çalıştığı için her ne kadar 2030 yılında EBİTDA'nın yaklaşık %10'una yakın bir etki (agresif regülatif düzenlemeler sebepli daha yüksek karbon birim fiyatı olması beklenir) oluşturacak olsa da 2050 yılında net sıfır hedefine ulaşılması durumunda finansal etki ortadan kalkacaktır. |
|
| Senaryo 2: İklimle Bağlantılı Regülasyonların Gecikmeli Etkisi |
RCP 8.5 (IPCC) + Current Policies (NFGS): Küresel ısınmanın 3°C ila 4°C' arasında sınırlandırıldığı ve iklimle bağlantılı fiziksel risklerin yoğun olarak hissedildiği durum. Bu senaryo, iklim politikalarının gecikmeli olarak uygulamaya alındığı ve geri dönülemeyen fiziksel risklerin gerçekleşmeye başladığını varsaymaktadır. |
Regülasyon baskısının günümüzde var olan hızıyla ilerlediği bu senaryoda Kerevitaş, ilgili regülasyona hızlı bir adaptasyon süreci geçirmek zorunda değildir. Ancak bu durumda iklim krizi sebepli fiziksel riskler artabilir ve değer zinciri boyunca özellikle tarımsal ham madde kıtlığı/fiyat artışı sebepli riskler doğabilir. (bknz İklim Değişikliği Sebepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Maliyet Artışı) |
Regülasyon baskısının daha hafif hissedileceği bu senaryoda birim karbon fiyatlandırmasının daha düşük olması beklenir. Bu durumda 2030 yılında olası etki EBITDA'nın %1'ünden düşüktür. 2050 yılında net sıfır hedefine ulaşılması durumunda bu finansal etki de ortadan kalkacaktır. |
BDDK'nın yayınladığı Türk Bankacılık Sektöründe Çevresel ve Sosyal Sürdürülebilirlik raporunda Türkiye'de toplam aktif payı %41,5 olan 11 bankanın "kömürle doğrudan bağlantılı faaliyetlere yönelik taahhütü"; toplam aktif payı %75,5 olan 15 bankanın ise kredi politikası ve tahsis süreci dokümanlarında İklimle Bağlantılı Finansal Risklere ilişkin açık ifadeler yer alıyor. EBRD gibi uluslararası finansman sağlayıcıları ise kömür kullanımından çıkışı taahhüt etmeyen şirketlere kredi kullandırmayacağını bildiriyor. Bu kapsamda var olan ekonomik konjonktür sebepli finansmana erişim kaynakları kısıtlı olan Kerevitaş, kömür kullanımı sebebiyle yeşil finansman kaynaklarından faydalanamayabilir ve finansman bulma yetkinliği azalabilir.
İlgili riskin şirketin doğrudan operasyonlarıyla bağlantısının yanı sıra finansman sağlayıcılarla ilişkili bir risk olması sebebiyle değer zincirinin üst akışını ilgilendirdiği görülmektedir. Operasyonları kapsamında 2 fabrikada devam eden kömür kullanımı yeşil finansman kaynaklarından faydalanılamamasına sebep olabilir. Bu sebeple sürdürülebilir dönüşüm için planlanan dönüşüm projelerine finansman bulunmasında zorluk yaşanabilir.
Kerevitaş yeşil finansman kaynaklarından faydalanamama riskini ortadan kaldırmak için uluslararası finans kuruluşlarıyla sürekli olarak temas halinde olup, ilgili kriterleri yerine getirmek adına çalışmalarını sürdürmektedir. 2 fabrikada da kömürden çıkış için ilgili fizibilite çalışmaları başlatılmış, ilgili fabrika müdürlerinin aksiyon planları hazırlamalar hedeflenmiştir.
Yeşil finansman kaynaklarından faydalanmanın şirkete en kritik katkısı daha düşük faiz ile geri ödemeleri sağlama imkanıdır. Hali hazırda görüşülen kredi tutarı ve düşük faiz oranı üzerinden yapılan hesaplamalar sayesinde ilgili yeşil finansmana ulaşılamaması durumunda ne kadar ek maliyete katlanılacağına dair bir çalışma yapılmıştır. Bu ek maliyet gelir tablosunda finansman giderlerini artırabilir ve bu durum net dönem karını düşürebilir. Nakit akışında ise finansman faaliyetlerindeki nakit akış çıkışı daha yüksek olacağından şirketin toplam nakit pozisyonu zayıflayabilir.
Yeşil Finansman Kaynaklarından Faydalanılmaması riskinin şirketin faaliyetleri üzerindeki potansiyel etkilerini anlamak ve değerlendirmek için, iki farklı senaryo kullanılarak iklimle ilgili bir senaryo analizi gerçekleştirilmiştir. Senaryolar, bölgesel ve uluslararası iklim tahminleri dahil olmak üzere, yetkili kaynaklardan elde edilen kamuya açık verilere dayanmaktadır.
Geliştirilen senaryolar, iklim modelleme ve projeksiyonlarında kullanılan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından hazırlanan Representative Concentration Pathways (RCP) ve Finansal Sistemi Yeşillendirme Ağı (NFGS) tarafından hazırlanan iyimser ve kötümser senaryolara ilişkin analizler barındırmaktadır. Senaryo Analizleri ile Gelecek Etkilerinin Değerlendirilmesi bölümünde kullanılan senaryolara ilişkin detaylara yer verilmektedir.
| Kullanılan Senaryo | Kerevitaş'a Etkisi | |||
|---|---|---|---|---|
| Tanımlamaları | Stratejik | Finansal | ||
| Senaryo 1: Yeşil Finansman Kaynaklarında Avantajların Artması |
RCP 2.6 (IPCC) + Below 2 (NFGS): Küresel ısınmanın 2°C ile sınırlandırılması ve yeşil finansman araçlarının yoğun olarak devreye alındığı durum. Bu senaryo, iş dünyasında sürdürülebilir dönüşümü desteklemek adına yeşil finansman kaynaklarının daha da avantajlı hale geleceğini varsaymaktadır. |
Şirketin avantajlı kredi kullanımından faydalanması adına kömürden çıkış başta olmak üzere fosil yakıt kullanımını sınırlandırması gerekmektedir. Bu sebeple 2 fabrikada kömür yerine doğalgaz tüketimi için ilgili altyapı çalışmaları yapılacaktır. |
2030 ve 2050 yıllarına ilişkin uzun dönemli finansal etki ilgili verilere erişilemediği için hesaplanamamıştır.4 |
|
| Senaryo 2: Yeşil Finansman Kaynaklarının Diğer Finansman Kaynaklarına Oranla Avantaj Sağlamaması |
RCP 8.5 (IPCC) + Current Policies (NFGS): Küresel ısınmanın 3°C ila 4°C' arasında sınırlandırıldığı ve iklimle bağlantılı fiziksel risklerin yoğun olarak hissedildiği durum. Bu senaryo, yeşil finansman araçlarının sınırlı olarak kullanıldığı ve şirketlere bir avantaj sağlamadığını varsaymaktadır. |
Yeşil finansman kaynaklarının şirketlere çok büyük avantaj sağlamadığı bu senaryoda, ilgili finansman kaynaklarından faydalanılamaması ek bir faiz maliyeti getirmeyecektir. Bu durumda Kerevitaş üretim süreçlerine business-as usual şekilde devam edebilir. |
2030 ve 2050 yıllarına ilişkin uzun dönemli finansal etki ilgili verilere erişilemediği için hesaplanamamıştır. |
25
Kuraklık, bilinçsiz/düzensiz sulama ya da iklim değişikliği sebepli hava olaylarından kaynaklı tarımsal ham maddenin üretiminde verim ve kalite düşüşü yaşanabilir. Olumsuz hava koşulları ve kuraklık tarımsal emtia sektöründe dalgalanmalara ve dolayısıyla mahsul kıtlığına veya hasadın önemli ölçüde azalmasına neden olabilir. Bu durum Kerevitaş'ın donuk gıda üretim faaliyetlerinde, kullanılan tarımsal emtiaların arz ve fiyatında ve ürün talebinde dalgalanmalara sebep olabilir.
Kerevitaş'ta toplam tarımsal satın almaların %92'sini temsil eden patates ve mısır özelinde yapılan değerlendirmelerde iklim krizi sebepli ortaya çıkan etkenler, Türkiye'de tarımsal ham maddenin birim fiyatlarını artıracağı gözlemlenmektedir. Bu durum ham madde satın alımlarındaki maliyetleri artırabilir.
İlgili risk Kerevitaş'ın kendi operasyonlarının öncesinde tarımsal üretim süreçlerini etkilemektedir. 2024 yılında 22 farklı ilden toplamda 140.577 ton tarımsal ham madde tedarik eden Kerevitaş'ın tarımsal satın alımlarının yaklaşık %92'sini patates ve mısır alımları temsil etmektedir. Bu iki ürüne doğrudan bağımlı bir üretim süreci olan şirket, bu ürünlerin toprak sağlığı, kuraklık ve su stresi gibi konulardan nasıl etkilendiğine ve etkileneceğine göre farklı riskleri mevcuttur. Kerevitaş'ın tarımsal üretim süreçlerini kendi tarlalarında değil, anlaşmalı tarım arazilerinde gerçekleştirmektedir. Bu sebeple tarımsal üretim süreçlerine ilişkin doğrudan kontrolü olmasa da bölgesel ölçümlemeler ve geniş tedarikçi ağı sayesinde iklim krizi sebepli tarımsal verimsizliğe sebep olacak riskleri bertaraf etmeyi planlamaktadır.
Satın alım gerçekleştirdiği bölgelerde çiftçilerle yakın ilişkileri olan Kerevitaş, ziraat mühendislerinin düzenli ziyaretleri, gerçekleştirdiği toprak sağlığı analizleri ve il bazlı su stresi seviyesi ölçümleri ham madde fiyat ve arzındaki dalgalanmalara karşı önlem almaktadır.
Tarım Arazilerinde Su Stresi Riski Çalışması: Satın alım yapılan tarımsal ürünlerin hem mahsul türüne hem de ürünlerin alındığı lokasyonlara göre su stresi dayanıklılığı ölçümlenmektedir. WRI Aqueduct Risk Atlas aracı kullanılarak gerçekleştirilen çalışma ile bugün, 2030 ve 2050 yıllarına ilişkin senaryo analizleri gerçekleştirilmekte, tarımsal ham madde tedarik zincirimizin dayanıklılığını gözlemlenmektedir. 2024 yılında gerçekleştirilen analizlerde tedarik edilen toplam tarımsal ham madde içerisinde bugün %48 oranla yüksek, %37 oranla orta ve yüksek, %14 oranla çok yüksek, %1 oranla da düşük ve orta riskli bölgelerden tedarik edildiği belirlenmiştir. Bu analizler sayesinde tarımsal ham madde satın alım süreçlerinde atılması gereken öncelikli adımlar planlanmaktadır.
Su kullanımı ile tarımsal üretim arasındaki bu kuvvetli bağın farkında olarak damla sulama yönteminin kullanımını yaygınlaştırmak adına 2015 yılından bu yana çiftçilerle beraber çalışılmaktadır. Bu kapsamda, tatlı mısır ekilen alanlarda damla sulama yönteminin yaygınlaştırılması için sözleşmeli çiftçilere damla sulama desteği sağlanırken, 2024 yılında bu destek 233.707 TL olarak belirlenmiştir. Damla sulama yapılan alanlarda 31 Milyon TL'ye yakın verim artışı, 4.063.488 m³ su tasarrufu, elde edilen enerji verimliliği sayesinde 2.059.200 kWh enerji tasarrufu, 6.177.600 TL finansal tasarruf elde edilmiştir.
Sürdürülebilir Tarım Çalışmaları: Su kıtlığı ve stresi riskini bertaraf etmek adına şirket anlaşmalı tarım arazilerinde damla sulama uygulamalarını yaygınlaştırmaktadır. Ayrıca, hazırlıkları geçtiğimiz 2 yıl boyunca devam eden, tarım sektöründe dijitalleşme ve yapay zeka destekli çözümleri artırmayı hedefleyen Akıllı Tarla Karar Destek Platformu projesini bu yıl hayata geçirilmeye başlamıştır. Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisi ile donatılan, erken uyarı alarm sistemi, drone ve sensörlerin kullanımı ile tarlalarda gübre ve su ihtiyaçlarını önceden tespit edilmesi amaçlanmaktadır. Tarımsal ham madde tedariği içerisinde en yüksek paya sahip olan patates bitkisi özelinde çalışılan bu projede; patates bitkisinin besleme ve büyümesi, toprak besin değerleri, hava tahmin verileri gibi parametreler takip edilmektedir. Bu sayede oluşabilecek hastalık ve zararların en aza indirilmesi amaçlanmaktadır. Platformun başarılı bir şekilde entegrasyonu ile ürün kalitesinde %20, ürün verimliliğinde %15 artış, kaynak kullanımında (insan gücü dahil) %40 oranında azalış hedeflenmektedir.
İklim krizi sebepli ortaya çıkan kuraklık, su kıtlığı ve su stresi gibi durumlar tarımsal ham maddelerde fiyat artışına sebep olabilir. Dondurulmuş gıda kapsamında tarımsal ham madde kullanımı yapan Kerevitaş, toplam satın alımlarının %92'sini temsil eden patates ve mısır özelinde bu fiyat artışından etkilenebilir. Tarımsal ham maddelerdeki fiyat artışı doğrudan üretim maliyetlerini artırır. Bu durum satışların maliyetine, brüt kar marjına ve faaliyet ile net kara etki eder. Ham madde fiyatlarının artması aynı zamanda stok maliyetlerini artırabilir. Tedarikçilere ödenecek tutarın artması sebebiyle ticari borçlar artacağı gibi, satış fiyatlarında yapılacak olası zam sebebiyle nakit girişi ve çıkışı arasında dengesizlik yaşanabilir.
| Kullanılan Senaryo | Kerevitaş'a Etkisi | |||
|---|---|---|---|---|
| Tanımlamaları | Stratejik | Finansal | ||
| Senaryo 1: İklim Değişikliği Sebepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Şiddetli Maliyet Artışı |
RCP 2.6 (IPCC) + Below 2 (NFGS): Küresel ısınmanın 2°C ile sınırlandırılması ve iklim politikalarının yoğun olarak devreye alındığı durum. Bu senaryoda WBCSD tarafından yapılan analizlere göre5 2020 yılıyla kıyaslandığında patates fiyatlarının 2025 yılında ton başına 58%, 2030 yılında ise 59%, 2050 yılında ise 64% artması bekleniyor. Mısır fiyatlarının ise 2025 yılında ton başına 1.2% artması, 2030 yılında ise 2.3% azalması, 2050 yılında ise 1.1% artması bekleniyor. |
Dondurulmuş gıda iş kolu için kritik önem taşıyan patates ve mısır ürünlerinin birim fiyatlarının artmasının yanı sıra olası verimsizlik ve ürünlerde kalite düşüşünün yaşanması stratejik ürünlerde sorunlara yol açabilir. Ancak Kerevitaş sahadaki ziraat mühendisleri, tohumdan atımından hasat sonrasına kadar tarımsal üretimin tüm adımlarında gerçekleştirdiği düzenli kontroller ile bu süreçte riskli durumları önden tespit etme becerisine sahiptir. |
Kerevitaş'ın tarımsal satın alımlarında en yüksek paya sahip olan patates6 ve mısır7 satın alımları odağında gerçekleştirilen analizde bu ürünlerin fiyatlandırmasının iklim krizinin derinleşmesine oranla nasıl etkileneceği değerlendirilmektedir. Yapılan analiz sonucunda patates birim fiyatında yaşanacak artışının etkisinin sürdürülebilir ya da rejeneratif tarım önlemleri almadığı durumda şiddetli şekilde artması beklenmektedir. Bu etkinin şu anki EBITDA'nın %10'una denk gelmesi beklenmektedir. |
|
| Senaryo 2: | RCP 8.5 (IPCC) + Current Policies (NFGS): Küresel ısınmanın 3°C ila 4°C' arasında sınırlandırıldığı ve iklimle bağlantılı fiziksel risklerin yoğun olarak hissedildiği durum. |
Bu senaryo odağında tarımsal ham maddede fiyat artışı özellikle 2030 yılından sonra beklendiği için Kerevitaş'ı bu |
Bu senaryoda Kerevitaş için asıl etki 2030 yılı son-rasında görülmeye |
İklim Değişikliği Se-bepli Tarımsal Üretimde Yaşanacak Orta Seviyeli Maliyet Artışı
Bu senaryoda WBCSD tarafından yapılan analizlere göre⁸ 2025 yılında ton başına 2.68%, 2030 yılında ise 3.57%, 2050 yılında ise 55.4% artması bekleniyor. Mısır fiyatlarının ise 2025 yılında ton başına 2.51%, 2030 yılında ise 6.73%, 2050 yılında ise 38% artması bekleniyor.
döneme kadar stratejik olarak derinden etkileyecek bir risk bulunmamakla beraber Kerevitaş sürdürülebilir tarım odaklı düzenli çalışmalarını sürdürerek var olan riskleri de bertaraf etmeye odaklanmaktadır.
başla-makta ve 2050 yılında şiddetlenmektedir. Bu etkinin 2030 yılında şu anki EBITDA'nın %1'ine denk gelmesi, ancak 2050 yılında %9'lara ulaşması beklenmektedir.
5 WBCSD - Climate Scenario: Food, Agriculture and Forest Products aracında ürün bazlı fiyatlandırmada küresel ortalamayı temsil etmektedir.
6 Tarımsal ham madde satın alımlarında %64,5'luk temsiliyeti bulunmaktadır.
7 Tarımsal ham madde satın alımlarında %20,5'luk temsiliyeti bulunmaktadır.
8 WBCSD - Climate Scenario: Food, Agriculture and Forest Products aracında ürün bazlı fiyatlandırmada küresel ortalamayı temsil etmektedir.
Riskleri yönetmenin yanı sıra, Kerevitaş benzer süreçleri kullanarak iklimle ilgili fırsatları da belirlemekte ve değerlendirmektedir. Bu analiz, doğal kaynaklara bağımlı olmayan sürdürülebilir ürünler için pazar fırsatları gibi
potansiyel faydaların anlaşılmasına yardımcı olmaktadır. Bu süreçler, genel risk yönetimi çerçevesine entegre edilerek iklimle ilgili konuların daha geniş stratejik karar alma süreçleriyle uyumlu olmasını sağlamaktadır.
Kerevitaş 2022 yılında başladığı karbonsuzlaşma süreci kapsamında planladığı enerji verimliliği projeler sayesinde emisyon etkisini azalttığı gibi enerji giderlerini azaltan adımlar atmaktadır. Fabrikalarda hayata geçirdiği enerji verimliliği projelerinin yanı sıra değer zincirinde satış süreçlerindeki çevresel etkiyi doğrudan etkileyen soğutucu dolaplardaki iyileştirmeler sayesinde çevresel ve finansal değer elde etmektedir.
Kerevitaş fabrikalarında hayata geçirdiği enerji verimliliği projeleri sayesinde doğrudan operasyonlarında enerji tasarrufu sağlamakta, bu sayede emisyon etkisini azaltmakta ve enerji tüketimine bağlı maliyet avantajı sağlamaktadır.
2023 yılında 1 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile 9 devam eden ve 2 tamamlanan olmak üzere toplam 11 proje; 2024 yılında ise 1.9 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile tamamlanan 12 proje ile enerji tasarrufu ve finansal tasarruf elde edilmiştir. 2024 yılında gerçekleştirilen projeler sayesinde 2.843 MWh enerji tasarrufu elde ederken projelerin finansal faydası ise 4.6 milyon TL olarak hesaplanmıştır.
Yıl içerisinde hayata geçirdiğimiz projelerimizi 2 ana başlıkta gruplandırdık.
Üretim Süreçlerinde İyileştirme: Büyük bir bölümü Adana fabrikasında olmak üzere tank izolasyonları, buhar hattı izolasyonu, proses revizyonu ve enerji kayıplarının engellenmesi odaklı süreç iyileştirme çalışmaları sayesinde enerji verimliliği gerçekleştirilmiştir.
Enerji Verimliliği Yüksek Teknolojiler: LED dönüşüm gibi enerji verimliliği yüksek teknolojilere geçiş sayesinde üretim süreçlerinin ötesinde enerji verimliliği gerçekleştirilmiştir.
Fabrikalarda hayata geçirilen enerji verimliliği projelerinin yanı sıra değer zincirinde alt akışta enerji verimliliğini sağlamak ve buna bağlı çevresel ayak izini azaltmak adına Dijital Dolap Takip uygulaması geliştirilmiştir. 2025 yılında canlıya alınması hedeflenen proje sayesinde, dolap arızaları için talep ve tespit süreçleri, satış ve bakım ekipleri tarafından dijital olarak takip edilebilecek. Bu sayede, arıza bildirimleri; satış ekipleri tarafından sistem üzerinden teknik ekiplere anında iletilmekte ve teknik ekipler arızalara daha hızlı ve etkili müdahale edebilmektedir. Anlık takip ve müdahale sayesinde dolapların gereksiz enerji tüketimi ve verimsiz çalışması önlenmektedir. Dolapların düzenli bakım ve onarım süreçleri optimize ederek, uzun vadede daha verimli ve sürdürülebilir bir kullanım sağlanmaktadır.
Doğrudan operasyonlar ve değer zinciri boyunca gerçekleştirilen enerji verimliliği projelerinde 2 yönlü finansal etki gerçekleşmektedir. Enerji verimliliği sayesinde kullanılan elektrik, doğalgaz gibi kaynaklara ilişkin giderler azalmakta ve bu gider kalemleri faaliyet giderlerinde düşüş yaratmaktadır. 2023 ve 2024 yıllarında gerçekleştirilen projeler sayesinde 8 milyon TL'nin üzerinde maliyet avantajı sağlanmıştır. Harcamalardaki bu düşüş, brüt kâr, faaliyet kârı ve operasyonel nakit akışını olumlu etkilemekte, enerji birim fiyatlarında yıllık artışlar göz önüne alındığında, bu avantaj yıllar içinde daha da büyüme potansiyeli göstermektedir. İkincil bir etki ise ilgili projelerin başlangıç yatırımları sebepli yatırım harcaması (CAPEX) etkisi olarak gözlemlenmektedir. 2023 ve 2024 yıllarında bu kapsamda 3 milyon TL'ye yakın yatırım gerçekleştirilmiştir.
İlgili projelerin yatırımları sebepli CAPEX yatırımlarında etki olduğu gibi enerji verimliliği sayesinde elde edilen finansal tasarruf sayesinde operasyonel giderlerde azalma öngörülmektedir. Son iki yıldır düzenli bir şekilde hayata geçirilen verimlilik projelerinde yaklaşık 3 milyon TL'lik bir yatırım gerçekleştirilmiş. Bu projeler sayesinde elde edilen finansal tasarruf ise yaklaşık 8 milyon TL olarak hesaplanmıştır.
İklimle bağlantılı her bir risk ile ilgili hedefler ve hedeflere uygun performans ölçütleri belirlenmiştir. Hedefler ve performans ölçütleri, Kerevitaş'ın iklimle ilgili risklerinin azaltılması ve bu kapsamdaki dayanıklılığının kısa, orta ve uzun vadede ilerlemesini ölçmek için geliştirilmiştir. Bu hedefler aynı zamanda, ilgili risklerin finansal etkisi hesaplanırken kullanılan ölçütleri dikkate alarak belirlenmiştir. Hedeflerdeki ilerlemeler sayesinde risklerin olumsuz etkisinin bertaraf edilmesi amaçlanmaktadır.
İklim riskleri içerisinde sera gazı emisyonları, kullanılan enerji kaynakları, su tüketimi ve tarımsal verimlilik odaklı riskler bulunduğu hedefler bu kapsamda geliştirilmiştir. İklim ile bağlantılı risk ve fırsatların değerlendirilmesinden başlayan süreç 2024 yılında ilk kez gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda ilgili hedeflerin takip süreci 2024 yılı baz alınarak yapılacak ve hedefler ilerlemelere uygun olarak her yıl gözden geçirilecektir.

Hedef 1:
2030 yılında Kapsam 1 ve 2 emisyonlarında net emisyonların %42 oranında azaltım
Hedef 2: 2050 yılında tüm değer zinciri boyunca (Kapsam 1,2 ve 3) net sıfır olunması
ETS ve karbon vergilendirme odaklı yasal düzenlemelere geçiş sürecindeki riskleri bertaraf etmek ve sera gazı emisyonları odağındaki etkimizi azaltmak adına karbonsuzlaşma planı hazırlıyoruz. 2030 ve 2050 yıllarını kapsayan ve 4 aşamada geliştirilen bu planda,
Bu adımda emisyonlara ilişkin kapsam sınırlamaları ve tanımları yapılırken üretim lokasyonları (Bursa, Afyon, İstanbul, Adana, Brunei, DFU İstanbul) ve iş birimleri (dondurulmuş gıda, yağ iş birimi ve DFU) bazında emisyon dağılımları çalışılmıştır.
Bu süreçte üretim lokasyon bazında 2027 yılına kadar üretim tahminlemeleri ilgili ekipler tarafından gerçekleştirilmiş, 2027- 2030 yılları arasında 2027 yılındaki üretim değerlerinin devam edeceği varsayılmıştır. İlgili üretim büyümelerine uygun olarak emisyon forecast senaryosu çalışılmıştır. Şirket büyümesinin yanı sıra şebekedeki yenilenebilir elektrik payının artacağı öngörüsü de emisyon forecastine dahil edilmiştir.
Gerçekleştirdiğimiz ön çalışmalar sonucunda kendi operasyonlarımızdan kaynaklı emisyonların azaltılması adına 2030 yılını, tüm değer zincirimizdeki doğrudan ve dolaylı emisyonlarımızın azaltılması adına ise 2050 yılını hedef aldık.
| Hedef | Hedef - Performans Takip Ölçütü |
Baz Yıl | Baz Yıl Performans | 2024 Performansı |
|---|---|---|---|---|
| Kapsam 1 Emisyonları (ton CO₂e) |
50.661 ton CO₂e | 49.276 ton CO₂e | ||
| 2030 yılında Kapsam 1 ve 2 |
Kapsam 2 Emisyonları (ton CO₂e) |
56.485 ton CO₂e | 64.994 ton CO₂e | |
| emisyonlarında %42 oranında azaltım |
Kapsam 1 + 2 Emisyonları (ton CO₂e) |
2021 | 107.146 ton CO₂e | 114.270 ton CO₂e |
| Emisyon Azaltım Oranı (%) |
Baz yıl performansı olduğu için herhangi bir iyileştirme ölçümlenmemiştir. |
Kapsam 1 ve 2 emisyon toplamında bir önceki yıla göre emisyon azaltımı gerçekleşmemiştir. |
||
| Kapsam 1 Emisyonları (ton CO₂e) |
50.661 ton CO₂e | 49.276 ton CO₂e | ||
| Kapsam 2 Emisyonları (ton CO₂e) |
2021& | 56.485 ton CO₂e | 64.994 ton CO₂e | |
| 2050 yılında tüm değer zinciri boyunca |
Kapsam 3 Emisyonları (ton CO₂e) |
2.333.544 ton CO₂e | 2.010.939 ton CO₂e | |
| (Kapsam 1,2 ve 3) net sıfır olunması |
Kapsam 1, 2 ve 3 Emisyonları (ton CO₂e) |
2022⁹ | 2.440.690 ton CO₂e | 2.125.209 ton CO₂e |
| Emisyon Azaltım Oranı (%) |
Baz yıl performansı olduğu için herhangi bir iyileştirme ölçümlenmemiştir. |
Kapsam 1,2 ve 3 toplam emisyonlarında bir önceki yıla göre %13'lük bir azaltım gerçekleşmiştir. Kapsam 3'deki düşüşten kaynaklanan bu azaltımın temel sebebi, palm yağı satın alımlarındaki azalmadır. |
9 Kapsam 3 Emisyonları 2022 yılından itibaren en geniş kapsamla hesaplanmaya başlamıştır.
2030 ve 2050 yılı hedeflerine ulaşma adına 4 ana aksiyon planımız bulunuyor.
gerçekleştirdiğimiz ve planladığımız enerji verimliliği çalışmaları sayesinde emisyonlarımızı etkileyen enerji tüketimlerimizde azalmaya gitmeyi hedefliyoruz. 2024 yılında 1.9 milyon TL'nin üzerinde yatırım ile yıl içerisinde tamamlanan ve devam eden olmak üzere toplam 14 enerji verimliliği projesini hayata geçirdik. Tank izolasyonu, buhar hattı izolasyonu, proses revizyonu ve enerji kayıplarının engellenmesi ve LED dönüşüm projeleri sayesinde 2.788 MWh enerji verimliliği sağladık. Tamamlanan projelerimiz sayesinde 770 ton CO₂e emisyonun önüne geçmeyi başardık.
Bu kapsamda devam eden projelerimizin tamamlanması sonucunda ise enerji verimliliği miktarını 2.890 MWh'e çıkarmayı hedefliyoruz. Elde ettiğimiz enerji tasarrufunun yanı sıra projeler sayesinde finansal tasarruf da elde ediyoruz. Daha az enerji ihtiyacı gerektiren üretim modellerine geçişimizi sağlayan bu projeler sayesinde yaklaşık 3.7 Milyon TL'lik finansal tasarruf elde etmeyi başardık.
I-REC Sertifikası: 2026 yılı itibariyle fabrikalarımızda kademeli olarak I-REC kullanımı ile elektrik tüketimimizi yenilenebilir enerji satın alarak gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Bu sayede Kapsam 2 emisyonlarımızı sıfırlamayı amaçlıyoruz. I-REC kullanımına geçiş için fabrika önceliklendirmesi ve fizibilite çalışmalarına devam ediyoruz.
Yenilenebilir Enerji Yatırımları: Afyon ve Adana fabrikalarımızın faydalanacağı şekilde Güneş Enerjisi (GES) kurulumları ile yenilenebilir enerji üretimi gerçekleştirmeyi ve enerji tüketimimizin belirli bir kısmını bu kaynaklardan sağlamayı hedefliyoruz. Fizibilite çalışmalarına devam ettiğimiz bu yatırımlar sayesinde yenilenebilir enerji tüketimimizi artırmayı amaçlıyoruz.
Yakıt Değişimi: Afyon Emirdağ ve Adana Marsa fabrikalarımızda kömür kullanımımız sebebiyle Kapsam 1 emisyonlarımızda yüksek etkiyle karşılaşıyoruz. 2024 yılında kömür kullanımı kaynaklı emisyonlarımı Kapsam 1 emisyonlarımızın %73'ünü oluşturdu. Bu iki fabrikamızda da kömür kullanımını sonlandırıp doğalgaz kullanımına geçmeyi planlıyoruz. Bu kapsamda kömürden çıkış adına vereceğimiz taahhütler ile yeşil finansman kaynaklarından faydalanmak adına görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz fizibilite çalışmaları sonucunda planladığımız yakıt dönüşümünün 3 Milyon € üzerinde bir yatırım gerektirdiğini ön görüyoruz. Ancak gerçekleştireceğimiz bu yatırım sayesinde yaklaşık 8.600 ton CO₂e azaltımı sağlamayı hedefliyoruz.
Tüm bu adımların yanı sıra şu aşamada karbonsuzlaşma hedefleri doğrultusunda karbon kredisi kullanılması planlanmamaktadır. Önümüzdeki dönemde kapsamda herhangi bir değerlendirme gerçekleşirse ilgili açıklama yapılacaktır.
Karbonsuzlaşma yol haritamız kapsamında planladığımız proje ve dönüşüm çalışmaları adına yeşil finansman kaynaklarından faydalanmak bizler için büyük önem taşıyor. Bu süreçte yeşil finansman kaynaklarına ulaşmamız için yakıt dönüşümü ile kömür tüketiminden çıkmak ise kritik rol oynuyor. İlgili riski bertaraf etmek için yenilenebilir enerji kullanımı ve kömürden çıkış çalışmalarını önceliklendiriyoruz. Bu dönüşüm sürecinde kendimize 2 hedef belirledik. Tüm fabrikalarımızı kapsayacak şekilde 2030 yılına kadar temiz enerjiye kademeli geçişin sağlanması ve kömür tüketimi olan Afyon Emirdağ ve Adana Marsa fabrikalarımızda kömürden çıkarak doğalgaz kullanımına geçişin sağlanmasını hedefliyoruz.
2030 yılına kadar daha temiz enerjiye kademeli geçişin sağlanması
Kömür tüketiminden çıkış için aksiyon planlarının ve yatırım fizibilitesinin çalışılması
| Hedef | Hedef - Performans Takip Ölçütü |
Baz Yıl | Baz Yıl Performansı | 2024 Performansı |
|---|---|---|---|---|
| 2030 yılına kadar daha temiz enerjiye kademeli geçişin sağlanması |
Yenilenebilir Enerji Kullanım Oranı (%) |
2024 | Yeni hedef olduğu için 2024 yılı performansı ile aynıdır. |
Yenilenebilir enerji kullanımının toplam enerji tüketimi içerisindeki payı %1'in altındadır. Ancak ilerleyen dönemde fizibilite çalışmaları devam eden yenilenebilir enerji yatırımlarının hayta geçirilmesi sayesinde bu oranın artması hedeflenmektedir. |
| 2025 yıl sonuna kadar kömür tüketiminden çıkış için aksiyon planlarını ve yatırım fizibilitesini çalışmak |
Kömür Tüketimi (MWh) |
2024 | Yeni hedef olduğu için 2024 yılı performansı ile aynıdır. |
98.539 MWh |
Yenilenebilir enerjiye geçiş adına satın alma ve üretim olmak üzere iki yol haritamız bulunuyor. 2026 yılı itibariyle fabrikalarımızda kademeli olarak I-REC kullanımı ile elektrik tüketimimizi yenilenebilir enerji satın alarak gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. I-REC kullanımına geçiş için fabrika önceliklendirmesi ve fizibilite çalışmalarına devam ediyoruz. Afyon ve Adana fabrikalarımızın faydalanacağı şekilde Güneş Enerjisi (GES) kurulumları ile yenilenebilir enerji üretimi gerçekleştirmeyi ve enerji tüketimimizin belirli bir kısmını bu kaynaklardan sağlamayı hedefliyoruz. Fizibilite çalışmalarına devam ettiğimiz bu yatırımlar sayesinde yenilenebilir enerji tüketimimizi artırmayı amaçlıyoruz.
Afyon Emirdağ ve Adana Marsa fabrikalarımızda kömür kullanımımız sebebiyle Kapsam 1 emisyonlarımızda yüksek etkiyle karşılaşıyoruz. Bu iki fabrikamızda da kömür kullanımını sonlandırıp doğalgaz kullanımına geçmeyi planlıyoruz. Bu kapsamda kömürden çıkış adına vereceğimiz taahhütler ile yeşil finansman kaynaklarından faydalanmak adına görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz fizibilite çalışmaları sonucunda planladığımız yakıt dönüşümünün 3 Milyon € üzerinde bir yatırım gerektirdiğini ön görüyoruz. Ancak gerçekleştireceğimiz bu yatırım sayesinde yaklaşık 8.600 ton CO₂e azaltımı sağlamayı hedefliyoruz.
Tarımsal üretim süreçlerinin devamlılığı, işimizin devamlılığı adına kritik rol oynarken; sürdürülebilir tarım pratikleri ile iklim krizinin tarımsal üretim üzerindeki etkisini azaltmaya odaklanıyoruz. Kuraklık, su stresi, su kıtlığı, toprağın verimsiz kullanımı, biyoçeşitlilik kaybı gibi iklim değişikliğinin oluşturduğu birçok riski bertaraf etmek üzere ziraat mühendislerimiz ve çiftçilerimiz ile birlikte çalışıyoruz.
Sürdürülebilir tarım uygulamalarını destekleyerek daha az su, daha az enerji kullanılmasını sağladığımız gibi çiftçilerimizin daha verimli bir şekilde çalışmalarını, gelirlerini artırmaları ve operasyonel maliyetlerini azaltarak finansal tasarruf elde etmelerine de destek oluyoruz.
2024 yılında %86'sı sözleşmeli olmak üzere 290 çiftçimiz ile çalıştık ve toplamda 140.577 ton tarımsal ham madde satın alımı gerçekleştirdik. Sözleşmeli çiftçilerimizin tamamına ziraat mühendislerimiz aracılığıyla danışmanlık veriyoruz. Bu kapsamda, çiftçi ekosistemimiz ile beraber sürdürülebilir tarım odaklı büyük bir etki yaratıyoruz.
Bu doğrultuda, iş modelinde önemli yere sahip olan tarımsal ham madde üretiminde yaşanabilecek olası verimsizlik ve maliyet artışına yönelik riskleri azaltmak adına 3 farklı hedef belirledik.
2030 yılına kadar rekabette farklılaşmayı sağlayacak sürdürülebilirlik ve ziraat odaklı Ar-Ge çalışmaları yapılması
2025 yılı içerisinde akıllı tarım ve verimli tohum çeşitlerinin saha uygulamalarını yapmak
2025 yılı içerisinde rejeneratif tarım için yapılacak deneme çalışmaları için altyapıyı hazırlanmak
| Hedef | Hedef - Performans Takip Ölçütü | |||||
|---|---|---|---|---|---|---|
| Ölçüt | 2024 Performansı | |||||
| 2030 yılına kadar rekabette farklılaşmayı sağlayacak sürdürülebilirlik ve ziraat odaklı Ar-Ge çalışmaları yapılması |
Anlaşmalı tarım arazilerinde Damla Sulama Desteği kapsamında 233.707 TL finansal destek, Tarımın Kadın Yıldızları projesi kapsamında sürdürülebilir tarım pratiklerini destekleyen kadın çiftçilerden 60.114.000 TL'lik alım gerçekleştirdik. |
|||||
| 2025 yılı içerisinde akıllı tarım ve verimli tohum çeşitlerinin saha uygulamalarını yapmak 2025 yılı içerisinde rejeneratif tarım için yapılacak deneme |
Sürdürülebilir Tarım Odaklı Finansal Destek (TRY) Akıllı Tarla Karar Destek Platformu ile Verimlilik Artışı |
Tarım sektöründe dijitalleşme ve yapay zeka destekli çözümleri artırmayı hedefleyen Akıllı Tarla Karar Destek Platformu projesini hayata geçirerek ürün kalitesinde %20, ürün verimliliğinde %15 artış hedefliyoruz. |
||||
| çalışmaları için altyapıyı hazırlanmak |
YSürdürülebilir tarım uygulamalarının desteklenmesi ve tarımsal ham madde satın alımlarında iklim krizi sebepli oluşacak fiyat artışlarının önüne geçmek adına çiftçilerimizle beraber çalıştığımız ve teknoloji yatırımı gerçekleştirdiğimiz çok adımlı bir yol haritamız bulunuyor.
Çiftçilerimizle beraber çalışırken ziraat mühendislerimiz tarafından verilen danışmanlık sayesinde üretim süreçlerine dair destek sağlıyor, üretim bölgelerinde gerçekleşen olumsuz tarımsal durumlardan haberdar olup kendi tarlaları için önlem almalarını ve daha verimli üretim yapmalarına destek oluyoruz. Tüm sözleşmeli çiftçilerimize sertifikalı tohum dağıtıyor, damla sulama desteği ile hem su tüketimini optimize etme hem de suda çözülebilir gübre ile nokta atışı gübre kullanımı yapmaya odaklanıyoruz. Ayrıca ürün gamımız içerisinde yer alan bitki köklerinin azot bağlayıcı özellikleri sayesinde ekim yapılan topraklarda daha az gübre kullanılıyor, bazı bitkilerimizin ise toprağı ıslah etme özelliği ile toprak sağlığını koruyoruz.
Sürdürülebilir tarım odağında yaptığımız Ar-Ge yatırımlarımız sayesinde önümüzdeki dönemde dijitalleşmenin gücünden faydalanarak daha hızlı aksiyon almayı ve toprağı daha az yorarak üretim yapmayı hedefliyoruz. Hazırlıklarını geçtiğimiz 2 yıl boyunca sürdürdüğümüz, tarım sektöründe dijitalleşme ve yapay zeka destekli çözümleri artırmayı hedefleyen Akıllı Tarla Karar Destek Platformu projesini bu yıl hayata geçirdik. Nesnelerin İnterneti (IoT) teknolojisi ile donatılan, erken uyarı alarm sistemi, drone ve sensörlerin kullanımı ile tarlalarda gübre ve su ihtiyaçlarını önceden tespit etmeyi amaçlıyoruz.
Tarımsal ham madde tedarikimiz içerisinde %75'lik pay ile en yüksek paya sahip olan patates bitkisi özelinde çalıştığımız bu projede; patates bitkisinin besleme ve büyümesi, toprak besin değerleri, hava tahmin verileri gibi parametreleri takip ediyor ve gerekli aksiyonları zamanında almayı amaçlıyoruz. Bu sayede oluşabilecek hastalık ve zararları en aza indiriyoruz. Platformun başarılı bir şekilde entegrasyonu ile ürün kalitesinde %20, ürün verimliliğinde %15 artış, kaynak kullanımında (insan gücü dahil) %40 oranında azalış hedefliyoruz.
TSRS Uyum raporunun hazırlanması sürecinde, iklimle ilgili risklerin ve fırsatların önceliklendirilmesi, finansal etkilerinin hesaplanması ve senaryo analizi süreçlerinde birçok kabul gerçekleştirmiştir. Bu tahminlemeler veriye erişim kısıtı olduğunda, değer zincirinde belirli paydaşlara ilişkin ulaşılamayan veriye ihtiyaç duyulduğunda ve gelecek odaklı verilere ilişkin yapılmıştır.
İklimle ilgili risk ve fırsatlar önceliklendirilirken gerçekleşmemiş olaylar üzerinden ilerlenmiş, eğer böyle bir risk gerçekleşirse şirketin karşılaşacağı etkiler öngörülmüştür. Yönetim ile birlikte alınan kararlar sonrasında riskin gerçekleşme olasılığına karar verilmiştir. Aynı şekilde ilgili riskin şirketin finansalları üzerindeki etkisi, hangi finansal odaklarını etkileyeceğine yönelik süreçlerde de risk gerçekleşirse etkisi ne olur yaklaşımı üzerinden çıkarımlar yapılmıştır.
Özellikle iklimle ilgili risk ve fırsatların finansal etkisinin hesaplanması kapsamında doğrudan ölçümlenemeyen veriler için tahminlemeler yapılmış, senaryo analizleri kapsamında ise Türkiye özelinde veri bulunamadığı durumlarda küresel ortalama değerlerle ilerlenmiştir.
Raporlama döneminin sonu ile bu belgenin yayınlanma tarihi arasında, iklim risklerini etkileyecek bir gelişme ya da grup yapısına ilişkin satın alma ya da satış işlemlerini kapsayan bir değişiklik meydana gelmemiştir. Ancak şirketin ticari unvanına ilişkin aşağıdaki önemli gelişme gerçekleşmiştir.
∙ Dönem içinde esas sözleşme değişikliği yapılmamıştır. Ancak şirketimiz, Yönetim Kurulu'nun 27.12.2024 tarihli kararı uyarınca; şirketimizin genişleyen ürün portföyü ve sinerjik odak alanları doğrultusunda, gıda alanındaki uzun vadeli
hedeflerimizle daha uyumlu bir kurumsal kimlik oluşturmak amacıyla şirket unvanının, "Besler Gıda ve Kimya Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi" olarak değiştirilmesine ve yapılacak ilk genel kurul toplantısında pay sahiplerinin onayına sunulmak üzere, şirketimiz esas sözleşmesinin, "Şirketin Unvanı" başlıklı 3. maddesinin tadiline ve bu kapsamda, uygun görüş ve izinleri alınmak üzere Sermaye Piyasası Kurulu'na ve takiben T.C. Ticaret Bakanlığına başvurulmasına ve iş bu kararın uygulanması için gerekli her türlü iş ve işlemin ifası için yönetimin yetkilendirilmesine karar verilmiştir.
| Konu | Metrik | Kategori | Ölçü Birimi |
2024 Performansı / Rapor Referansı | Kod |
|---|---|---|---|---|---|
| Enerji Yönetimi |
Tüketilen Toplam Enerji |
Nicel | MWh | 336.881 MWh | FB-PF 130a.1 |
| Şebeke Elektriği Yüzdesi |
% | %99,7 | |||
| Yenilenebilir Enerji Yüzdesi |
% | %0,03 | |||
| Çekilen Toplam Su | m³ | 2.558.224 m³ | FB-PF 130a.1 |
||
| Tüketilen Toplam Su | m³ | 562.274 m³ | |||
| Su Yönetimi |
Yüksek veya Aşırı Yüksek Su Stresi Olan Bölgelerde Her Birinin Yüzdesi |
Nicel | % | %100 Tesislerimizin bulunduğu koordinatlar özelinde günümüzde, 2030'da ve 2050'de su risklerine ilişkin farklı senaryoları çalıştık. WRI Aqueduct Water Risk Atlas aracını kullanarak gerçekleştirdiğimiz bu analizler sayesinde günümüzde 2 tesisimiz çok yüksek su stresi, 3 tesisimiz ise yüksek su kıtlığı riski ile karşı karşıya kalıyor. |
|
| Su kalitesi izinleri, standartları ve düzenlemeleri ile ilgili uyumsuzluk olaylarının sayısı |
sayı | 0 Bulunmamaktadır |
FB-PF 140a.2 |
||
| Su yönetimi risklerinin tanımı ve bu riskleri azaltmak için strateji ve uygulamaların tartışılması |
Tartışma ve Analiz |
- | 2022 yılından bu yana her yıl güncelleyerek devam ettiğimiz lokasyon bazlı su stresi analizimizi bu yıl da sürdürdük. Bu yıl analizlerimize su stresi verilerinin yanı sıra su kıtlığı riskini de ekledik. Su stresi analizleri sayesinde toplam su talebinin mevcut yenilenebilir yüzey ve yeraltı suyu kaynaklarına oranına ilişkin riskleri, su kıtlığı analizleri sayesinde de toplam su tüketiminin mevcut yenilenebilir su kaynaklarına oranına ilişkin riskleri öngörme şansı yakalıyoruz. |
FB-PF 140a.3 |
| Konu | Metrik | Kategori | Ölçü Birimi |
2024 Performansı / Rapor Referansı | Kod |
|---|---|---|---|---|---|
| İçerik Tedarik Zincirinin Çevresel ve Sosyal Etkileri |
Üçüncü taraf çevresel veya sosyal standartlarına göre sertifikalandırılmış kaynaklı gıda içeriklerinin yüzdesi ve standarda göre yüzdeler |
Nicel | % | %100 - Kalite standartlarımız odağında TS EN 9001: 2015 Kalite Yönetim Sistemi belgemiz bulunuyor. Gıda güvenliği odağında ise Uluslararası Gıda Güvenliği Yönetim Sisteminin önleyici yaklaşımını benimsiyoruz. Tüketici sağlığına ilişkin riskleri önceden belirleyerek Tehlike Analizleri ve Kritik Kontrol Noktaları (Hazard Analysis Critcal Control Point – HACCP) Sistemi ve TS EN ISO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemine uygun üretim gerçekleştiriyoruz. Gıda Güvenliği ve Kalite Standartlarımız: TS EN 9001: 2015 Kalite Yönetim Sistemi, Tehlike Analizleri ve Kritik Kontrol Noktaları (Hazard Analysis Critical Control Point HACCP) Sistemi, TS EN ISO 22000 Gıda Güvenliği Yönetimi Sistemi, BRCGS (Brand Reputation through Compliance Global Standards) onaylı Gıda Güvenliği Sistemi ve FSMA ek modülü, TSE – Helal Gıda Belgesi, Koşer Sertifikası, İyi Üretim Uygulamaları (GMP), Sürdürülebilir Palm Yağı Standartı (RSPO) |
FB-PF 430a.1 |
| Tedarikçilerin sosyal ve çevresel sorumluluk denetimi uygunsuzluk oranı |
Nicel | % | 86 tedarikçimizde denetim gerçekleştirirken, Kerevitaş standartlarına uyum sağlayamadığı için 8 tedarikçimizle iş ilişkimize son verdik. Aynı zamanda, 4 tedarikçimizde ise çevresel ve sosyal kriterler kapsamında denetimler gerçekleştirdik. 4 tedarikçimizde herhangi bir uyumsuzluğa rastlanmadı. |
FB-PF 430a.2 |
|
| Büyük ve küçük uygunsuzluklar için ilgili düzeltici faaliyet oranı |
Nicel | % | - | FB-PF 430a.2 |
|
| Yüksek veya Aşırı Yüksek Su Stresi olan bölgelerden elde edilen gıda bileşenlerinin yüzdesi |
Nicel | % | 2024 yılında 22 farklı ilden toplamda 140.577 ton tarımsal ham madde tedarik ettik. Tedarik edilen toplam tarımsal ham madde içerisinde bugün %48 oranla yüksek, %37 oranla orta ve yüksek, %14 oranla çok yüksek, %1 oranla da düşük ve orta riskli bölgelerden tedarik gerçekleştiriyoruz. Aynı tedarik haritasıyla devam ettiğimiz durumda, 2030 ve 2050 yıllarında ise özellikle çok yüksek ve yüksek riskli bölgelerin oldukça arttığını ve %90 seviyelerine geldiğini görüyoruz. |
FB-PF 440a.1 |
| Konu | Metrik | Kategori | Ölçü Birimi |
2024 Performansı / Rapor Referansı | Kod |
|---|---|---|---|---|---|
| İçerik Tedarik |
Yüksek veya Aşırı Yüksek Su Stresi olan bölgelerden elde edilen gıda bileşenlerinin yüzdesi |
Nicel | % | 2024 yılında 22 farklı ilden toplamda 140.577 ton tarımsal ham madde tedarik ettik. Tedarik edilen toplam tarımsal ham madde içerisinde bugün %48 oranla yüksek, %37 oranla orta ve yüksek, %14 oranla çok yüksek, %1 oranla da düşük ve orta riskli bölgelerden tedarik gerçekleştiriyoruz. Aynı tedarik haritasıyla devam ettiğimiz durumda, 2030 ve 2050 yıllarında ise özellikle çok yüksek ve yüksek riskli bölgelerin oldukça arttığını ve %90 seviyelerine geldiğini görüyoruz. |
FB-PF 440a.1 |
| Öncelikli gıda bileşenlerinin listesi ve çevresel ve sosyal hususlarla ilgili kaynak bulma risklerinin tartışılması |
Tartışma ve Analiz |
- | Satın alım yaptığımız tarımsal ürünlerin hem mahsul türüne hem de ürünlerin alındığı lokasyonlara göre su stresi dayanıklılığını ölçümlüyoruz. WRI Aqueduct Risk Atlas aracını kullanarak gerçekleştirdiğimiz çalışma ile bugün, 2030 ve 2050 yıllarına ilişkin senaryo analizleri gerçekleştirdik. Tedarik zincirimizin dayanıklılığını gözlemlemek adına kritik olan bu analizler sayesinde tarımsal ham madde satın alım süreçlerimizde atmamız gereken adımları planlamaya başladık. Bu yıl gerçekleştirdiğimiz çalışmalarda özellikle bu iki tarımsal ham madde özelinde iklim odaklı ek senaryo analizleri gerçekleştirdik. 2030 ve 2050 yıllarında iklim krizi sebepli farklı senaryo modellerinde patates ve mısır birim fiyatlarının artış oranlarını çalıştık. İklim riskleri analizimize de bu analizleri dahil |
FB-PF 440a.2 |
|
| ettik. |
Bu kılavuzda yer alan bilgiler 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren mali yılını (1 Ocak- 31 Aralık 2024) ve "Temel Tanımlamalar ve Raporlama Kapsamı" bölümünde ayrıntılandırıldığı gibi Kerevitaş'ın Türkiye'deki Adana, Brunei, Bursa, Afyon ve İstanbul lokasyonlardaki operasyonlarını kapsamakta olup taşeron ve alt yüklenici bilgilerini içermemektedir.
Bu rehber dokümanın hazırlanmasında aşağıdaki prensiplere dikkat edilmiştir:
Bu raporun amacı doğrultusunda Şirket aşağıdaki tanımlamaları yapmaktadır:
| Türü | Gösterge | Kapsam | ||
|---|---|---|---|---|
| Çevresel | Toplam Enerji Tüketimi (MWh) |
Raporlama döneminde, Şirket'in tükettiği yenilenebilir ve yenilenebilir olmayan enerji tüketimlerinin toplamını ifade etmektedir. Doğalgaz, Kömür, LPG, Dizel – Jeneratör, Dizel- Off road araçlar, Dizel – On road Araçlar, Benzin – On Road Araçlar ve Elektrik tüketimlerini ifade etmektedir. |
||
| Toplam Elektrik Tüketimi (MWh) |
Raporlama döneminde, Şirket'in servis sağlayıcı kurumlardan aldığı faturalardan takip edilen (12 aylık) ve finansal raporlama sistemleri ile haritalandırılabilen toplam elektrik tüketimini ifade etmektedir. Tüketim miktarına sanayi operasyonları amaçlı kullanım ve evsel amaçlı kullanım miktarları dahil edilmiştir. |
|||
| Yenilenebilir Enerji Yüzdesi (%) |
Raporlama döneminde, şirketin toplam enerji tüketimi içinde yenilenebilir kaynaklardan elde edilen enerjinin oranını ifade etmektedir. |
|||
| Kömür (ton) | Raporlama döneminde, Şirket'in sahasında depolan operasyonel işlemlerde kullanılan toplam kömür tüketimini ifade etmektedir. |
|||
| Araç Yakıtları- Dizel Tüketimi (Off road) (lt) |
Raporlama döneminde, Şirket'in Off road sınıfında kabul edilen araçlarda kullanılan toplam dizel tüketimini ifade etmektedir. |
|||
| Doğalgaz Tüketimi (m³) | Raporlama döneminde, Şirket'in servis sağlayıcı kurumlardan aldığı faturalardan takip edilen (12 aylık) operasyonel faaliyetlerinde kullandığı toplam doğalgaz tüketimini ifade etmektedir. |
|||
| Jeneratör Dizel Tüketimi (lt) |
Raporlama döneminde, Şirket'in jeneratörlerde kullandığı faturalarla takip edilen, toplam dizel tüketimini ifade etmektedir. |
|||
| LPG Tüketimi (kg) | Raporlama döneminde, Şirket'in operasyonel faaliyetlerde kullandığı faturalarla takip edilen toplam LPG tüketimini ifade etmektedir. |
|||
| Araç Yakıtları- Dizel Tüketimi (On Road) (lt) |
Raporlama döneminde, Şirket'e ait araçlarda kullanılan ve servis sağlayıcı firmalardan temin edilen faturalarla takip edilen toplam tükettiği dizel tüketimini ifade etmektedir. |
|||
| CO₂ Yangın Söndürücü (kg) |
Raporlama döneminde, Şirket'in servis sağlayıcı firmalardan temin ettiği faturalandırılabilir dolumu yapılan yangın söndürücülerin tüketimini ifade etmektedir. |
| Türü | Gösterge | Kapsam | ||
|---|---|---|---|---|
| Çevresel | Toplam Sera Gazı Emisyonu (ton CO₂e) |
Raporlama döneminde, Şirket'in Kapsam 1 Sera Gazı Emisyonları ve Kapsam 2 Sera Gazı Emisyonlar miktarlarının toplamını ifade etmektedir. |
||
| Kapsam 1 – Sera Gazı Emisyonu (tonCo₂e) |
Raporlama döneminde, Şirket'in sabit ve hareketli enerji tüketimi sonucu oluşan Doğalgaz, Kömür, LPG, Dizel -Jeneratör, Dizel - Off road araçlar, Dizel – On road Araçlar, CO₂ Yangın söndürücü kaynakları tüketimi sonrasında Kapsam 1 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir. Şirket, sera gazı emisyonlarını "TS EN ISO 14064-1:2018 Sera Gazları Bölüm 1: Sera Gazı Salımlarının ve Uzaklaştırmalarının Kuruluş Seviyesinde Hesaplanmasına ve Raporlanmasına Dair Kılavuz ve Özellikler" standardına göre hesaplamaktadır. |
|||
| Kapsam 2 – Sera Gazı Emisyonu (tonCo₂e) |
Raporlama döneminde, Şirket'in dolaylı enerji tüketimi sonucu oluşan Enerji tüketimi ve üretimi sonrasında Kapsam 2 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir. Şirket, sera gazı emisyonlarını "TS EN ISO 14064- 1:2018 Sera Gazları-Bölüm 1: Sera Gazı Salımlarının ve Uzaklaştırmalarının Kuruluş Seviyesinde Hesaplanmasına ve Raporlanmasına Dair Kılavuz ve Özellikler" standardına göre hesaplamaktadır. |
|||
| Kapsam 3 – Sera Gazı Emisyonu (tonCo₂e) |
Raporlama döneminde, Şirket'in Kapsam 3 sera gazı emisyonları ISO 14064- 1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır değer zincirindeki süreçlerin sebep olduğu Kapsam 3 olarak değerlendirilen sera gazı salımlarını ifade etmektedir. Kapsam 3 hesaplamalarında Dondurulmuş Gıda (Kerevitaş, DFU) ve Yağ (Marsa) iş birimleri için Küresel Sera Gazı Protokolü'nün (GHG Protocol); |
|||
| ∙ Kategori 1 – Satın Alınan Mal ve Hizmetler, ∙ Kategori 4 – Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım, ∙ Kategori 5 – Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar, ∙ Kategori 6 – İş Seyahatleri, ∙ Kategori 7 – Çalışan Ulaşımı, ∙ Kategori 9 – Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım |
||||
| kategorilerinde gerçekleştirilmiştir. | ||||
| Toplam Atık Miktarı (ton) | Raporlama döneminde, Şirket'in ortaya çıkardığı tehlikeli atık ve tehlikesiz atık toplam miktarını ifade etmektedir. |
|||
| Ambalaj Atıkları (ton) | Raporlama döneminde, Grup'un tehlikesiz atıkları içerisinde sınıflandırılan toplam ambalaj atıklarını ifade etmektedir. |
|||
| Toplam Kullanılan Su Miktarı (m³) |
Raporlama döneminde, Şirket'in aylık olarak sayaçlar ve faturalar ile takip ettiği, finansal raporlama sistemleri ile haritalandırılabilen toplam su tüketimini ifade etmektedir. |
|||
| Çekilen Su Miktarı (m³) | Raporlama döneminde, Şirket'in lokasyonlarına ait Su ve Kanalizasyon idareleri tarafından alınan ve faturalarla takip edilen (12 aylık) operasyonel ve operasyon dışı genel kullanım amaçlı toplam şebekeden çekilen su ile kuyulardan aylık olarak sayaçlarla takip edilen lokasyon bazlı su ve kanalizasyon idareleri tarafından alınan faturalarla takip edilen ve raporlama sistemleri ile haritalandırılabilen, operasyonel süreçlerde ve operasyon dışı genel kullanımda toplam su tüketiminin toplamını ifade etmektedir. |
|||
| Tedarikçilerin Sorumluluk Denetimi Uygunsuzluk Oranı (%) |
Raporlama döneminde gerçekleştirilen tedarikçi denetimi sırasında Şirket'in standartlarına uyum sağlayamayan tedarikçilerin total oranını ifade etmektedir. |
|||
| Su Stresi (%) | Raporlama döneminde, Şirket'in bölgedeki toplam su tüketiminin, o bölgenin yenilenebilir tatlı su kaynaklarına oranını ifade etmektedir. |
|||
| Atık Su Miktarı (m³) | Raporlama döneminde, Şirket'in su arıtma süreci sonrasında ortaya çıkan, sayaçlarla takip edilen toplam atık su miktarını ifade etmektedir. |
Şirket'in doğrudan enerji tüketimi kapsamında, Doğalgaz, Buhar, Kömür, LPG, Dizel – Jeneratör, Dizel- Off road Araçlar, Dizel – On Road Araçlar, Benzin – On Road Araçlar ve Elektrik tüketimlerinden oluşan birincil yakıt kaynakları raporlanmaktadır.
Adana, Kurtköy, Bursa, Afyon ve İstanbul lokasyonları için enerji tüketim kalemlerinin kilokalori cinsinden dönüşümleri yapılıp MWh cinsine dönüşümleri aşağıdaki hesaplamalar yapılarak gerçekleştirilmiştir;
| Enerji Kaynağı | Faaliyet Verisi Birimi | Alt Isıl Değer | Birim |
|---|---|---|---|
| Doğalgaz | Bin m3 | 8.250.000 | Kcal |
| Kömür | 1 ton | 6.100.000 | Kcal |
| LPG | 1 ton | 10.900.000 | Kcal |
| Dizel- Jeneratör ve Şirket Araçları (On Road & Off Road) | 1 ton | 10.200.000 | Kcal |
| Benzin (On Road) | 1 ton | 10.400.000 | Kcal |
| Elektrik | 1 MWh | 859.845 | Kcal |
Kullanılan enerji dönüşümleri aşağıdaki hesaplamalar kullanılarak gerçekleştirilmiştir;
1 kcal = 0.00000116222 MWh birim çevriminden yola çıkılarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yayınlanan tebliğde yer alan kalorifik değerler ve yoğunluk değerleri kullanılarak tüketim değerlerinin MWh cinsinden değerleri hesaplanmıştır.
*1: Enerji Kaynaklarının Ve Enerjinin Kullanımında Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik (Sayı : 28097) https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2011/10/20111027-5.htm
Kerevitaş Kapsam 1 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle sabit yanma, taşıma ve sızıntı aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır. Kapsam 1 Sera Gazı Salımları Sera Gazı Protokolü metodolojisi izlenerek yapılan hesaplamalarda, kullanılan emisyon faktörleri için 2006 Ulusal Sera Gazı Envanterleri için IPCC Kılavuzları*2, IPCC 6. Değerlendirme Raporu'nda*3 yer alan Küresel Isınma Potansiyeli değerleri (100 yıllık) ve Defra GHG Conversion Factors*5 kaynakları referans alınmıştır. Hesaplamaya dahil edilen sera gazları yakıt tüketim faaliyetleri sonucu gerçekleşen emisyonları içermektedir ve Emisyon Yönetimi CO₂, CH₄ ve N₂O gazlarını kapsamaktadır.
Formül: Emisyon Miktarı (TonCO₂eq) = Faaliyet Verisi (MWh)*Emisyon faktörü (CO₂-CH₄-N₂O)(Kg/Tj)
| Envanter Kaynağı | CO₂ Emisyon Faktörü (Kg/Tj) |
CH₄ Emisyon Faktörü (Kg/Tj) |
N₂O Emisyon Faktörü (Kg/Tj) |
Emisyon Verisi Birim |
|---|---|---|---|---|
| Doğalgaz | 56,100 | 1.0 | 0.1 | TonCO₂eq |
| Kömür | 101,000 | 10.0 | 1.5 | TonCO₂eq |
| Dizel Jeneratör | 74,100 | 3.0 | 0.6 | TonCO₂eq |
| Dizel Off-Road (Hareketli Yanma) | 74,100 | 4.2 | 28.6 | TonCO₂eq |
| Dizel On Road (Hareketli Yanma) | 74,100 | 3.9 | 3.9 | TonCO₂eq |
| Benzin On Road (Hareketli Yanma) | 69,300 | 33.0 | 3.2 | TonCO₂eq |
| CO₂ Yangın Söndürücü (kg) | 1 | - | - | TonCO₂eq |
Kerevitaş Kapsam 2 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır. Kapsam 2 Sera Gazı Salımları Sera Gazı Protokolü metodolojisi izlenerek yapılan hesaplamalarda, kullanılan emisyon Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Türkiye Elektrik Üretimi ve Elektrik Tüketim Noktası Emisyon Faktörleri Bilgi Formu: ETKB-EVÇED-FRM-042 Rev.00*1, ve Defra GHG Conversion Factors*2 kaynakları referans alınmıştır. Hesaplamaya dahil edilen sera gazları yakıt ve elektrik tüketim faaliyetleri sonucu gerçekleşen emisyonları içermektedir ve Emisyon Yönetimi CO₂, CH₄ ve N₂O gazlarını kapsamaktadır.
| Envanter Kaynağı | CO₂ Emisyon Faktörü | Emisyon Faktörü Birim | Emisyon Verisi Birim |
|---|---|---|---|
| Elektrik | 0.447 | T CO₂/MWh | TCO₂e/MWh |
Kerevitaş Kapsam 3 sera gazı emisyonları ISO 14064-1'e uygun olarak operasyonel kontrol ilkesiyle dolaylı yanma aktivitelerinden doğan enerji tüketimlerini kapsamaktadır.
Satın Alınan Mal ve Hizmetler kategorisi, hammadde ve ambalaj temelli satınalma türü, tonajı ve ürün tipleri üzerinden ecoinvent 3.10.1 ve Agribalyse 3.2 ve DEFRA 2024 veri tabanlarını kullanarak Şirket'in raporlama dönemi içerisinde satın alınan mal ve hizmetler sonrası oluşturduğu karbon emisyonlarını ifade etmektedir.
Yukarı Yönlü Taşıma ve Dağıtım kategorileri, taşıma türü, tonajı ve mesafeleri üzerinden DEFRA 2024 veri tabanını kullanarak Şirket'in raporlama dönemi içerisindeki yukarı yönlü taşıma ve dağıtım sırasında açığa çıkan karbon emisyonlarını ifade etmektedir.
Operasyonlarda Açığa Çıkan Atıklar kategorisi ambalaj ve hammadde atık türü, tonajı, miktarı ve bertaraf yöntemi gözetilerek ecoinvent 3.10.1 ve DEFRA 2024 veri tabanları kullanılarak Şirket'in raporlama dönemi içerisindeki operasyonlar sırasında açığa çıkan karbon emisyonlarını ifade etmektedir.
İş Seyahatleri kategorisi ulaşım türü ve mesafe bilgileri üzerinden DEFRA 2024 veritabanı kullanılarak hesaplanmıştır.
Çalışan Ulaşım kategorisi ise kategori 6 gibi ulaşım türü ve mesafe bilgileri üzerinden DEFRA 2024 veritabanı kullanılarak hesaplanmıştır.
Aşağı Yönlü Taşıma ve Dağıtım kategorileri, taşıma türü, tonajı ve mesafeleri üzerinden DEFRA 2024 veri tabanını kullanarak Şirket'in raporlama dönemi içerisindeki aşağı yönlü taşıma ve dağıtım sırasında açığa çıkan karbon emisyonlarını ifade etmektedir.
TSRS Uyum raporunun hazırlanması sürecinde, iklimle ilgili risklerin ve fırsatların önceliklendirilmesi, finansal etkilerinin hesaplanması ve senaryo analizi süreçlerinde birçok kabul gerçekleştirmiştir. Bu tahminlemeler veriye erişim kısıtı olduğunda, değer zincirinde belirli paydaşlara ilişkin ulaşılamayan veriye ihtiyaç duyulduğunda ve gelecek odaklı verilere ilişkin yapılmıştır.
İklimle ilgili risk ve fırsatlar önceliklendirilirken gerçekleşmemiş olaylar üzerinden ilerlenmiş, eğer böyle bir risk gerçekleşirse şirketin karşılaşacağı etkiler öngörülmüştür.
Yönetim ile birlikte alınan kararlar sonrasında riskin gerçekleşme olasılığına karar verilmiştir. Aynı şekilde ilgili riskin şirketin finansalları üzerindeki etkisi, hangi finansal odaklarını etkileyeceğine yönelik süreçlerde de risk gerçekleşirse etkisi ne olur yaklaşımı üzerinden çıkarımlar yapılmıştır.
Özellikle iklimle ilgili risk ve fırsatların finansal etkisinin hesaplanması kapsamında doğrudan ölçümlenemeyen veriler için tahminlemeler yapılmış, senaryo analizleri kapsamında ise Türkiye özelinde veri bulunamadığı durumlarda küresel ortalama değerlerle ilerlenmiştir.
Doğrulanan verilerinin ölçülmesi ve raporlanması kaçınılmaz olarak bir dereceye kadar tahmin içerir. Şirket seviyesinde veriler üzerinde %5'ten fazla bir değişiklik olduğu durumda, yeniden görüş beyanı düşünülebilir.

Besler Gıda ve Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Kurulu'na,
Besler Gıda ve Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve bağlı ortaklarının ("hepsi birlikte "Grup" olarak adlandırılacaktır) 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren yıla ait Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 1 "Sürdürülebilirlikle İlgili Finansal Bilgilerin Açıklanmasına İlişkin Genel Hükümler" ve Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 2 "İklimle İlgili Açıklamalar"a uygun olarak sunulan bilgiler ("Sürdürülebilirlik Bilgileri") hakkında sınırlı güvence denetimini üstlendik.
Güvence denetimimiz, önceki dönemlere ilişkin bilgileri ve Sürdürülebilirlik Bilgileri ile ilişkilendirilen diğer bilgileri (herhangi bir resim, ses dosyası, internet sitesi bağlantıları veya yerleştirilen videolar dâhil) kapsamamaktadır.
"Güvence sonucuna dayanak olarak yürütülen çalışmanın özeti" başlığı altında açıklanan şekilde gerçekleştirdiğimiz prosedürlere ve elde ettiğimiz kanıtlara dayanarak, Grup'un 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren yıla ait Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin, tüm önemli yönleriyle Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (''KGK'') tarafından 29 Aralık 2023 tarihli ve 32414(M) sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ("TSRS")'na göre hazırlanmadığı kanaatine varmamıza sebep olan herhangi bir husus dikkatimizi çekmemiştir. Önceki dönemlere ilişkin bilgiler hakkında bir güvence sonucu açıklamamaktayız.
Sürdürülebilirlik Bilgileri, 3 nolu sayfa ve 3 numaralı bölümünde açıklandığı üzere, bilimsel ve ekonomik bilgi eksikliklerinden kaynaklanan yapısal belirsizliklere maruz kalmaktadır. Sera gazı emisyonlarının hesaplanmasında bilimsel bilginin yetersizliği belirsizliğe yol açmaktadır. Ayrıca, gelecekteki muhtemel fiziksel ve geçiş dönemi iklim risklerinin olasılığı, zamanlaması ve etkilerine ilişkin veri eksikliği nedeniyle, Sürdürülebilirlik Bilgileri iklimle ilgili senaryolara dayalı belirsizlikler içermektedir.
PwC Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş. Kılıçali Paşa Mah. Meclis-i Mebusan Cad. No:8 İç Kapı No:301 Beyoğlu/İstanbul T: +90 212 326 6060, F: +90 212 326 6050, www.pwc.com.tr Mersis Numaramız: 0-1460-0224-0500015

Grup Yönetimi aşağıdakilerden sorumludur:
Üst Yönetimden Sorumlu olanlar, Grup'un sürdürülebilirlik raporlama sürecinin gözetiminden sorumludur.
Aşağıdaki hususlardan sorumluyuz:
Yanlışlıklar hata veya hile kaynaklı olabilir. Yanlışlıkların, tek başına veya toplu olarak, Sürdürülebilirlik Bilgileri kullanıcılarının buna istinaden alacakları ekonomik kararları etkilemesi makul ölçüde bekleniyorsa bu yanlışlıklar önemli olarak kabul edilir.
Yönetim tarafından hazırlanan Sürdürülebilirlik Bilgileri hakkında bağımsız bir sonuç bildirmekle sorumlu olduğumuz için, bağımsızlığımızın tehlikeye girmemesi adına Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin hazırlanma sürecine dâhil olmamıza izin verilmemektedir.

KGK tarafından yayımlanan Güvence Denetimi Standardı 3000 "Tarihi Finansal Bilgilerin Bağımsız Denetimi veya Sınırlı Bağımsız Denetimi Dışındaki Diğer Güvence Denetimleri" ve Sürdürülebilirlik Bilgileri'nde yer alan sera gazı emisyonlarına ilişkin olarak Güvence Denetimi Standardı 3410 "Sera Gazı Beyanlarına İlişkin Güvence Denetimleri" ne uygun olarak sınırlı güvence denetimini gerçekleştirdik.
KGK tarafından yayımlanan ve dürüstlük, tarafsızlık, mesleki yeterlik ve özen, sır saklama ve mesleğe uygun davranış temel ilkeleri üzerine bina edilmiş olan Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar'daki (Bağımsızlık Standartları Dâhil) (Etik Kurallar) bağımsızlık hükümlerine ve diğer etik hükümlere uygun davranmış bulunmaktayız. Şirketimiz, Kalite Yönetim Standardı 1 hükümlerini uygulamakta ve bu doğrultuda etik hükümler, mesleki standartlar ve geçerli mevzuat hükümlerine uygunluk konusunda yazılı politika ve prosedürler dâhil, kapsamlı bir kalite yönetim sistemi sürdürmektedir. Çalışmalarımız, denetçiler ve sürdürülebilirlik ve risk uzmanlarından oluşan bağımsız ve çok disiplinli bir ekip tarafından yürütülmüştür. Grup'un iklim ve sürdürülebilirlikle ilişkili risk ve fırsatlarına yönelik bilgilerin ve varsayımların makuliyetini değerlendirmeye yardımcı olmak için uzman ekibimizin çalışmalarını kullandık. Verdiğimiz güvence sonucundan tek başımıza sorumluyuz.
Sürdürülebilirlik Bilgileri'nde önemli yanlışlıkların ortaya çıkma olasılığının yüksek olduğunu belirlediğimiz alanları ele almak için çalışmalarımızı planlamamız ve yerine getirmemiz gerekmektedir.
Uyguladığımız prosedürler mesleki muhakememize dayanır. Sürdürülebilirlik Bilgileri'ne ilişkin sınırlı güvence denetimini yürütürken:

Sınırlı güvence denetiminde uygulanan prosedürler, nitelik ve zamanlama açısından makul güvence denetiminden farklıdır ve kapsamı daha dardır. Sonuç olarak, sınırlı güvence denetimi sonucunda sağlanan güvence seviyesi, makul güvence denetimi yürütülmüş olsaydı elde edilecek güvence seviyesinden önemli ölçüde daha düşüktür.
PwC Bağımsız Denetim ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik A.Ş.

Orhan Öztürk, SMMM Sorumlu Denetçi
İstanbul, 15 Ağustos 2025

Kısıklı Mahallesi, Ferah Caddesi, Yıldız Holding Placid Bloğu No: 1/A 34692 Büyük Çamlıca/İstanbul T:+90 850 209 16 16
www.besler.com.tr






Have a question? We'll get back to you promptly.