Environmental & Social Information • Aug 5, 2025
Environmental & Social Information
Open in ViewerOpens in native device viewer



Bu rapor, Banvit Bandırma Vitaminli Yem Sanayi A.Ş.'nin ("Şirket" veya "Banvit") 2024 yılına ait sürdürülebilirlik performansını ve bu kapsamdaki önemli çevresel, sosyal ve yönetişim (ÇSY) konularına ilişkin yönetim yaklaşımını; sürdürülebilirlikle ilgili finansal bilgilerle birlikte kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşmak amacıyla hazırlanmıştır. Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ("TSRS") çerçevesinde, TSRS 1 "Sürdürülebilirlikle İlgili Finansal Bilgilerin Açıklanmasına İlişkin Genel Hükümler" ve TSRS 2 "İklimle İlgili Açıklamalar" standartlarına uygun olarak yapılandırılan bu rapor; Banvit'in sürdürülebilirlik stratejisi, hedefleri, yönetişim yapısı, risk ve fırsat yönetimi süreçleri ile metrik temelli performans bilgilerini kapsamaktadır.
Raporlama kapsamı, Banvit ve bağlı ortaklıkları ile sınırlı olup, 1 Ocak – 31 Aralık 2024 tarihleri arasındaki yıllık raporlama dönemine dayanmaktadır. Sürdürülebilirlikle ilgili finansal açıklamalar, TSRS 1 kapsamında tanımlanan önemlilik ilkesi ile veri uygunluğu, mevcut beceri, yetenek ve kaynaklar ölçüsünde ele alınmıştır. Rapor aynı döneme ait finansal raporla paralel şekilde hazırlanmış olup, birlikte değerlendirilmesi tavsiye edilmektedir. TSRS kapsamında hazırlanan yayımlanan bu rapor, ilgili finansal tabloların kamuya açıklanmasının ardından yayınlanmakta ve kamuoyuyla paylaşılmaktadır. Rapor içerisinde yer alan tüm finansal bilgiler ve rakamlar Türk Lirası ("TL") cinsinden ifade edilmiştir.
Raporlama döneminin bitiminden sonra ancak sürdürülebilirlikle ilgili finansal açıklamaların yayımlanmasından önce elde edilen ve dönem sonu itibarıyla geçerli olan koşulları etkileyen önemli bilgiler değerlendirilmiş; bu kapsamda, TSRS 1'in 67. ve 68. paragrafları uyarınca açıklamalar güncellenmiş ve rapora yansıtılmıştır.
Bu rapor, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu ("KGK") tarafından yayımlanan TSRS standartlarına ve açıklama yükümlülüklerine tam uyumlu olacak şekilde hazırlanmıştır.
Her bir açıklama ilgili TSRS maddeleriyle açık biçimde ilişkilendirilmiştir. İlk raporlama yılı olması nedeniyle, TSRS uygulamasına ilişkin geçiş hükümleri kapsamında yalnızca iklimle ilgili risk ve fırsatlara ilişkin bilgiler açıklanmış; geçmiş dönemle ilgili karşılaştırmalı veriler sunulmamış ve kapsam 3 veri seti açıklanmamıştır. Bu doğrultuda, TSRS 1 E3, E4 ve TSRS 2 C3, C4 ve TSRS Uygulama Kapsamına İlişkin Kurul Kararı'nın Geçici 3.Maddesi uyarınca tanınan geçiş muafiyetlerinden yararlanılmıştır.
Raporda sunulan veri setleri; şirketin iç kontrol sistemleri, ilgili birimlerin kayıtları ve doğrulanabilir kurumsal kaynaklar üzerinden derlenmiş; hesaplama yöntemleri ise ilgili ulusal ve uluslararası teknik standartlar ve tanınmış metodolojiler temel alınarak yapılandırılmıştır. TSRS'ye uygunluk açısından hazırlanan bu rapor, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK) tarafından 29 Aralık 2023 tarihli ve 32414(M) sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları doğrultusunda zorunlu tutulan sürdürülebilirlik güvence denetimi kapsamında bağımsız denetim kuruluşu tarafından GDS 3000 "Tarihi Finansal Bilgilerin Bağımsız Denetimi veya Sınırlı Bağımsız Denetimi Dışındaki Güvence Denetimleri" ve GDS 3410 "Sera Gazı Beyanlarına İlişkin Güvence Denetimleri" standartları kapsamında sınırlı güvence denetimine tabi tutulmuştur.
Rapor içeriğinde yer alan bazı açıklamalar, geçmiş dönem performansının yanı sıra geleceğe yönelik öngörüler de içerebilir. Bu tür öngörüler; mevcut varsayımlar, kaynaklar, stratejik planlamalar ve piyasa koşulları temelinde oluşturulmuş olup, gerçekleşebilecek dışsal gelişmelere bağlı olarak farklılık gösterebilir.
Raporla ilgili her türlü görüş, değerlendirme ve geri bildirim [email protected] aracılığıyla Şirketimizle paylaşılabilir.

| Rapor Hakkında | 03 |
|---|---|
| Yönetişim | 04 |
| TSRS 1 27 a i | 04-05 |
| TSRS 1 27 a ii | 05 |
| TSRS 1 27 a iii | 06 |
| TSRS 1 27 a iv | 06 |
| TSRS 1 27 a v | 07 |
| TSRS 1 27 b i | 07 |
| TSRS 1 27 b ii | 08 |
| Strateji | 09 |
| TSRS 2 10-11-12 | 09 |
| TSRS 2 13 | 10 |
| TSRS 2 14 | 10-11 |
| TSRS 2 15-21 | 19-20 |
| TSRS 2 22 | 14 |
| TSRS 2 23 | 14 |
| Risk Yönetimi | 15 |
| TSRS 2 25 | 15 |
| Metrikler ve Hedefler | 16 |
| Kapsam 1 ve Kapsam 2 Emisyonları | 16 - 21 |
| TSRS Sektör Bazlı Metrikler | 18-21 |
| Sınırlı Güvence Raporu | 22-24 |
Banvit Yönetim Kurulu, şirketin sürdürülebilirlik ve iklim stratejisinin onaylanmasından, çevresel, sosyal ve yönetişim performansının izlenmesinden, sürdürülebilirlik politikalarının uygulanmasından ve bu faaliyetlerin kurumsal yönetişim sistemine entegrasyonundan nihai olarak sorumludur.
Bu sorumluluk yalnızca stratejik yönlendirme ile sınırlı olmayıp uygulama düzeyindeki faaliyetlerin izlenmesi, değerlendirilmesi ve gerektiğinde iyileştirilmesinin yanı sıra, sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili risk ve fırsatların tanımlanması, önceliklendirilmesi ve kurumsal risk yönetimi sistemine entegre edilmesini de kapsamaktadır. Yönetim Kurulu'nun sürdürülebilirlik ve iklim konularındaki temel sorumluluk alanları aşağıda özetlenmiştir:
TSRS 1 27 a i
Banvit'te sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili uygulamaların operasyonel düzeyde etkili şekilde yürütülmesini temin etmek amacıyla, Kurumsal Yönetim Komitesi'ne bağlı üç ana Çalışma Grubu yapılandırılmıştır. Her bir grup, belirli tematik alanlarda izleme, değerlendirme ve raporlama görevleri üstlenir:
TSRS 1 27 a i
TSRS 1 27 a ii
Enerji, su, atık, emisyon gibi çevresel göstergelerin takibinden sorumlu olan bu grup; iklim risklerinin değerlendirilmesi, çevresel regülasyonlara uyum ve TSRS 2 metriklerinin toplanmasında görev üstlenir.

Yönetim Komitesi'ne sunar.
Bu yapı, Banvit'te sürdürülebilirlik yönetişiminin stratejik karar alma süreçlerinden operasyonel uygulamalara ve sosyal etki yönetimine kadar tüm düzeylerde etkin, izlenebilir ve Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ile tam uyumlu şekilde kurumsallaşmasını sağlamaktadır.
Tarımsal ve hayvansal girdi süreçlerinde sürdürülebilirlik kriterlerinin uygulanmasını izlemekten sorumlu olan bu grup; yerel tedarikçilerin teşviki, hayvan refahı, izlenebilirlik ve sorumlu üretim ilkelerini koordine eder.

Banvit, sürdürülebilirlikle ilgili risk ve fırsatlara karşılık vermek üzere geliştirilen stratejilerin denetimi sürecinde, Yönetim Kurulu ve Kurumsal Yönetim Komitesi üyelerinin bilgi, farkındalık ve stratejik değerlendirme yetkinliklerinin önemini gözetmektedir.
Bu kapsamda, sürdürülebilirlik yönetişiminin yalnızca yapısal sorumluluklarla sınırlı kalmaması; karar alıcıların teknik yeterlilik, mevzuat bilgisi ve stratejik bakış açısı gibi alanlarda desteklenmesi gerektiği yönünde bir anlayış benimsenmiştir.
Kurumsal Yönetim Komitesi, yönetişim organlarının sürdürülebilirlik yetkinliklerinin gelişimini destekleme işlevini üstlenmektedir. Bu çerçevede:
Mevcut durumda, yönetişim organlarının sürdürülebilirlik konularındaki bilgi düzeylerinin artırılmasına yönelik sistematik bir eğitim programı uygulanmamış; ancak bu alandaki kurumsal gelişim ihtiyacı Komite bünyesinde ön değerlendirme konusu olmuştur.
Banvit, sürdürülebilirlik yönetişiminin güçlendirilmesi amacıyla, yönetişim organlarının bilgi düzeyini izlemeye ve bu alandaki gelişimi fırsat bazlı uygulamalarla desteklemeye yönelik yaklaşımlar geliştirmeyi hedeflemektedir.
Sürdürülebilirlik karar süreçlerinde bilgi desteği sağlanması, gibi başlıklar, kurumsal gündem
TSRS 1 27 a v
Olağan dışı gelişmeler, yeni yayımlanan mevzuat veya stratejik güncellemeler gibi durumlarda, Komite gerekli bilgilendirmeleri gündem dışı olarak da Yönetim Kurulu'na iletir.
Banvit'te sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili yönetim süreçlerinin etkin şekilde yürütülebilmesi için Kurumsal Yönetim Komitesi ile Yönetim Kurulu arasında düzenli ve sistematik bir bilgilendirme akışı tesis edilmiştir.
Kurumsal Yönetim Komitesi, sürdürülebilirlik çalışmalarına ilişkin izleme, değerlendirme ve yönlendirme görevlerini yerine getirirken, bu kapsamda oluşturulan gelişim raporlarını ve uygulama analizlerini Yönetim Kurulu'na sunmaktadır.
Kurumsal Yönetim Komitesi, yılda en az dört defa toplanır. Her toplantının ardından alınan kararlar ve değerlendirilen konular, yapılandırılmış biçimde Yönetim Kurulu'na raporlanır.
Her yıl sonunda, sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında kaydedilen gelişmeler, hedeflenen ve gerçekleşen performanslar, risk ve fırsat analizleri ile TSRS kapsamında yürütülen faaliyetler özetlenerek Yönetim Kurulu'na sunulur. Her çeyrekte, sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında kaydedilen gelişmeler, performans göstergeleri, risk ve fırsat analizleri ile TSRS kapsamında yürütülen faaliyetler Kurumsal Yönetim Komitesi ile birlikte Yönetim Kurulu'na sunulmaktadır.
Sürdürülebilirlik ve iklim başlıkları, Yönetim Kurulu toplantı gündeminde daimî olarak yer almakta ve ilgili gelişmeler düzenli olarak değerlendirmeye açılmaktadır.
Bu yapı sayesinde, sürdürülebilirlik ve iklim konularında alınacak kararlar, güncel ve denetlenebilir bilgiler temelinde şekillendirilmekte, yönetişim süreçlerinde süreklilik ve şeffaflık sağlanmaktadır. Sürdürülebilirlik ve iklim başlıkları, Yönetim Kurulu toplantılarının gündeminde daimî olarak yer almakta; her çeyrekte güncel gelişmeler, performans verileri ve ilgili risk–fırsat değerlendirmeleri düzenli şekilde gözden geçirilmektedir. Bu sayede Yönetim Kurulu, sürdürülebilirlik alanındaki stratejik kararları güncel bilgiler ışığında alma imkânına sahip olmaktadır.
Komite, sürdürülebilirlik hedeflerinin orta ve uzun vadeli iş stratejileriyle uyumunu sağlamak amacıyla stratejik planlama çalışmalarına katkı sunar.
Banvit'te sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili konular, yalnızca ayrı bir gündem olarak değil, şirketin uzun vadeli stratejik karar mekanizmalarının ayrılmaz bir bileşeni olarak ele alınmaktadır. Şirketin büyüme planları, yatırım kararları, finansal planlama süreçleri ve operasyonel hedefleri oluşturulurken sürdürülebilirlik ilkeleri ve iklimle ilgili risk–fırsat analizleri temel değerlendirme kriterlerinden biri olarak dikkate alınır.
Kurumsal Yönetim Komitesi, sürdürülebilirlik stratejisinin şirketin genel stratejik yönelimleriyle uyumlu şekilde şekillendirilmesini gözetmekte; bu bağlamda aşağıdaki işlevleri yürütmektedir:
Komite, sürdürülebilirlik hedeflerinin orta ve uzun vadeli iş stratejileriyle uyumunu sağlamak amacıyla stratejik planlama çalışmalarına katkı sunar.
Yatırım ve Operasyonel Kararlarda Geri Bildirim:
Sürdürülebilirlik hedeflerine dair performans göstergeleri, stratejik hedeflerle ilişkili biçimde oluşturulmakta ve bu göstergeler yıllık planlama sürecinde dikkate alınmaktadır.
Bu sistematik entegrasyon sayesinde Banvit'in sürdürülebilirlik yaklaşımı, yalnızca uyum amacıyla değil, kurumsal dayanıklılığı artırmak, marka değerini yükseltmek ve uzun vadeli rekabet avantajı sağlamak için stratejik bir unsur olarak konumlandırılmaktadır.

İklim değişikliği, regülasyonlar, pazar talepleri ve kaynak verimliliği gibi sürdürülebilirlik odaklı risk ve fırsatlar stratejik risk yönetimi sistemlerine entegre edilmekte ve değerlendirme sonuçları Yönetim Kurulu'na sunulmaktadır. Sürdürülebilirlikle bağlantılı stratejik risk ve fırsatlar, Kurumsal Yönetim Komitesi'nin gözetiminde ilgili birimler tarafından takip edilmekte ve bu analizler, karar alma süreçlerinde dikkate alınmak üzere iç raporlama süreçleriyle yönetilmektedir.
TSRS 1 27 b i
Banvit'te sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili konular, yalnızca ayrı bir gündem olarak değil, şirketin uzun vadeli stratejik karar mekanizmalarının ayrılmaz bir bileşeni olarak ele alınmaktadır. Şirketin büyüme planları, yatırım kararları, finansal planlama süreçleri ve operasyonel hedefleri oluşturulurken sürdürülebilirlik ilkeleri ve iklimle ilgili risk–fırsat analizleri temel değerlendirme kriterlerinden biri olarak dikkate alınır.
Mevcut durumda sürdürülebilirlik göstergeleri doğrudan bireysel ücretlendirme sistemlerine entegre edilmemiş, bu konuda gelişim ihtiyacı tespit edilmiştir. Orta vadede, sürdürülebilirlik performansının yönetici hedeflerine yansıtılması ve prim/ödül sistemlerinde bu tür kriterlere yer verilmesi planlanmaktadır.
Bu yapı, sürdürülebilirlik hedeflerinin belirlenmesi ve kurumsal performansla ilişkilendirilmesini mümkün kılmakta, ancak bireysel teşvik sistemine entegrasyon için geliştirme alanları sunmaktadır.
Kurumsal Yönetim Komitesi, sürdürülebilirlik hedeflerinin gerçekleşme düzeyini dönemsel olarak gözden
Banvit'te sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili stratejik yönlendirme Yönetim Kurulu sorumluluğunda yürütülmekte, bu stratejilerin uygulama düzeyinde hayata geçirilmesi için belirli yöneticiler ve destekleyici yapılar görevlendirilmiştir. Kurumsal Yönetim Komitesi'nin yönlendirmesiyle aşağıdaki yapılandırmalar hayata geçirilmiştir:
İlgili departman yöneticileri, kendi görev alanlarında sürdürülebilirlik uygulamalarını planlamak, uygulamak ve sonuçlarını raporlamakla sorumlu olarak görevlendirilmiştir.
Belirtilen tüm görevlerin yerine getirilme düzeyi Kurumsal Yönetim Komitesi tarafından izlenmekte ve düzenli olarak Yönetim Kurulu'na raporlanmaktadır.
Bu yapı sayesinde Banvit'te sürdürülebilirlik stratejileri yalnızca stratejik düzeyde belirlenmekle kalmayıp, icra düzeyinde kurumsal sorumluluklar ve sürekli izleme mekanizmalarıyla da desteklenmektedir.
Komiteye bağlı olarak faaliyet gösteren bu gruplar, operasyonel düzeyde sürdürülebilirlik stratejisinin uygulanmasına katkı sunmakta ve Kurumsal Yönetim Komitesi'ne düzenli olarak geri bildirimde bulunmaktadır:
TSRS kapsamında sürdürülebilirlik raporlaması ile kurumsal finansal yönetim süreçleri arasındaki tutarlılığı ve bütünlüğü sağlamak amacıyla, CFO ve Mali İşler Birimi özel olarak yetkilendirilmiştir. Bu kapsamda;
Çevre ve İklim Çalışma Grubu: Enerji verimliliği, emisyon yönetimi, çevresel uyum ve iklim risklerinin takibi.
Sosyal Sorumluluk ve Paydaş Çalışma Grubu: İnsan hakları, iş sağlığı ve güvenliği, çalışan katılımı ve paydaş
Ürün ve Tedarik Sürdürülebilirliği Grubu: Sürdürülebilir tarım uygulamaları, tedarik zinciri denetimleri ve
Raporlamanın şeffaflık, doğruluk ve denetlenebilirlik ilkelerine uygun şekilde hazırlanarak bağımsız

Banvit'te sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili süreçlerin kurumsal stratejiyle tutarlı şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla iç kontrol sistemleri ve prosedür bazlı işleyişler oluşturulmuştur. Bu kapsamda, sürdürülebilirlik faaliyetlerinin denetlenebilirliğini sağlamak için süreç bazlı kontrol noktaları tanımlanmıştır.

Banvit'te sürdürülebilirlik ve iklimle ilgili süreçlerin kurumsal stratejiyle tutarlı şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla iç kontrol sistemleri ve prosedür bazlı işleyişler oluşturulmuştur. Bu kapsamda, sürdürülebilirlik faaliyetlerinin denetlenebilirliğini sağlamak için süreç bazlı kontrol noktaları tanımlanmıştır.
Söz konusu kontrol mekanizmaları enerji tüketimi, atık yönetimi, karbon emisyonu, su kullanımı, hayvan refahı ile iş sağlığı ve güvenliği gibi alanlarda veri güvenliği, hedef uygunluğu ve uygulama kontrollerini kapsamaktadır.
Şirketin mevcut kalite yönetim sistemi, çevresel yönetim sistemi ve gıda güvenliği sistemleri, sürdürülebilirlik politikalarının uygulanmasında temel çerçeve sistemler olarak entegre biçimde kullanılmaktadır.
Banvit'in sürdürülebilirlik stratejisi ve TSRS açıklamaları doğrultusunda tanımlanan kontrol süreçleri, bu yapılarla uyumlu olacak şekilde kurgulanmıştır. Sürdürülebilirlik hedeflerinin yıllık iş planlarına ve departman bazlı hedef yapılarına entegrasyonu sağlanarak bu süreçlere ilişkin performans izleme ve sürekli iyileştirme faaliyetleri sistematik şekilde yürütülmektedir.
Söz konusu iç kontrol sistemlerinin uygulanması ve izlenmesi süreçleri, ilgili departman yöneticilerinin sorumluluğunda yürütülmekte olup,
Kurumsal Yönetim Komitesi bu yapıların etkinliğini değerlendirme ve Yönetim Kurulu'na raporlama görevini üstlenmektedir. Mali İşler Birimi ile iç kontrol fonksiyonu ise, sürdürülebilirlik verilerinin finansal süreçlerle uyumunu sağlamak ve iç güvence oluşturmak amacıyla destekleyici kontroller gerçekleştirmektedir.
Bu çerçevede iç denetim birimi, TSRS kapsamında tanımlanan sürdürülebilirlik kontrollerini de içeren risk bazlı yıllık denetim planları doğrultusunda denetim faaliyetleri yürütmektedir. "Üçlü Savunma Hattı" modeli kapsamında iç denetim, yönetişim, risk yönetimi ve kontrol süreçlerinin etkinliğine ilişkin olarak Yönetim Kurulu ve Denetim Komitesi'ne güvence sunmaktadır. Bu süreçte, sürdürülebilirlikle ilgili operasyonel ve çevresel riskler değerlendirilmekte; tespit edilen bulgular doğrultusunda düzeltici aksiyonlar önerilmekte ve uygulanma düzeyi izlenmektedir.
Tüm bu süreçler yıllık olarak değerlendirilmekte, gerektiğinde iç denetim ve/veya bağımsız denetim bulguları doğrultusunda prosedürlerde güncellemeye gidilmektedir. Ayrıca, sürdürülebilirlik konuları, risk bazlı iç denetim planlarına entegre edilerek kurum genelinde kontrol sistemlerinin kapsamı sürekli olarak genişletilmektedir.

Uzun Vadeli: 10 yıl ve üzeri
Banvit, faaliyet gösterdiği tarımsal ürünler, et ve işlenmiş gıdalar sektörlerinin doğası gereği, iklim değişikliğine bağlı geçiş ve fiziksel risklere maruz kalmaktadır. Şirketin, TSRS kapsamında yürüttüğü iklim riskleri ve fırsatları analiz sürecinde, sektörün karakteristik özellikleri ve değer zinciri dikkate alınarak, finansal önem taşıyan iki öncelikli iklim riski tanımlanmıştır.
Bu kapsamda Banvit, iklimle ilgili risk ve fırsatların etkilerinin zaman perspektifine göre değerlendirilmesi amacıyla aşağıdaki vadeleri tanımlamıştır:
Bu zaman aralıkları, şirketin yıllık bütçeleme döngüsü, orta vadeli yatırım planlaması ve uzun vadeli stratejik hedef belirleme süreçleriyle doğrudan uyumlu olacak şekilde belirlenmiştir. İklim risklerinin değerlendirilmesi ve entegre edilmesi, Banvit'in kurumsal planlama süreçlerinde kullanılan bu vadeler üzerinden gerçekleştirilmekte; risklerin etkisine göre ilgili karar alma mekanizmaları ve yatırım planları şekillendirilmektedir.
Tanımlanan ilk öncelikli risk, iklim değişikliğine bağlı olarak artan sıcaklık, düzensiz yağış, fırtına, sel ve benzeri meteorolojik olayların üretim, enerji tedariği ve ham madde erişimini olumsuz etkileme riskidir. Banvit'in faaliyet gösterdiği tarımsal üretim ve hayvansal gıda zinciri, iklimsel dalgalanmalara yüksek derecede maruzdur. Özellikle elektrik kesintileri, aşırı hava olayları ve tarımsal girdilerdeki verimlilik kaybı, üretim süreçlerinde aksama, maliyet artışı ve tedarik zinciri kırılmaları gibi riskler doğurabilir.
Bu riski yönetmek amacıyla Banvit, iklim stresine dayanıklı tedarikçilerle uzun vadeli sözleşmeler yapılması, enerji kesintilerine karşı alternatif enerji sistemlerinin geliştirilmesi ve üretim sahalarında dayanıklılık artırıcı altyapı yatırımları gerçekleştirmektedir.
İkinci öncelikli risk, Türkiye ve Avrupa Birliği başta olmak üzere yürürlüğe giren sürdürülebilirlik raporlaması düzenlemelerine uyumsuzluk kaynaklı yasal, mali ve itibar riskleridir. TSRS ile CSRD kapsamındaki yükümlülüklerin karşılanmaması, Banvit'in yasal yaptırımlarla karşı karşıya kalmasına, yatırımcı ve müşteri güveninde azalmaya ve finansal raporlamalarda geriye dönük düzeltmelere neden olabilecek önemli bir geçiş riski oluşturmaktadır. Bu riski yönetmek amacıyla, Banvit bünyesinde sürdürülebilirlik uyum takvimi oluşturulmuş; bu kapsamda TSRS'ye uygun veri toplama, denetim süreçleri ve raporlama sistemleri üzerinde çalışmalara başlanmış, çalışanlara ve yöneticilere düzenli eğitimler verilerek kurum içi farkındalık artırılmaktadır.
Banvit tarafından tanımlanan bu iki risk, TSRS 2'nin Sektör Bazlı Uygulama Rehberi kapsamında hem Cilt 20 – Tarımsal Ürünler, hem Cilt 23 – Et, Kümes Hayvanları ve Süt Ürünleri hem de Cilt 25 – İşlenmiş Gıdalar sektörleriyle eşleşmektedir. Bu eşleşme, şirketin entegre değer zinciri modeli ve çoklu üretim alanları dikkate alınarak yapılan değerlendirme sonucunda belirlenmiştir.
Şirketin tarımsal hammadde temini ve hayvansal üretim süreçleri, enerji ve su gibi doğal kaynaklara yüksek oranda bağımlıdır. Bu durum, Cilt 20 ve 23 kapsamındaki "Sera Gazı Emisyonları", "Enerji Yönetimi", "Su Yönetimi" ve "Hayvan ve Yem Tedariki" gibi açıklama konularını Banvit için doğrudan uygulanabilir kılmaktadır. Ayrıca, işlenmiş gıda üretiminde kullanılan girdilerin çevresel izleri ve tedarik zinciri sürdürülebilirliği ise Cilt 25 kapsamında tanımlanan "Su Yönetimi" ve "İçerik Tedarik Zincirinin Çevresel ve Sosyal Etkileri" açıklama konuları ile örtüşmektedir.
Bu açıklama konuları, Banvit'in faaliyet modeline yüksek düzeyde uygulanabilir niteliktedir ve şirketin iklimle ilgili risk yönetimine ve ana stratejisine entegre edilmek üzere çalışmalar başlamıştır. Gerek üretim kaynaklı fiziksel maruziyetler gerekse yasal uyum gereklilikleri, şirketin finansal ve operasyonel planlamasında stratejik öncelikler olarak dikkate alınmakta; performans metrikleri çerçevesinde düzenli olarak izlenmekte ve raporlanmaktadır.

Orta Vadeli: 3-10 yıl
İklimsel olaylara bağlı üretim riski, özellikle Cilt 20 ("FB-AG-110a", "FB-AG-130a", "FB-AG-140a"), Cilt 23 ("FB-MP-110a", "FB-MP-130a", "FB-MP-140a") ve Cilt 25 ("FB-PF-130a", "FB-PF-140a") altındaki enerji ve su yönetimi konuları ile doğrudan ilişkilidir. Bu metrikler, Banvit'in iklim koşullarına bağlı enerji-su tüketimi performansını ve direnç seviyesini izlemek için temel veri setlerini oluşturmaktadır.
Mevzuata uyumsuzluk riski, bağlı uyumsuzluk riski, sürdürülebilirlik raporlaması kapsamında tanımlanan yükümlülüklerin karşılanmaması durumunda oluşabilecek yasal ve itibar risklerini kapsamakta; şirketin ÇSY uyum süreçleri, denetim altyapısı ve kurumsal yönetişim yapısının bu riskin
TSRS 2 10 11 12

TSRS 2 13
TSRS 2 14 Banvit, iklimle ilgili risk ve fırsatlara yönelik stratejik yanıtlarını hem mevcut iş modeline entegre etmekte hem de karar alma süreçlerine yansıtmaktadır. Şirketin stratejik yaklaşımı, özellikle belirlenen iki öncelikli risk iklim değişikliğine bağlı üretim süreçlerinin etkilenmesi riski ve mevzuata uyumsuzluk kaynaklı risk temelinde şekillenmektedir.
İklim risklerini yönetmek amacıyla uygulanan ve planlanan başlıca stratejik yanıtlar aşağıda özetlenmiştir:
Banvit, iklimle ilgili risk ve fırsatların iş modeli ve değer zinciri üzerindeki mevcut ve öngörülen etkilerini sistematik biçimde analiz etmektedir. Özellikle üretim süreçlerinin doğrudan iklim koşullarına bağımlı olması ve tedarik zincirinin büyük ölçüde tarımsal girdilere dayanması nedeniyle, iklim değişikliğine bağlı etkiler farklı düzeylerde kendini göstermektedir.
Bu değerlendirme, TSRS'ye uygun olarak, Banvit'in iş modeli ile iklim risklerinin kesişim noktalarını görünür kılmakta ve değer zinciri boyunca dayanıklılığı artırmaya yönelik stratejik kararlar için temel teşkil etmektedir.
| Risk | Etki Alanı | Etki Türü | Coğrafi Yoğunluk | |
|---|---|---|---|---|
| İklim Değişikliğine Bağlı Üretim Süreçlerinin Etkilenme Riski |
Yem hammaddesi üretimi, hayvan sağlığı, enerji arzı ve üretim sürekliliği |
Fiziksel – mevcut ve öngörülen |
Bandırma üretim tesisi ve tedarik bölgeleri |
|
| Mevzuata Uyumsuzluk Riski, |
TSRS ve AB mevzuatına uyum, sürdürülebilirlik raporlamayükümlülükleri |
Geçiş – öngörülen | Merkez ofis ve tüm finansal raporlama birimleri |
TSRS 2 14
TSRS 2 15 -21
Tedarikçilerle iklim risklerine yönelik birlikte geliştirme projeleri (ör. sürdürülebilir yem üretimi),
TSRS ve CSRD başta olmak üzere yeni nesil sürdürülebilirlik raporlama standartlarına uyum takvimi
Emisyon hedeflerinin belirlenmesine yönelik hazırlık süreci başlatılmış, ilk etapta kapsam 1 ve 2
Geçiş planı, sektörel regülasyon eğilimleri, yatırımcı beklentileri ve AB Yeşil Mutabakatı ile uyumlu
Bu faaliyetlerin finansmana etkisi ve operasyonel sonuçları yıldan yıla izlenmekte ve performans göstergeleriyle raporlanmaktadır. Ayrıca, geçmiş dönemlerde planlanan aksiyonların gerçekleşme düzeyi ve etkinliği yıllık olarak gözden geçirilmekte, gerekirse stratejik düzeltmelere gidilmektedir.
İklim uyumlu yatırımlar için ulusal ve uluslararası finansman kaynaklarına erişim stratejisi
Enerji verimliliği ve sürdürülebilir üretim projeleri için yeşil kredi ve teşvik mekanizmaları
Hayvan refahı ve üretim süreçlerinin çevresel koşullara adaptasyonu için tesis içi yatırım planlarının
2024 yılı itibarıyla, Banvit'in faaliyetleri üzerinde iklim değişikliğine bağlı risklerin doğrudan ve ölçülebilir bir finansal etkisi oluşmamıştır. Yıl içinde aşırı hava olayları, uzun süreli sıcaklık artışları veya su temininde aksaklık gibi fiziksel koşullardan kaynaklı bir üretim kesintisi yaşanmamış; bu nedenle üretim süreçlerinde ilave bir maliyet baskısı ya da finansal tablolarda düzeltme gerektirecek bir gelişme kaydedilmemiştir.
Bununla birlikte, yem hammaddesi tedarikinde gözlemlenen dönemsel verim dalgalanmaları nedeniyle girdi maliyetlerinde sınırlı düzeyde artış yaşanmış, ancak bu etkiler olağan faaliyet döngüsü içinde yönetilmiştir. Şirketin enerji tüketimi, su kullanımı ve tedarik zinciri operasyonlarında iklim koşullarına bağlı kırılganlıklar henüz finansal tablolar üzerinde somut bir yansıma doğurmamıştır.
Öte yandan, sürdürülebilirlik raporlaması kapsamında yürürlüğe giren düzenlemelere uyuma yönelik olarak 2024 yılında hazırlık süreçleri başlatılmış; bu çerçevede iç kontrol, veri toplama ve raporlama sistemlerinin güncellenmesi için kaynak tahsisi yapılmıştır. Söz konusu faaliyetler, operasyonel planlama bütçesi içerisinde sınırlı seviyede finansal kaynak kullanımı ile yürütülmektedir.
Banvit, hem iklim koşullarına doğrudan bağlı olan üretim yapısı hem de artan düzenleyici beklentiler nedeniyle, mevcut etkiler sınırlı düzeyde olsa da bu iki öncelikli riskin orta ve uzun vadede finansal sonuçlar doğurabileceğini öngörmekte; bu nedenle izleme ve hazırlık faaliyetlerini sistematik biçimde sürdürmektedir.

Bu risklerin orta ve uzun vadede aşağıdaki alanlarda finansal etkiler doğurabileceği öngörülmektedir:
Banvit, TSRS kapsamında yürüttüğü risk analizi sonucunda finansal açıdan öncelikli iki iklim riskini tanımlamıştır:

Bu kapsamda Banvit, iklim risklerinin finansal etkilerini bütçeleme, yatırım önceliklendirme ve operasyonel planlama süreçlerine entegre etmeye yönelik kurumsal hazırlıklarını sürdürmektedir. Risk bazlı senaryo analizleri ve veri izleme altyapısının güçlendirilmesiyle birlikte, hem iklim koşullarına bağlı fiziksel maruziyetler hem de regülasyon uyumu gereklilikleri dikkate alınarak stratejik karar alma süreçleri yeniden yapılandırılmaktadır. Bu çerçevede iklim riskleri, sadece çevresel değil aynı zamanda finansal planlama açısından da öncelikli bir gündem maddesi haline gelmiştir.
1 İklim değişikliğine bağlı üretim süreçlerinin etkilenme riski

2 Mevzuata uyumsuzluk kaynaklı yasal ve finansal riskler
Banvit, iklimle ilgili risk ve fırsatların finansal tablolar üzerindeki olası etkilerini ölçmeye yönelik veri toplama ve senaryo modelleme kapasitesini geliştirme sürecindedir. Mevcut durumda, iklim risklerinin gelir tablosu, bilanço veya nakit akış tablosu üzerindeki ayrı ya da birleşik etkilerine dair nicel tahminlerde bulunmak için gerekli istatistiki güvenilirlik düzeyine ulaşan bir ölçüm sistemi ve iç ve dış veri kaynakları bulunmamaktadır. İklim koşullarından doğrudan etkilenebilecek alanlara ilişkin mevcut veri altyapısının geliştirilmesine yönelik çalışmalar yürütülmektedir. Bu alanlarda, tarihsel eğilimleri ve potansiyel iklim etkilerini değerlendirecek yeterlilikte veri setleri henüz oluşmamış olmakla birlikte, ilgili göstergelerin performans izleme sistemine entegrasyonu için ön analizler ve sistematik gözden geçirme süreçleri başlatılmıştır. Bu kapsamda, uzun vadede iklim senaryolarına dayalı öngörülerin yapılabilmesi amacıyla, dijital altyapının güçlendirilmesi ve sektörel uyumlu gösterge sistemlerinin oluşturulması hedeflenmektedir.
Söz konusu alanlara ilişkin mevcut veriler, tesis, ürün grubu veya iklimsel olay türleri bazında ayrıştırılmış biçimde yeterli doğrulukla analiz edilememektedir. Bu nedenle, belirli bir riskin yalnızca belli bir tesise, süreç birimine veya finansal kaleme etkisi hakkında güvenilir nicel bilgi üretilememektedir. Bu durum hem dışsal veri kısıtları hem de iç sistemlerin ayrıntılı izleme ve modelleme yetkinliğinin henüz olgunlaşmamış olmasıyla ilişkilidir.
Ancak, TSRS çerçevesinde öngörülen açıklama yükümlülükleri doğrultusunda, Banvit tarafından yakın vadede aşağıdaki alanlarda nicel bilgi üretme kapasitesinin artırılması hedeflenmektedir:
TSRS 2
Bu göstergelerin, finansal planlama ve yatırım analizlerine entegre edilmesine yönelik altyapı geliştirme faaliyetleri, 2025–2027 döneminde öncelikli stratejik adımlar arasında yer almaktadır. Ayrıca, sürdürülebilirlik raporlama yükümlülüklerinden kaynaklanan ilave dijital altyapı ve bilgi sistemleri yatırımları da bu süreçleri destekleyecek şekilde planlanmaktadır.
Banvit'in kurumsal yönetim anlayışı gereği, sürdürülebilirlik ve iklim risklerinin yalnızca çevresel değil; aynı zamanda stratejik, operasyonel ve finansal sonuçları olan bütüncül unsurlar olarak değerlendirilmesi benimsenmiştir. Bu yaklaşım doğrultusunda, tüm birimlerde iklim farkındalığı artırılmakta; risk–fırsat temelli yönetim kültürü yaygınlaştırılmaktadır.
TSRS 2 15 -21
TSRS 2 22
Bu analiz doğrultusunda Banvit:
Kısa vadede iklim geçiş risklerine karşı temel hazırlık kapasitesine sahiptir; ancak uyum süreçlerinde
Orta ve uzun vadede fiziksel riskler (kuraklık, sıcaklık dalgalanması, hayvan sağlığı üzerindeki etkiler) üretim süreçleri üzerinde daha yüksek belirsizlik içermektedir. Bu kapsamda direnç düzeyi orta seviyede değerlendirilmekte olup; tarım tedarik zinciri ve enerji altyapısında alternatif planlamalara
Kurumsal kapasite açısından; tedarik alternatiflerinin çeşitliliği, çevresel izleme altyapısı ve
Senaryo analizi kapsamında, Banvit'in faaliyet modeli ve sektörün karakteristik özellikleri dikkate alınarak aşağıdaki iki senaryo kullanılmıştır:
Senaryo analizinde dikkate alınan temel belirsizlik alanları şunlardır:
Senaryo analizinde dikkate alınan temel belirsizlik alanları şunlardır:
| Senaryo Kaynak Risk Türü | Temel Varsayım | Öngörülen Etki | Direnç Değerlendirmesi | ||
|---|---|---|---|---|---|
| RCP 4.5 | IPCC | Fiziksel | Orta düzey sıcaklık artışı, kuraklık, yağış rejimi değişikliği |
Tarımsal girdi temininde dalgalanma, hayvan refahı riskleri, üretimde verim kaybı |
Operasyonel esneklik ve alternatif tedarik seçenekleri sayesinde orta düzey direnç, uzun vadede artan adaptasyon ihtiyacı |
| IEA Net Zero 2050 |
IEA | Geçiş | Karbon regülasyonlarının hızlanması, TSRS ve CSRD gibi raporlama yükümlülükleri |
Uyum yatırımı ihtiyacı, regülasyon kaynaklı maliyet artışı ve bilgi sistemlerinde dönüşüm |
Uyumluluk hazırlıkları devam etmekte olup direnç düzeyi sınırlı; kapasite geliştirme çalışmaları planlanmaktadı |
Banvit tarafından yürütülen bu ilk senaryo analizi, 2025 yılı planlama süreci kapsamında gerçekleştirilmiş ve aşağıdaki parametrelere dayalı olarak yapılandırılmıştır:
Bu analiz, Banvit'in Kurumsal Yönetim Komitesi'ne sunulmuş ve değerlendirilmiştir. Yapılan çalışma stratejik karar alma, yatırım önceliklendirme ve risk yönetimi süreçlerine temel teşkil etmek üzere sonraki yıllarda detay seviyesi artırılarak tekrarlanacaktır.
Bu çerçevede, TSRS 2'nin Sektör Bazlı Uygulama Rehberi'nde yer alan metrikler, Banvit'in iklim riski değerlendirmesi ve finansal etkilerin izlenebilirliği açısından önemli bir referans olarak kabul edilmekte; uygulanabilir metrikler kademeli olarak şirketin izleme ve raporlama sistemlerine entegre edilmektedir.

Banvit, TSRS kapsamında tanımladığı iklimle ilgili öncelikli riskleri ve bu risklerin mevcut ve öngörülen finansal etkilerini değerlendirme sürecinde, Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları'nın "Sektör Bazlı Uygulama Rehberi"nde tanımlanan sektör bazlı metriklere atıfta bulunmuş ve bu metriklerin faaliyet modeliyle olan uyumunu analiz etmiştir.
TSRS ilgili paragraflarında belirtilen sektörler-arası metrik kategorileri ve açıklama konuları çerçevesinde yürütülen analiz sonucunda, Banvit'in faaliyetleri aşağıdaki üç SASB sektörüyle örtüşmektedir:
| Açıklama Konusu |
Uygulanabilir Metrikler (SASB uyumlu) |
Uygunluk Değerlendirmesi |
|
|---|---|---|---|
| TSRS 2 23 |
Fiziksel Risk Yönetimi | Su tüketim yoğunluğu (m³/ton üretim), hayvansal verimlilik verileri |
Operasyonel izleme sistemiyle bütünleşiktir |
| Geçiş Riskleri ve Regülasyon Uyumu |
Sürdürülebilirlik raporlama uyum düzeyi, iklim eğitimi ve politika uygulamaları |
TSRS ve CSRD'ye hazırlık süreci içindedir |
|
| Enerji ve Emisyon | Doğrudan ve dolaylı emisyonlar (tCO2 e), enerji tüketimi yoğunluğu |
Kısmen uygulanabilir, veri altyapısı geliştiriliyor |
|
| Tedarik Zinciri Dayanıklılığı | Girdi çeşitliliği, tedarik süresi ve maruziyet analizi |
Kritik öneme sahip, izleme süreci devam ediyo |
|
| Ürün ve Proses Verimliliği | Gıda atığı oranı, üretim kayıpları, soğuk zincir performansı |
İzleme sistemine entegre edilmiştir |
Banvit, TSRS 2 Madde 24–25 kapsamında iklimle ilgili risklerin belirlenmesi, değerlendirilmesi, önceliklendirilmesi ve izlenmesi süreçlerini sistematik ve metodolojik bir yaklaşımla yürütmektedir. Bu süreçler, Şirket'in genel kurumsal risk yönetimi sistemine entegre edilmiş olup, sürdürülebilirlik yönetişim mekanizmaları aracılığıyla stratejik karar alma mekanizmalarına doğrudan bilgi sağlamaktadır.
İklimle ilgili risklerin tanımlanması amacıyla, TSRS 2 Uygulama Rehberi ile uyumlu şekilde; TCFD, CDP, SASB ve WRI Aqueduct gibi uluslararası kaynaklara dayalı geniş kapsamlı bir risk etkeni evreni oluşturulmuştur. Bu evren, Banvit'in tarım ve hayvancılığa dayalı üretim modeli, girdi tedarik yapısı, operasyonel süreçleri ve coğrafi dağılımı dikkate alınarak yapılandırılmıştır.
Tanımlanan risk etkenleri, geçiş riskleri ve fiziksel riskler olarak iki ana kategoriye ayrılmıştır. Bu sınıflandırmayı takiben, sektör ve şirket özelinde belirlenen değerlendirme kriterleri doğrultusunda daraltma ve filtreleme süreci uygulanmıştır. Değerlendirme sürecinde her bir risk etkeni şu üç temel kriter açısından analiz edilmiştir:
Bu analizler sonucunda, etki × olasılık çarpımı esas alınarak riskler önceliklendirilmiş ve skorlama sistemine göre sınıflandırılmıştır. Önceliklendirme sonucunda,"iklim değişikliğine bağlı üretim süreçlerinin etkilenme riski" ile "mevzuata uyumsuzluk kaynaklı yasal ve finansal riskler" iki temel öncelikli risk olarak
belirlenmiştir.
Her bir öncelikli risk için etkilenen süreçler, varlıklar ve değer zinciri bölümleri detaylı biçimde analiz edilmiş; bu sayede Banvit'in iklimsel kırılganlık profili ortaya konulmuştur. Risklerin coğrafi maruziyetleri ve operasyonel yoğunlukları da bu analiz kapsamında değerlendirilmiştir.
Belirlenen riskler için risk matrisi oluşturulmuş ve bu matris, yılda en az bir kez olmak üzere sürdürülebilirlik yönetişimi kapsamında güncellenmektedir. Risk izleme ve güncelleme süreçleri, Kurumsal Yönetim Komitesi ve İç Kontrol sistemleri aracılığıyla yürütülmektedir.
Senaryo analizleri, risk belirleme sürecinde doğrudan kullanılmamış; ancak TSRS kapsamında, belirlenen öncelikli risklerin Banvit'in stratejisine ve operasyonel yapısına etkilerini değerlendirmek amacıyla iklim dirençliliği analizlerinde destekleyici bir araç olarak kullanılmıştır.
Risk belirleme sürecinde kullanılan girdiler; sektör raporları, uluslararası düzenleyici eğilimler, paydaş görüşleri ve Banvit'in kendi operasyonel verilerinden oluşmaktadır. Bu çok katmanlı yaklaşım sayesinde, sadece mevcut riskler değil; aynı zamanda gelişmekte olan iklimle ilgili riskler de sistematik şekilde değerlendirmeye alınmaktadır.
Banvit'in kurumsal yaklaşımı doğrultusunda, iklimle ilgili riskler yalnızca çevresel değil; aynı zamanda stratejik, operasyonel ve finansal yönleriyle de bütüncül olarak ele alınmakta, yıllık stratejik planlama döngüsünde düzenli biçimde gözden geçirilmektedir.
TSRS 2 25

| Sera Gazı Emisyonları (Metrik ton (t) CO₂-e) | |||||
|---|---|---|---|---|---|
| Kapsam 1 | Kapsam 2 | Toplam | |||
| Bağlı Ortaklıklar | Lokasyon Bazlı |
Sözleşme Bazlı |
Lokasyon Bazlı |
Sözleşme Bazlı |
|
| Banvit Bandırma Vitaminli Yem Sanayi A.Ş |
45.076,94 | 58.366,57 | 27.927,76 | 103.443,52 | 73.004,71 |
| Nutrinvestments B.V. | 0 | 0 | 0 | 0 | 0 |
| Banvit Enerji ve Elektrik Üretim A.Ş. |
0 | 0 | 0 | 0 | 0 |
Bu analizler sonucunda, etki × olasılık çarpımı esas alınarak riskler önceliklendirilmiş ve skorlama sistemine göre sınıflandırılmıştır. Önceliklendirme sonucunda,"iklim değişikliğine bağlı üretim süreçlerinin etkilenme riski" ile "mevzuata uyumsuzluk kaynaklı yasal ve finansal riskler" iki temel öncelikli risk olarak belirlenmiştir.
Her bir öncelikli risk için etkilenen süreçler, varlıklar ve değer zinciri bölümleri detaylı biçimde analiz edilmiş; bu sayede Banvit'in iklimsel kırılganlık profili ortaya konulmuştur. Risklerin coğrafi maruziyetleri ve operasyonel yoğunlukları da bu analiz kapsamında değerlendirilmiştir.
Belirlenen riskler için risk matrisi oluşturulmuş ve bu matris, yılda en az bir kez olmak üzere sürdürülebilirlik yönetişimi kapsamında güncellenmektedir. Risk izleme ve güncelleme süreçleri, Kurumsal Yönetim Komitesi ve İç Kontrol sistemleri aracılığıyla yürütülmektedir.
Senaryo analizleri, risk belirleme sürecinde doğrudan kullanılmamış; ancak TSRS kapsamında, belirlenen öncelikli risklerin Banvit'in stratejisine ve operasyonel yapısına etkilerini değerlendirmek amacıyla iklim dirençliliği analizlerinde destekleyici bir araç olarak kullanılmıştır.
Risk belirleme sürecinde kullanılan girdiler; sektör raporları, uluslararası düzenleyici eğilimler, paydaş görüşleri ve Banvit'in kendi operasyonel verilerinden oluşmaktadır. Bu çok katmanlı yaklaşım sayesinde, sadece mevcut riskler değil; aynı zamanda gelişmekte olan iklimle ilgili riskler de sistematik şekilde değerlendirmeye alınmaktadır.
Banvit'in kurumsal yaklaşımı doğrultusunda, iklimle ilgili riskler yalnızca çevresel değil; aynı zamanda stratejik, operasyonel ve finansal yönleriyle de bütüncül olarak ele alınmakta, yıllık stratejik planlama döngüsünde düzenli biçimde gözden geçirilmektedir.
Banvit, TSRS 2 uyarınca sera gazı emisyonlarını hesaplamak amacıyla uluslararası kabul görmüş metodolojileri ve ulusal düzeyde geçerliliği bulunan veri kaynaklarını kullanmakta; hesaplamalarda finansal kontrol yaklaşımını esas almaktadır. Bu kapsamda, şirketin finansal kontrolü altında bulunan tüm tesisleri raporlama kapsamına dahil edilmiştir.
Uygulanan metodolojiler, TSRS 2 Ek B Madde B29'da yer alan "faaliyetleri en iyi temsil eden veri kaynaklarının kullanılması" ilkesine uygun olarak seçilmiştir. Tarım ve hayvancılığa özgü emisyon faktörlerinin yanı sıra Türkiye'ye özel enerji ve yakıt verileri kullanılarak, metodolojinin hem yerel bağlamı yansıtması hem de uluslararası karşılaştırılabilirlik sağlaması hedeflenmiştir.
Bu dönem, Banvit'in TSRS 2 kapsamında sera gazı emisyonlarını ilk kez raporladığı dönemdir. Bu nedenle önceki dönemle kıyaslanabilecek metodolojik bir değişiklik bulunmamaktadır.
Banvit'in iş modeli, AB Yeşil Mutabakatı, karbon sınır düzenlemeleri, tedarik zinciri şeffaflığı ve sürdürülebilir tarım uygulamalarına ilişkin regülasyonlara yüksek düzeyde bağlılık gerektirmektedir. Hayvansal üretim süreçleri; yem temini, enerji kullanımı, metan emisyonları ve su kullanımı açısından karbon yoğun sektörler arasında yer almaktadır. Bu nedenle, geçiş risklerine karşı kırılgan faaliyetler Banvit'in iş modelinin önemli bir bölümünü kapsamaktadır.
İklim değişikliğine bağlı sıcaklık artışları, su stresi ve kuraklık gibi fiziksel riskler, Banvit'in canlı hayvan refahı, su temini, hammadde üretimi ve lojistik süreçleri üzerinde potansiyel etkiler yaratmaktadır. Bu durum, özellikle yaz aylarında sıcaklık stresine bağlı performans kayıpları, yem üretiminde tarımsal verim düşüşü ve artan enerji kullanımı gibi operasyonel kırılganlıklar doğurmaktadır. Bu nedenle, Banvit'in iklimle ilgili fiziksel risk kırılganlığı orta düzeyde ancak sektörel olarak öncelikli kabul edilmektedir.
Sera gazı emisyonlarının hesaplanmasında kullanılan faaliyet verileri; elektrik ve yakıt tüketimi, ile üretim süreçlerinden elde edilen verileri kapsamaktadır. Bu veriler, tesis bazlı sayaçlar, fatura kayıtları ve ERP tabanlı operasyonel veri sistemleri aracılığıyla toplanmaktadır.

Banvit, TSRS 2 Madde 24–25 kapsamında iklimle ilgili risklerin belirlenmesi, değerlendirilmesi, önceliklendirilmesi ve izlenmesi süreçlerini sistematik ve metodolojik bir yaklaşımla yürütmektedir. Bu süreçler, Şirket'in genel kurumsal risk yönetimi sistemine entegre edilmiş olup, sürdürülebilirlik yönetişim mekanizmaları aracılığıyla stratejik karar alma mekanizmalarına doğrudan bilgi sağlamaktadır.
İklimle ilgili risklerin tanımlanması amacıyla, TSRS 2 Uygulama Rehberi ile uyumlu şekilde; TCFD, CDP, SASB ve WRI Aqueduct gibi uluslararası kaynaklara dayalı geniş kapsamlı bir risk etkeni evreni oluşturulmuştur. Bu evren, Banvit'in tarım ve hayvancılığa dayalı üretim modeli, girdi tedarik yapısı, operasyonel süreçleri ve coğrafi dağılımı dikkate alınarak yapılandırılmıştır.
Tanımlanan risk etkenleri, geçiş riskleri ve fiziksel riskler olarak iki ana kategoriye ayrılmıştır. Bu sınıflandırmayı takiben, sektör ve şirket özelinde belirlenen değerlendirme kriterleri doğrultusunda daraltma ve filtreleme süreci uygulanmıştır. Değerlendirme sürecinde her bir risk etkeni şu üç temel kriter açısından analiz edilmiştir:

Banvit, mevcut dönemde doğrudan bir iç karbon fiyatı uygulamamakta; ancak karbon maliyetlerinin özellikle yem üretimi, enerji kullanımı ve ihracat süreçlerindeki etkileri üzerine kurumsal farkındalık geliştirmektedir. Karbon fiyatlamasına yönelik senaryo çalışmaları, şirketin stratejik planlama ve sürdürülebilirlik komitesi gündemlerinde değerlendirilmekte; gelecekteki karar süreçlerine entegre edilmek üzere hazırlık yapılmaktadır.
Banvit, mevcut dönemde doğrudan bir iç karbon fiyatı uygulamamakta; ancak karbon maliyetlerinin özellikle yem üretimi, enerji kullanımı ve ihracat süreçlerindeki etkileri üzerine kurumsal farkındalık geliştirmektedir. Karbon fiyatlamasına yönelik senaryo çalışmaları, şirketin stratejik planlama ve sürdürülebilirlik komitesi gündemlerinde değerlendirilmekte; gelecekteki karar süreçlerine entegre edilmek üzere hazırlık yapılmaktadır.
Banvit'te üst düzey yöneticilere yönelik sürdürülebilirlik ve iklim performansı takibi, 2024 yılı itibarıyla doğrudan bir performans göstergesi olarak tanımlanmamıştır. Ancak yöneticilerin çevresel etkilerin azaltılması, enerji verimliliği ve sürdürülebilir tedarik gibi başlıklara katkısı, dolaylı göstergeler üzerinden izlenmektedir.
Üst düzey yönetici ücretlendirmeleri ile iklimle ilgili performans hedefleri arasında şu anda doğrudan bir ilişki bulunmamaktadır. Ancak bu ilişkinin kurulmasına yönelik iç kontrol sistemlerinin geliştirilmesi ve kurumsal entegrasyonun sağlanması, 2025 ve sonrası için planlanan kurumsal gelişim gündemleri arasında yer almaktadır.
2024 raporlama dönemi itibarıyla, Banvit tarafından iklim odaklı nicel ya da nitel bir hedef belirlenmemiştir. Ancak ilgili hedeflerin oluşturulmasına yönelik hazırlık ve değerlendirme çalışmaları devam etmektedir.
| TSRS Sektör Bazlı Metrikler | |||||
|---|---|---|---|---|---|
| TSRS 2 Sektör Rehberi |
Metrik | Birim | Toplam Değer | ||
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Çekilen toplam su | Bin metreküp (m³) | 2.407.748 | ||
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Tüketilen toplam su | Bin metreküp (m³) | 3.180.430 | ||
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Tüketilen toplam suyun Yüksek veya Aşırı Yüksek Temel Su Stresi olan bölgelerde her birinin yüzdesi |
Yüzde (%) | %55,21 | ||
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Su yönetimi risklerinin tanımı ve bu riskleri azaltmak için strateji ve uygulamaların tartışılmas |
- | |||
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Su kalitesi izinleri, standartları ve düzenlemeleri ile ilgili uyumsuzluk olaylarının sayısı |
Sayı (#) | 0,00 |
| TSRS Sektör Bazlı Metrikler | |||
|---|---|---|---|
| TSRS 2 Sektör Rehberi |
Metrik | Birim | Toplam Değer |
| Cilt 20 Cilt 23 |
Brüt toplam Kapsam 1 emisyonları | Metrik ton (t) CO2 e |
45.076,9446 |
| Cilt 20 Cilt 23 |
Kapsam 1 emisyonlarını yönetmeye yönelik uzun ve kısa vadeli strateji ve planın, emisyon azaltma hedeflerinin ve bu hedeflere yönelik performans analizinin tartışılması |
- | - |
| Cilt 20 | Tüketilen filo yakıtı, yenilenebilir yüzde | Gigajoule (GJ), Yüzde (%) |
38.561,33 |
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Faaliyetlerde Kullanılan Enerji | Gigajoule (GJ) | 1.426.602 |
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Şebeke elektriği yüzdesi | Yüzde (%) | %100 |
| Cilt 20 Cilt 23 Cilt 25 |
Yenilenebilir enerji yüzdesi | Yüzde (%) | %17 |
Yapılan değer zinciri analizi sonucunda, Banvit'in faaliyet alanlarını tam olarak karşılayan TSRS sektör standartları aşağıdaki şekilde belirlenmiştir:
| TSRS Sektör Bazlı Metrikler | |||
|---|---|---|---|
| TSRS 2 Sektör Rehberi |
Metrik | Birim | Toplam Değer |
| Cilt 23 | Üretilen hayvan çöpü ve gübre miktarı, bir besin yönetim planına göre yönetilen yüzde |
Metrik ton (t), Yüzde (%) |
215.520 |
| Cilt 23 | Koruma planı kriterlerine göre yönetilen mera ve otlatma alanlarının yüzdesi |
Yüzde (%) hektar olarak |
n/a |
| Cilt 23 | Kapalı hayvan besleme faaliyetlerinden hayvansal protein üretimi |
Metrik ton (t) | 295.101 |
| Cilt 23 | FYüksek veya Aşırı Yüksek Temel Su Stresi olan bölgelerden elde edilen hayvan yeminin yüzdesi |
Ağırlığa göre yüzde (%) |
%52 |
| Cilt 23 | İklim değişikliğinin ortaya koyduğu yem tedariki ve hayvancılık arzına yönelik fırsat ve riskleri yönetme stratejisinin müzakere edilmesi |
- | Soya: Soya tedariği kapsamında tedarikçilerin sürdürülebilirlik taahhütleri incelenmekte, ormansızlaştırılan bölgelerden hammadde tedariğine onay verilmemektedir |
| Cilt 23 | Yüksek veya Aşırı Yüksek Temel Su Stresi olan bölgelerde bulunan üreticilerle yapılan sözleşmelerin yüzdesi |
Sözleşme değerine göre yüzde (%) |
%52 |

| TSRS Sektör Bazlı Metrikler | |||
|---|---|---|---|
| TSRS 2 Sektör Rehberi |
Metrik | Birim | Toplam Değer |
| Cilt 20 Cilt 25 |
Yüksek veya Aşırı Yüksek Temel Su Stresi olan bölgelerden elde edilen tarımsal ürünlerin yüzdesi |
Maliyete göre Yüzde (%) |
%82 |
| Cilt 25 | Öncelikli gıda bileşenlerinin listesi ve çevresel ve sosyal hususlarla ilgili kaynak bulma risklerinin tartışılmas |
- | Soya: Soya tedariği kapsamında tedarikçilerin sürdürülebilirlik taahhütleri incelenmekte, ormansızlaştırılan bölgelerden hammadde tedariğine onay verilmemektedir. |
| Cilt 20 | Ana mahsullerin belirlenmesi ve iklim değişikliğinin ortaya koyduğu risk ve fırsatların tanımlanması |
- | 2024-2025'te soya küspesi için Brezilya'dan temin edilen soya fasulyelerinin ormansızlaştırılan bölgeden gelmediğine ve Banvit'in tedarikçilerinin bunu beyan etmelerini ve mümkünse evrak ile sunmaları istenmiştir. Aynı zamanda, çalışılan tüm firmalar ile resmi tedarikçi olmadan öncesinde code of conduct belgeleri imzalatılmaktadır. Yem hammaddesi satın almasında en yüksek gider oluşturan ürünler mısır ve soya küspesidir. Mısır ve soya küspesi tedarik zincirinde izlenebilirliği artırmak amacıyla ürünlerin temin edildiği ülke/bölge bilgilerini SAP da paylaşılmaktadır. Mısırın üretim bölgeleri ormanlık arazi özelliğine sahip değildir, bu sebeple ormansızlaştırma başlığı altında incelenmemektedir. Ancak, soya için RTRS sertifikalı ya da RTRS üyesi firmalardan edinilmiş fasulyeden üretilen küspe kullanımı özelinde tüm tedarikçiler ile görüşme sağlanmıştır. Türkiye de RTSRS sertifikası bilinen ve/veya talep edilen bir sertifika konumunda değildir. Avrupa'ya ihracat yapan firmaların talebi doğrultusunda, sınırlı hacim gözetilerek yapılmaktadır. Sosyal riskler kısmında ise işçi hakları, insan hakları sorunları ve itibar kaybını içeren, yeni bir firmanın tedarikçi olarak çalışmaya başlayabilmesi adına, gerekli standartları karşıladığını beyan ettiği formların doldurulması istenmektedir. Türkiye özelinde: mısır için su tüketimi daha öncelikli ve hassas bir konudur; soya üretimi ise oldukça sınırlıdır. |

| TSRS Sektör Bazlı Metrikler | |||
|---|---|---|---|
| TSRS 2 Sektör Rehberi |
Metrik | Birim | Toplam Değer |
| Cilt 25 | Üçüncü taraf çevresel veya sosyal standartlarına göre sertifikalandırılmış kaynaklı gıda içeriklerinin yüzdesi ve standarda göre yüzdeler |
Maliyete Göre Yüzde (%) |
- |
| Cilt 25 | Tedarikçilerin sosyal ve çevresel sorumluluk denetimi |
Oran | %100 |
| Cilt 25 | Uygunsuzluk oranı | Oran | 0 |
| Cilt 25 | (a) büyük ve (b) küçük uygunsuzluklar için ilgili düzeltici faaliyet oranı |
Oran | 0 |
| TSRS Sektör Bazlı Metrikler | |||
|---|---|---|---|
| TSRS 2 Sektör Rehberi |
Metrik | Birim | Toplam Değer |
| Cilt 20 | Ana ürün bazında üretim | Metrik ton (t) | n/a |
| Cilt 20 | İşleme tesisi sayısı | Sayı (#) | 3 |
| Cilt 20 | Aktif üretim altındaki toplam arazi alanı | Hektar | 0,03 |
| Cilt 20 | (a) büyük ve (b) küçük uygunsuzluklar için ilgili düzeltici faaliyet oranı |
TL | 10 Milyar |
| Cilt 25 | Satılan ürünlerin ağırlığı | Metrik ton (t) | 2,512 Milyon |
Member of Grant Thornton International Ltd


BANVİT BANDIRMA VİTAMİNLİ YEM SANAYİ ANONİM ŞİRKETİ TÜRKİYE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORLAMA STANDARTLARI KAPSAMINDA SUNULAN BİLGİLERİ HAKKINDA BAĞIMSIZ DENETÇİNİN SINIRLI GÜVENCE RAPORU
Eren Bağımsız Denetim A.Ş. Maslak, Eski Büyükdere Cad. No.14 Kat: 10 34396 Sarıyer/İstanbul,Turkey
T + 90 212 373 00 00 F + 90 212 291 77 97 www.grantthornton.com.tr
Banvit Bandırma Vitaminli Yem Sanayi Anonim Şirketi'nin ("Şirket" veya "Banvit") 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren yıla ait Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 1 "Sürdürülebilirlikle İlgili Finansal Bilgilerin Açıklanmasına İlişkin Genel Hükümler" ve Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları 2 "İklimle İlgili Açıklamalar"a uygun olarak sunulan bilgiler ("Sürdürülebilirlik Bilgileri") hakkında sınırlı güvence denetimini üstlenmiş bulunmaktayız.
Güvence denetimimiz, önceki dönemlere ilişkin bilgileri ve Sürdürülebilirlik Bilgileri ile ilişkilendirilen diğer bilgileri (herhangi bir resim, ses dosyası veya yerleştirilen videolar dahil) kapsamamaktadır.
"Güvence Sonucuna Dayanak Olarak Yürütülen Çalışmanın Özeti" başlığı altında açıklanan şekilde gerçekleştirdiğimiz prosedürlere ve elde ettiğimiz kanıtlara dayanarak, Şirket'in 31 Aralık 2024 tarihinde sona eren yıla ait Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin, tüm önemli yönleriyle Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu ("KGK") tarafından 29 Aralık 2023 tarihli ve 32414(M) sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türkiye "Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları'na ("TSRS") göre hazırlanmadığı kanaatine varmamıza sebep olan herhangi bir husus dikkatimizi çekmemiştir. Önceki dönemlere ilişkin bilgiler ve Sürdürülebilirlik Bilgileri ile ilişkilendirilmiş diğer herhangi bir bilgi (herhangi bir resim, ses dosyası veya yerleştirilen videolar dâhil) hakkında bir güvence sonucu açıklamamaktayız.
Sürdürülebilirlik Bilgileri, bilimsel ve ekonomik bilgi eksikliklerinden kaynaklanan yapısal belirsizliklere maruz kalmaktadır. Sera gazı emisyonlarının hesaplanmasında bilimsel bilginin yetersizliği belirsizliğe yol açmaktadır. Ayrıca, gelecekteki muhtemel fiziksel ve geçiş dönemi iklim risklerinin olasılığı, zamanlaması ve etkilerine ilişkin veri eksikliği nedeniyle, Sürdürülebilirlik Bilgileri iklimle ilgili senaryolara dayalı belirsizlikler içermektedir.
Şirket Yönetimi aşağıdakilerden sorumludur:
-1-
Member of Grant Thornton International Ltd
• İlaveten Şirket Yönetimi uygun sürdürülebilirlik raporlama yöntemlerinin seçimi ve uygulanması ile
koşullara uygun makul varsayımlar ve tahminler yapılmasından da sorumludur.
Üst Yönetimden Sorumlu olanlar, Şirket'in sürdürülebilirlik raporlama sürecinin gözetiminden sorumludur.
Aşağıdaki hususlardan sorumluyuz:
• Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin hata veya hile kaynaklı önemli yanlışlıklar içerip içermediği hakkında
• Elde ettiğimiz kanıtlara ve uyguladığımız prosedürlere dayanarak bağımsız bir sonuca ulaşmak ve
Yönetim tarafından hazırlanan Sürdürülebilirlik Bilgileri hakkında bağımsız bir sonuç bildirmekle sorumlu olduğumuz için, bağımsızlığımızın tehlikeye girmemesi adına Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin hazırlanma sürecine dâhil olmamıza izin verilmemektedir.
KGK tarafından yayımlanan Güvence Denetimi Standardı 3000 "Tarihi Finansal Bilgilerin Bağımsız Denetimi veya Sınırlı Bağımsız Denetimi Dışındaki Diğer Güvence Denetimleri" ve Sürdürülebilirlik Bilgilerinde yer alan sera gazı emisyonlarına ilişkin olarak Güvence Denetimi Standardı "3410 Sera Gazı Beyanlarına İlişkin Güvence Denetimleri"ne uygun olarak sınırlı güvence denetimini gerçekleştirdik.
KGK tarafından yayımlanan ve dürüstlük, tarafsızlık, mesleki yeterlik ve özen, sır saklama ve mesleğe uygun davranış temel ilkeleri üzerine bina edilmiş olan Bağımsız Denetçiler İçin Etik Kurallar'daki (Bağımsızlık Standartları Dâhil) (Etik Kurallar) bağımsızlık hükümlerine ve diğer etik hükümlere uygun davranmış bulunmaktayız Şirketimiz, Kalite Yönetim Standardı 1 hükümlerini uygulamakta ve bu doğrultuda etik hükümler, mesleki standartlar ve geçerli mevzuat hükümlerine uygunluk konusunda yazılı politika ve prosedürler dâhil, kapsamlı bir kalite kontrol sistemi sürdürmektedir. Çalışmalarımız, denetçiler ve sürdürülebilirlik ve risk uzmanlarından oluşan bağımsız ve çok disiplinli bir ekip tarafından yürütülmüştür. Şirket'in iklim ve sürdürülebilirlikle ilişkili risk ve fırsatlarına yönelik bilgilerin ve varsayımların makuliyetini değerIendirmeye yardımcı olmak için uzman ekibimizin çalışmalarını kullanmış bulunmaktayız. Verdiğimiz güvence sonucundan tek başımıza sorumluyuz.
Sürdürülebilirlik Bilgileri'nde önemli yanlışlıkların ortaya çıkma olasılığının yüksek olduğunu belirlediğimiz alanları ele almak için çalışmalarımızı planlamamız ve yerine getirmemiz gerekmektedir. Uyguladığımız prosedürler mesleki muhakememize dayanır. Sürdürülebilirlik Bilgileri'ne ilişkin sınırlı güvence denetimini yürütürken:
• Şirket'in anahtar konumdaki kıdemli personeli ile raporlama dönemine ait Sürdürülebilirlik Bilgileri'nin elde edilmesi için uygulamada olan süreçleri anlamak için yüz yüze ve çevrimiçi
• Sürdürülebilirlik ile ilgili bilgileri değerlendirmek ve incelemek için Şirket'in iç dokümantasyonu
Member of Grant Thornton International Ltd
• Sürdürülebilirlik ile ilgili bilgilerin açıklanmasının ve sunumunun değerlendirilmesi gerçekleştirilmiştir.
Sınırlı güvence denetiminde uygulanan prosedürler, nitelik ve zamanlama açısından makul güvence denetiminden farklıdır ve kapsamı daha dardır. Sonuç olarak, sınırlı güvence denetimi sonucunda sağlanan güvence seviyesi, makul güvence denetimi yürütülmüş olsaydı elde edilecek güvence seviyesinden önemli ölçüde daha düşüktür.
Eren Bağımsız Denetim A.Ş. Member Firm of GRANT THORNTON International

Ömer Cihan Caymaz, SMMM Sorumlu Denetçi
5 Ağustos 2025 İstanbul, Türkiye
-3- -3-



Forvis Mazars danışmanlığıyla hazırlanmıştır.
Bu çalışma, pixantric studio'nun tasarım katkılarıyla oluşturulmuştur.
Building tools?
Free accounts include 100 API calls/year for testing.
Have a question? We'll get back to you promptly.